Y.U-15/Hiç Var Olmamış Gibi

61 11 27
                                    


Oy vermeyi unutmayın ^^


*
Bitmeyen bir bilinmezliğin içindeyim. Sonu gelmeyen bir boşlukta düşmekteyim. Elimi uzatıyorum, tutan yok. Zamanında gittiğim için sırtını dönmüş şimdi bana.
Hissediyorum. Her şey eskisi gibi olamayacak. Kırıldı onun o masum yüreği. Ağlattım o derin bakan gözleri. Bana dokunmaya kıyamayan elleri, şimdi benim yüzümden çiziklerle dolu.

Kendini tanıttıktan sonra yavaş yavaş yürüdü yanında ki ile beraber. Sağıma, tam karşıma, en arkadan üçüncü sıraya oturdu. Bakmadı bana. Bir kez bile benim olduğum tarafa çevirmedi göz bebeklerini.

Yutkundum.

Öyle güzel bir sevgisi vardı ki, gitmeme rağmen  aldırmayıp gelmişti yanıma.

Ama kırgın gelmişti. Üzgün ve hüzünlü gelmişti. Öyle ki üzüntüsünden sebep omuzları düşüktü. Eski parıltı yoktu gözlerinde.

Gözlerim dolu dolu ona odaklandım hoca derse devam ederken. Ona baktığımın farkındaydı biliyordum. Bu yüzden belkide dönüp hiç bakmıyordu. Onun yerine tam karşıya, tahtaya dikmişti kahvelerini. Hiç kıpırdamadan oturuyordu.

"İyi misin sen?" Diye fısıldarken koluma dokunan Ece ile irkilerek ona döndüm. Gözlerimi hızlı hızlı kırpıştırırken başımı salladım. Yalan söylüyorum, inanma. Ben hiç iyi değilim. Kırdığım bir kalbin parçalarının altında ezilmekteyim.

"Onları tanıyor musun?"

Duraksadım. Çok mu belli etmiştim?

"Sol tarafta oturanı tanıyorum."

Adını söyleyemedim gamzeli oğlan. Zira söyleseydim hazırda bekleyen yaşları tutamazdım. Ece soru sormadı daha fazla ve önüne döndü. Başımı yavaşça çevirip tekrar ona baktım.  Daha sonra yanında oturan ve önceden hiç görmediğim kişiye. Göz göze geldik, bana bakıyordu çünkü. Tepkisizce tekrar önüme dönüp bende tahtayı izlemeye başladım.

Ne diyebilirdim ki, Umut özür dilerim mi? Ya da, ben böyle olsun istemedim mi? Ne dersem diyeyim biliyorum ki o kalp kırıklığı geçmezdi. Ne dersem diyeyim belkide eskisi gibi olmazdık.

Zilin sesini işittiğim anda başımı hızla sağıma çevirdim. Umut yanındaki ile birlikte ayağı kalkmıştı. Nefesimi tutup sınıftan çıkışını izledikten hemen sonra bende sınıftan çıktım. Etrafıma bakınıp merdivenleri inmeye başladım.

Ve, önümdeydi. Yanında ki çocukla bir şeyler konuşuyordu. Yutkundum.

Kahretsin, ne diyecektim?

"Umut.."

Yanında ki kıvırcık saçlı seslenişim ile baktı ama Umut hiç oralı olmadı. Onlar önde ve ben biraz arkada okuldan çıktık. Dayanamayıp yanlarına hızlıca yürüdüm.

"Umut.."

Gerisi gelmiyordu. Gerisi koca bir boşluktu şuan. Bana ifadesizce bakıp adımlarını durdurdu. Kalp atışlarım heyecandan hızlanmıştı.

"Ben.. yani.. biraz konuşalım mı?"

Kaşları çatıldı. Yüzünde bana yabancı olan bir ifade belirdi.

"Anlamadım, tanışıyor muyuz?"

Dudaklarım şaşkınlıkla aralandı. Nefes almayı unuttum bir an.
Gerçekten beni tanımamazlıktan mı gelecekti? Kendime küfür ettim. Bunlar hep benim suçumdu.

"Yapma böyle.."

Diye mırıldanmıştım ki elini uzattı ve gülümsedi. Samimiyetten uzak acı barındıran bir gülüştü bu.

YENİLENEN UMUT Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin