Karşılıksız aşk bölüm 23

33 12 0
                                    

Bazen yenildiğini hissettirmek.istersin karsindakilere.birçok role girip bürünüp inandırmak oysa o sen degilsindir.sadece gerçek olduğunu inandırmaya çalışan oyuncu yeteneğin ürkek masum korkak tavırlarınla.dikkatleri üzerine çekmeyi başarıp ansızın avının üzerine atlarsin o kisi ya sen yada bir başkası başkaları.demiştiki erol ümit murat ve diğerlerinin kıyafetlerinin üzerlerine kırmızı lekeli nokta misali konan vur emrini bekleyen komutlar nöbet tutarcasina.sanki usumus titrek halleriyle kendilerine hedef yeri bölgesi arıyorlardı.adeta aralarında orhan hepiniz tam yenip galip geldik kazandık diyerek bunları hazmedelim derken beyninizden vurulmusa döndünüz ufacık kısa süren şu sahne karşısında.neyse yukarıya diktigim ellerindeki silahlarının sessizliklerini bozarak konuşturmayi bekleyen adamlarım orkestra şefi misali bırak ağzımdan çıkacak emri elim yada parmaklarımdan çıkıp kayacak hareketin işaretini beklerler.zamanında yapmış olduğum plan hazırlıkların nedenleri belli ortada.benim kazanmama yansıdilar.evet şu an canım yanıyor topalliyor aksiyorum.bunların sebebi sizlersiniz haliyle sinir öfke icersindeyim ikisinin karışımı kin nefret dallanıp budaklanip yeterince sardı içimi.daha da geniş kitlelere yayilmadan ne dersiniz bitsin mi bu işkence eziyet sürsün mü çeke çeke çektire çektire acısı sancisiyla devamlı gösteriş misali baskı şiddet diyordu  öte yandan da orhan ve diğerleri tam yakalayıp kazandıklarının coşkusu sevincini sindire sindire.yermiscesine midelerine götürüp hazmedeceklerdiki yaklaşmakta olan polis arabasının silen sesleriyle ansızın bir mide bulantısı misali geri dönüşüme uğradılar.halsizlik şaşkınlık korku hepsi bir olup hücum etti üzerlerine.sanırsın oracıkta satın aldı hepsini bile bile.kapana sıkışmış fare misali kacismaya başladılar.bir süre sonra megafondan çıkıp yükselen etrafıniz sarıldı teslim olun sesleriyle belirginleşen çaresiz insafsız uyarislar.dahada canının tatliligini lezzet katarcasina.seke seke topallayarakta olsa.sanırsın canına can katarmiscasina.ter kanter acı içindeki yüz ifadesiyle daha da hırslanan orhan ne yazıkki son anda karışıklık esnasında.tanışıp tatmak istemediği saklanıp gizlenmeye kaçmaya direndiği nekadar korunma altına alındıysada.hepsi nafile yetmedi.hiçbiri yere sariliverdi ansızın cansız ceseti.diğer kardeşleri toplandı.başına sanırsın cansız cesetini ayaklandiracakmiscasina.üzerlerine yuvarlak kırmızı nokta misali konan hedeflerin çoğu vuruldu.kargaşa karmaşa anında.kapı aralandi.ellerinde silahları bellerinde joplari sinsi ciddî kendilerinden gayet emin dikkatli bir şekilde polisler suzulurcesine.yavaş yavas içeriye girdiler.dahada altı sanırsın bilmece problemli çerçeveyi kaldırarak yavaş yavas merdivenlerden inip özgürlüklerine ramak kalmiscasina varıp ulaşmak yakalamak istercesine.koşuyorlar erol ümit ve murat onlara yetişip varıp yakalamaya çalışıyorlardı ulaşmak istedikçe her iki takımda yoruluyor nede olsa hedeflediklerinin ucunda özgürlüklerine sarilacaklardi.görmemiscesine.içerideki herkesleri tutuklayarak dışarıya çıkarmışlardı ki olan bitenlerin asıl gerçekleri kabuk bağlar misali birkaç vakit dakika içersinde sanırsın denizin içinde kanat cirparcasina.yüzdukce yüzüyor önde  orhanin kardeşleri arkalarında koşturan kovalayan erol murat ve ümit bir türlü kıyıya varamamacasina.kosturuyorlardi.saklambaç kovalambac birarada derken kardeşler yerdeki demir alüminyum tarzı kare biçimindeki gri renkli belki kacmalarina vesile olabilecek aydınlığa çıkarabilecek kapağı kaldırıp basamaklardan inerek hızla tünel boyunca koşmaya başladılar.akıl sır ermeyecek üçlü arasında.saklambaç tarzı kovalamaca hepsinin amacı tarzı farklı kimileri kurtulmanın merakı heyecanı.kimileri öç almanın elden kaçırmanın telaşı.kimileri kanun yasaların gerektirdiği getirdiği emirlere uyma hazzı.savaşı bu kosturmanin vardır elbet bir son durağı kilometre düşmeye başlayıp yorgunluk belirtileri bedenlerine hukmedip çökmeye başladığında.yavaş yavas hissettiriyor adeta satın alıyor sanki park edercesine.elleri dizlerinde birkaç saniyelikte olsa.mola koro eşliğinde.hep bir ağızdan nefes nefese.birkaç dakikalık süren birbirlerinden kaçıp koşturmaca kovalamacadan sonra ansızın karşılarında özgürlüğün özgür olmalarının anahtarı misali bir kapak beliriverdi.kardeşler o heyecanla.önce sen önce ben telaşıyla.basamakları çıkıp kapağı açıp kaldırıp özgür olmalarının tadını bir anlikta olsa yaşayıp çıkaracaklarken yılmadan usanmadan avlarinin peşlerinden koşan avcı misali erol ümit ve murat sonunda hedefleri hedefledikleri olan kardeşleri yakalamayı başardılar.hedefleriyle buluşup onlara ulaşır ulaşmaz tek celsede infaz da sıkıp verdiler cezalarını bir merhaba deyip beklemeksizin karnı aç avının üzerine tüneyen destursuz yırtıcı hayvan misali besmelesiz dinlenmeksizin hele birde dostundan öte kardeşin sırdaşin bilip görüp saydığın meger onuda sadece anahtarlik misali onca yil sene sadece bir kukla niyetine yanında tasimissan çekmişse ansızın belindeki silahını karanlığını aydınlatacak fener misali sandığı sana hiç beklemediğin işte tam o anda.yetişmiş se imdadına.diğer kardeşin sırdaşın sandığın kurtaracak bildiysen seni o anda.yanılmışsin demektir.işte gerçekler o anda çıkmışsa gerçek yüzleriyle karşına.onca ezberinde olanları unutup olmamış farzedersin maziye dönersin onca o kişi şahıslarla yaşadıklarına yaşananlara.film afişi misali gözlerinin önünden geçer meğer onlarla onca yaşadıkların .boşaymis boşa.murat elindeki silahını erol ve umit e dogrultarak ilk ikisinin çıkmalarını istemiş söylemişti.erol ve ümit sorulan ateşli belkide namlunun ucundan çıkabilecek kurşunları n bir bir konuşmalarına karşı basamakları çıkarak perdeyi çekip kaldırıp aralarmiscasina.kapağı kaldırıp açacaklardiki.köşeden atılan birden sis bombasıyla etraf yavaş yavas duman dalgalarına teslim olmaya başlamıştı.sonunda özgürlüklerine kavuşup çıkmayı başardiklarinda.minibüse bindirilerek uzaklaştılar.etkisiz hale getirmek amacıyla attıkları sis bombalarınin sahipleri ağız ve burunlarında maskeleri ellerinde silahlarıyla yavaş yavas belirmeye çıkmaya başlamışlardı polisler ne yazikki ortaya çıkıp yakalamakta çok geç kalmışlardı.erol ve ümit goturuldukleri yerde işkence eziyet şiddet görmüş uygulanmış hepsiyle yakinen tanışmışlardı.

Karşılıksız aşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin