üç

22.7K 2K 639
                                    

"İnsanlar yemek yerken ne düşünüyor?"
Çantamı masaya fırlatarak sandalyede arkama bakacak şekilde ters oturdum. Dilara kafasını gömdüğü sıradan kaldırdı ve karışmış saçlarının arasından bana baktı.

"Ne diyorsun yine?" Sesi uykulu ve bıkkın çıkmış, cümlenin sonunda da esnemeyi ihmal etmemişti. Büyük gözlerine bakınca hafifçe kızarıp şiştiğini fark ettim. Parmağımı göz altına sürdüm ve geride bıraktığı ize baktım. Tahmin ettiğim gibi fazladan kapatıcı sürmüştü.

"Ali için mi gece uykusuz kalıp ağladın?"

Dediğimle yerinde dikleşti ardından dudaklarını büzdü. "Sen benimle ilgilenmiyorsun diye trip attı çocuk. Bildiğin trip yedim."

Dilimle bir cık sesi çıkarıp kollarımı sırasına koydum. "Başka bir şey var. O çocuk hep trip atıyor sana. Sen bu kadar ağlamazsın."

Oflayıp elleriyle yüzünü kapattı ve boğuk sesiyle mırıldandı. "Senden bir şey kaçmıyor amına koydurayım."

Hafifçe gülerek saçlarını düzelttim ve sabah aldığım karam çikolatayla kafasına vurdum. Ellerini yüzünden çekmeden parmaklarının arasından bana baktı, ben de gülümseyerek çikolatayı salladım.

"Moralin bozuktur diye almıştım."

Avını gören yırtıcı gibi çikolatayı kapınca güldüm. Birazdan ağlayarak her şeyi anlatacaktı. Ben ısrar edince belki anlatmazdı ama çikolata yemeye başlayınca kesinlikle dökülürdü.

Tahmin ettiğim gibi gözyaşları usul usul akmaya başlayınca huysuzca burnunu çekti.  "Taha..." dedi ağlamaklı sesiyle. "Taha ya..."

Bir yandan çikolatayı yerken bir yandan da ağlıyordu. Hıçkıra hıçkıra değil de sakince ağlıyordu. Hatta ağladığının farkında değil gibiydi, gözyaşları öylece akıyordu.

"Ayrıldık gerçekten. Bu sefer ciddi. Hatta aldatmış bile olabilir."

Dişlerimi sıkarak saçlarını okşamaya başladım. Ben demiştim demek istiyordum ama bu onun yüzüme tükürüp gitmesine yol açabilirdi.

"Sen demiştin." Burnunu çekerek bana baktı. Hafifçe güldüm.

"Sen erkeklerle yapamıyorsun be Dilara'm. Kızları bir dene derim."

"Denedim de ne oldu." Sinirle mırıldandığında aklıma geçen sene bir süre konuştuğu kız geldi. Kızdan gerçekten hoşlanmıştı ama kız ben kızlarla yapamam deyip onu bırakmıştı.

Bitirdiği çikolatasının çöpünü sıranın altına koydu ve cebinden çıkardığı mendille ağzını temizledi. "Teşekkür." dedi gülümseyerek.

"Doğru düzgün teşekkür bile edemiyor hanımefendi." Gözlerimi devirerek dolmaya başlayan sınıfta gezdirdim bakışlarımı.

Ayda bir kez böyle bir durum yaşardık. Çikolatayla birlikte Dilara'nın usulca ağlaması ve benim onu dinlemem. Çok konuşmazdık ama dinlerdim onu, hareketleriyle anlatırdı bana her şeyi.

Mesela çok ağlamadan burnunu çekiştirmesi gece yeterince ağladığını, bu ağlamanın sadece çikolatadan kaynaklı olduğunu gösterirdi.

Ağlaması on dakikadan az sürdüğü için artık içinde Ali olayını bitirdiğini, ilerleyen saatlerdeki sövme seanslarından sonra kendine geleceğini gösterirdi.

"Bir gün gelme ya, bir gün!"

Dilara'nın söylenmesiyle hocanın geldiğini anlamıştım. Önüme döndüm gelenlere selam verdim. Hoca test çözmemiz için bizi saldığında herkes kendi halinde takılmaya başlamıştı.

Erkeklerin tavırları, gülüşüp eğlendikten sonra bir süre duraklamaları, kızların dikkatle erkekleri süzmesi, işte fırtına öncesi sessizliğin somut hali. Keyifle yerimde kıpırdandım ve arkamdaki Dilara'ya kısa bir bakış attım.

O da gözünü erkeklerde gezdiriyor ve düşünceli görünüyordu. Ona baktığımı görünce öne doğru eğildi ve fısıldadı.

"Herkes götünü yiyor baksana, meraktan kudurmuşlar."

Güldüm, bu durumdan gerçekten zevk alıyordum.

Günün geri kalanı dedikodu ve şüphelerle geçti. Öğle arasına girdiğimizi fark edince kantine gitmeye karar verdik.

Neredeyse Çin nüfusuna ulaşmış kantine iç çekerek bakıp Dilara'yı kalabalığa itekledim.

"Canım sabahki çikolata için benim için sıraya girmeye ne dersin?" Tatlı olduğunu düşündüğüm bir şekilde gülümsedim, o ise ebemi belleyecek gibi bakıyordu.

İstemeye istemeye kalabalığa dalınca sırıttım, karma seni seviyorum. "Her zamankinden!" Arkasından bağırdığımda dönüp bana orta parmağını gösterdi, ayıp.

Boş masalardan birine geçip instagram gelen mesajlarla gözlerimi irilttim, insanlar delirmiş olmalıydı.

Bana kim olduğunu soranlara üşenmeden mesajı atanın ismini vermeyeceğimi yüzüncü kez yazdıktan sonra benim kim olduğumu soranları cevapsız bıraktım.

İtiraf sayfasının sahibi olmak bazen gerçekten sinir bozucu oluyordu. Mesaj kutusunda farklı bir mesaj görünce merakla üstüne tıkladım.

essygok: Sayın admin, sanırım bunu gerçekten yapacağım. Umarım kantindesindir çünkü bir itiraf yapmayı düşünüyorum. Herkesin önünde.

Mesaj beş dakika önce gelmişti, kaşlarımı çatarak etrafta göz gezdirdim, doğru hatırlıyorsam bu kız on birinci sınıflardan bir kızdı.

İçimde yükselen merak duygusuyla genişçe sırıttım ve etrafta mesaj atan kızı, Eslem'i aramaya başladım. Yanıma gelen Dilara'yı görünce elindeki pizza tostu ve vişneli meyve suyumu kaptım ve sandalyede arkama yaslanarak kızı gözetlemeye devam ettim.

"Dilara, birazdan acayip şeyler olacak."

itiraf | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin