İlham Alın Serisi | Ne Yazdığınızın Önemi Yok, Hayal Edin - @tymazerr

1.2K 97 12
                                    

Bu bölüm Wattpad'deki "Lacivert" serisinin yazarı  tarafından hazırlanmıştır.

Merhabalar! Yazarken size yardımcı olmak adına birkaç ipucu bırakmaya geldim. Ben nasıl yazmaya başladım, her şey nasıl gelişti, kısaca özet geçip, minik önerilerde bulunacağım.Yazmanın ilk koşulu: önce kendiniz için yazın. Ne yazdığınız önemli değil, o an için sizin hayal dünyanızı, ruhunuzu yansıtıyor olması önemli. Eğri büğrü yazabilirsiniz, ilk başta sadece siz anlıyor olabilirsiniz, ancak devam edin. Kaleminizin akıp gittiğini, anlatmak istediklerinizin anlaşır olduğunu zamanla fark edeceksiniz.

Benim yazım hayatım çok küçükken başladı. Oldukça çalışkan bir öğrenciydim. Birçok şiir yazar bunları asla saklamadan öğretmenlerime gösterirdim. Burada ikinci adım geliyor: paylaşmaktan çekinmeyin! Daha 10 yaşında filandım sanırım, öğretmenler günündeki müsamerede kendi yazdığım şiiri okumuştum. Yazdıklarımın değerli olduğunu anladığım anlardan biriydi o 24 Kasım. Sonra yazmaya kompozisyon ve hikaye denemeleriyle devam ettim. O zaman bilgisayarlara fazla erişimimiz yoktu. Defterlere yazar, saklardık. Şu an 30 yaşındayım ve geçenlerde eski bir şiir defterimi buldum. Görmeniz lazım cidden, şiirleri 12 ila 13 yaşlarım arasında yazmış olmalıyım. Muhtemelen o sıralarda okuduğum klasiklerin etkisinde kalmışım. Nasıl yoğun aşk içeriyor o şiirler, nasıl çocuksu ama derin bir anlatım var. Eh, o zamandan belliymiş umutsuz bir romantik olduğum. Daha var olduğunu bilmediğim duyguları delicesine tasvir etmişim. Demek ki, hayal kurmuşum. O yüzden en önemli nokta bu. Her şey hayal kurmakla başlar.

Lise ve üniversite dönemim boyunca dehşet kitap okuyordum. Özellikle üniversite yıllarımda yeni türleri, genç yetişkin, historical, aksiyon ve romantizm gibi kategorileri keşfedip okumaya başladım. O tarzları okudukça, çıtanın o kadar da yüksek olmadığını gördüm. Yani illa bir klasik yazmak zorunda değiliz. Onlarca tür var. Ben neden yazmayayım? Diye düşündüm. Derken üniversitede yazmaya başladım. Ve itiraf ediyorum, ilk kurgum hikaye olarak harika olsa da yazımım berbattı. Yani, neyi nereye koyacağımı bilmiyordum. İfadelerim ve betimlemelerim iyiydi ancak hikaye iskeletini TV dizisi gibi örüyordum. Bir bütün olarak değil, bölüm olarak düşünüyordum her şeyi, bu da kopukluklara yol açıyordu. Bu durum nasıl mı değişti? Çok basit: yazmaya devam ettim!

Kaleminizin gelişmesini sağlayan yegane şey yazmaya devam etmek ve bunu okuduklarınızla beslemek arkadaşlar. Cidden, salt yazmakla da olmuyor. Okumaya, yeni yazarlar, yeni türler, yeni kurgular keşfetmeye devam etmelisiniz ki hayal gücünüz genişlesin, ufkunuz açılsın. Böylece görüp, okuyup öğrendiklerinize siz de bir şeyler katabilme yetisine sahip olursunuz. Bu asla kopyacılık değil, bu geliştirmedir. Çünkü baktığınızda, hikayeler neyin etrafında döner? Aşk, nefret, ihanet, sevgi, dostluk, arkadaşlık vb. Kavramlar hep aynıdır. Ama bunlar üzerinden milyonlarca yeni öykü, roman yazılır. Önemli olan sizin bu konularda ne hissettiğiniz ve kurguya nasıl dökeceğinizdir. Olaylar ya da kavramlar hep aynıdır. En fantastik eserde bile aşkı ararız, en distopik hikayede bile bir dostluk beraberlik okumak isteriz, ya da en ihanet dolu bir kurguda bile gerçek aşkı umutla bekleriz. Beklentilerimiz hep benzerdir, her türlü farklı ekosistemde insana dair şeyleri okumak isteriz. Yani özetle okuyun ve keşfedin!

Son ve en önemli önerim de şudur: araştırın! Tecrübe etmediğiniz olayları ya da mekanları yazıyorsanız bile gerçeğe yakın olmaya çalışın. Üşenmeyin, araştırın, doğru betimleyin. Okurunuzu aptal yerine koymayın, hiç uçağa binmediniz mi, uçağa binen biriyle konuşun, bilgi alın. Geçenlerde bir kitap okudum, kızın biri uçağa bindi, uçak kız anlamadan kalktı sonra da indi. Gözlerim kanadı okurken. Nerede zorunlu pilot anonsu? Nerede iniş kalkış prosedürleri? Nerede acil durum eğitimi? Bizi neden aptal yerine koyuyorsun diye söylendim kitaba doğru. LÜTFEN BUNU YAPMAYIN. Araştırmaya üşeniyorsanız da bir zahmet yazmayın. Çünkü bu emek işi. Elbette ben fantastik yazacağım, uçaktan yolcusuna kadar her kaideyi ben belirleyeceğim yeni bir dünya yeni olay ve aletler uyduracağım diyorsanız, lafım olmaz, size şapka çıkarırım. Ancak bu noktada da TUTARLI ve İNANDIRICI olmayı unutmayın.

Eveeet, benden bu kadar güzeller. Umarım bu anlattıklarım yazım hayatınıza biraz olsun fayda sağlar. Hepinizi çok seviyorum.

Ve son olarak minnacık bir oyun bırakıyorum buraya...
HAYAL EDİN,
Nerede olduğunuz ne yaptığınız önemli değil. Gözlerinizi kapatın, kulağınıza takılan hafif bir melodiyi, saçlarınızın arasından geçen ılık bir rüzgarı hayal edin. Bu sizi illaki bir yerlere götürecektir. Ya da bir binanın tepesinde oturduğunuzu, tüm şehrin ayaklarınızın altında olduğunu ve kulağınızda büyük kulaklıklarla son ses metal bir parçayı dinlediğinizi hayal edin. O şehri siz yönetiyorsunuz gibi, o an size ait gibi. Devamını siz getirin. Hadi daha sonra ne olacak, tam buraya yazın. Biliyorum, muhteşem şeyler çıkacak sizden.

#NeredeYazıyorum etkinliği kapsamında yazarlarımızın sizler için çektiği #WattpadKöşem videosuna instagram hesabımızdan ulaşabilirsiniz.

Yazma İpuçlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin