BÖLÜM 3

87.8K 3.8K 482
                                    

Merhaba. Bölüm hakkındaki görüşlerinizi merakla bekliyorum.

Yukarıdaki çalışma için Zelihazer670'ya teşekkür ederim, umarım doğru etiketlemişimdir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yukarıdaki çalışma için Zelihazer670'ya teşekkür ederim, umarım doğru etiketlemişimdir. İyi okumalar...


Güneş ışığının haşmetini insanoğluna sunarken, kinle körelmiş kalplerin kalınlaşmış duvarlarını aşamamış ve kalpleri ısıtamamıştı. Emir telefonunun ekranına bakarken, güneşin ısıtamadığı kalplerin sahibi olan tehdit içerikli mesajları içine çektiği derin nefesle kapattı ve sabırlı davranmak için başını gökyüzüne kaldırarak güneşin ışığının gözlerini acıtmasına rağmen, küçüklükleri sebebiyle şekillenememiş bulutları izledi.

Kardeşi ve Barın'ın başındaki bela yetmiyormuş gibi mahallenin başına çöreklenmeye çalışan insanlar çıkmıştı, on sekizine girdiği günden itibaren yaşadığı semtin, reisi olarak biliyordu ve bu semti korumayı kendine görev bilmişti. Şimdi canı söz konusu dahi olsa semtini ve tanıdığı insanları koruyacaktı.

"Tozunuzu sikeyim sizin." diye öfkesinden hırıltılı çıkan sesiyle mırıldandı ve başını gökyüzünden indirerek çaprazdaki üç katlı eve baktı, ikinci kattaki camdan bakan İpar'la göz göze geldiğinde başıyla selam vererek mavi gözlerini kızdan çekti. Emir gözlerini çekmek istemiyordu ama daha fazla bakmak ona yakışmazdı, bakışlarıyla bir kadını rahatsız etmek asla istemezdi.

İpar omuzları çökerken pencerenin önünden çekilerek tülü kapattı ve yatağına otururken düşünceli bakışlarını yere indirdi, aklındaki karmaşıklık tüm düşüncelerini etkilerken ellerini saçlarına götürerek onları geri itti. Taşınmalarının üstünden bir hafta gibi bir süre geçmişti ve her gün yerini geceye bıraktığında tavanından mavi gözleri izliyordu, gündüz düşüncelerine konuk etmediği adamı geceleri engelleyemiyordu.

"Ne oluyor ya?" diye mırıldanırken öfleyerek ellerini saçından çekti ve okumaya devam edemediği kitaba bir bakış atarken içeriden gelen abilerinin sesiyle bakışlarını kitaptan çekerek odasının kapısına doğru ilerledi. Adımları salona ilerledikçe abilerinin sesi netleşiyor ve yine televizyonda hangi kanalı izleyecekleri konusunda anlaşamadıklarını kesinleşiyordu.

İpar adımlarını Agah'ın uzandığı koltuğa yönlendirerek abisinin karnına koyduğu uzaktan kumandayı alarak kanalı değiştirdi ve belgesel açtı.

"İkinizde belgeselde anlaşabiliyorken niye her defasında çocuk gibi tartışıyorsunuz?" diye sorduğunda abileri İpar'a gülümseyerek bakarken, derin nefes alarak başını onaylamazca salladı.

"Çünkü ikimizde aslında başka şeyler izlemek istiyorduk." diyen Ferit'e bir bakış atarak tekli koltuğa bağdaş kurarak oturdu İpar.

"Hep birlikte bunu izleyelim." dedi ve abilerinin de onaylayan bakışlarını gördüğünde bakışlarını televizyona çevirdi, su altı belgeselini rahatça izlerken vahşi hayatı anlatan bir belgesele rastlamadığı için şükretti.

KALP YANGISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin