BP- 34

3.7K 164 5
                                    

Y/N: Merhaba! hızlı yazmaya çalışıyorum ve neredeyse kitabı yarılamak üzereyim. İstediğim kıvama yavaş yavaş geliyor. Mutlaka kurguda, karakterlerde ve yazım yanlışlarında hatalarım vardır. Yazım yanlışlarım üzerinden ikinci bir kez geçmediğim için düzeltemiyorum. Okuduğunuz için çok teşekkür ederim. Şarkıyı mutlaka sözlerini okuyarak dinleyin.

Playist: Evanescence - Hello (Şarkıyı mutlaka sözlerini okuyarak dinleyin.)

İyi okumalar...


Kutuyu merakla açtım. Bana bırakılmış bir şeydi. İçinden üç tane eskimiş günlük çıkmıştı. Birkaç tane de mektup. Kaşlarım çatıldı, kime aitti bunlar? Bir günlüğü alarak sayfalarını çevirmeye başladım. Defterin arasından kucağıma bir resim düştü. Annem ve ben. Bunlar anneme aitti. Gözlerim şaşkınlıkla açıldı ve geri kapatarak durdum. Anneme ait defterlerdi. Ne yapacağımı bilmiyordum, şu an ne yapmalıydım? Gözlerim dolmaya başladığında dudaklarımı ısırdım ve yerde duran eskimiş defteri alarak kokladım daha sonra sımsıkı sarıldım. Anneme sarılmayı özlemiştim, bakışını, gülüşünü, her şeyini özlemiştim. Anneme sarıldığımı hayal ettim.

İlk sayfayı çevirerek okumaya karar verdim.


08.02.2001

Sevgili İrem;

Canım kızım, seni çok seviyorum bebeğim. Şu an küçücük bedenin tam karşımda ve seni bu duruma soktuğum için vicdan azabı çekiyorum. Çocukluğunun en güzel dönemlerinde anneni bu halde görmeni istemezdim canım. Seni o kadar çok seviyorum ki, her gün yüzündeki o umut kırıntısı tam kalbime batıyor ve ben hiçbir şey yapamıyorum. Durumum gün geçtikçe kritikliğini artırıyor ve ben seni bırakmak istemiyorum. Bir anne asla bilerek çocuğunu bırakmaz bebeğim. Beni affet.

Bunları okuyacağından emin değilim ama bir gün bulacağını düşünüyorum. Şu an en güvendiğim kişi Aysel ve bu defterleri ona emanet edeceğim. Sen doğduğun ilk günden beri yazıyorum. Narin bedenin, kırılgan kalbin ve eşsiz bir ruha sahipsiz. Hiçbir şeyin seni üzmesine izin verme. Hiçbir şey seni yıkamaz. Güçlüsün. Bunu bana bakan capcanlı gözlerinde okuyabiliyorum. Gözüm açık gitmeyecek. Ben hep seni izleyeceğim, eğer bir gün içinden çıkamayacağın bir durumla karşılaşırsan gözlerini kapa ve sadece beni düşün. Sana fısıldadığım bu sözlere kulak ver.

Ben senin hep yanındayım.

Ellerim her zaman küçük avuçlarını tutacak. Sımsıkı.

Baban sana çok düşkün İrem, ne olursa olsun o senin baban ve sana her zaman sahip çıkacak.

Kolay olmayacak, benim için daha da zor. Küçücük bedeninle bu kadar büyük bir yükü nasıl kaldıracağını bilmiyorum. Okula gideceğin zamanları göremeyeceğim, ilk aşkını dinleyemeyeceğim, üniversiteyi bitirdiğini ve evlendiğini göremeyeceğim... Bu düşünceler kalbime hançer saplanıyormuş gibi üzüyor. Bir ateş düştü ve o ateş her yeri yakıp kavuruyor.

Her şey için çok özür dilerim bebeğim. Yanında olamayacağım. Bu yolda artık tek başınasın ama ben, sen her başını kaldırdığında yıldızların arasından seni izleyeceğim.

Annen.


Ağlamam şiddetlendiğinde bir sonraki sayfaya geçemeden bıraktım. Annemi asla suçlamamıştım. O benim tek meleğimdi. O benim annemdi. Belkide yaşadığım en büyük acı, en büyük kaybediş, en büyük yara. Üzeri hiçbir zaman kapanmayacak. Her fırsatta kanatacaklar. Burnumu çekerek bir sonraki sayfaya geçtim.


03.08.2001

Sevgili İrem;

Bugün yüzündeki gülücükler hiç eksilmedi ve hastane odasında oradan oraya koşturdun. Aldığım kötü habere rağmen senin sayende ayakta durmaya çalışıyorum bebeğim. Zamanım azalıyor. Böyle olmasını istemiyorum. Daha çok erken. Sen daha hazır değilsin İrem. Seni her eve gönderdiğimde bütün gün ağlayıp beni istediğini söylüyorlar. Canım o kadar çok yanıyor ki. Buraya gelmeni ve bu iğrenç ortamını bilmeni asla istemezdim ama seni orada bırakamıyorum. Bir parçamsın sen benim. Her şeyimsin.

Dökülmüş saçlarım, serum yüzünden yara olmuş kollarım, çökmüş bir surata rağmen bana hiçbir şey olmamış gibi bakıyorsun bebeğim. Babanın beni aldattığını öğrendiğim günde boynuma sarılarak benimle ağlamıştın ama babanla konuştum, zaten bu konuları konuşmamız gerekiyordu. Sana çok iyi bakacağına söz verdi.

Yaptığın mutlu resimler hastane odamın kötü havasını alıyor. Ömrümün sonuna kadar o resimleri saklamak isterdim ama artık gözlerimde, resimlerini hafızama kazıdım güzelim. Bukle bukle olan saçların sen her zıpladığında oynuyor ve bu eşsiz görüntüyü bir daha görememek beni kahrediyor.

Sana veda ediyorum İrem.

Sen benim her zaman kalbimdesin.

Annen.


Defteri tamamen kapatarak kenara fırlattım. Babamın annemi aldattığını bilmiyordum. Annemin bana her baktığında acı çektiğini bilmiyordum. en kötüsü de bunların hiçbirini hatırlamıyordum, bazıları sadece hayal olarak kalmıştı aklımda. Ağlamam şiddetlendiğinde kendimi bıraktım. Okuyacak gücüm yoktu artık. Büyük bir buz olarak başlamıştım bu yolculuğa ve her fırsatta parçalara ayrılmıştım, parçalarım her bir tarafa dağılmıştı.

Tam toparlanıyorum, bir şey yok artık dediğim an hayal dahi edemediğim şeylerle karşılaşıyordum. Bunları hak etmiyordum.

Annem babamla konuştuğu halde babam sözünde durmamıştı. Beni bırakmıştı.

Bedenim alev alev yanıyordu ve küllerim her bir tarafa dağılıyordu. Anka kuşu gibi, küllerimden yeniden doğmak istiyordum. Yeniden.

Ağlamam biraz durduğunda gözlerimi sabit bir noktaya sabitledim. Annemin yüzünü hayal etmeye çalıştım. Silinen görüntüleri hatırlamam gerekiyordu. Bu, bu olmamalıydı.

Annemi kaybetmemeliydim.

Başımı dizime yaslayarak ağlamaya devam ettim. Başıma keskin bir ağrı girmişti. Yerimden kalkarak kapıya doğru ilerledim, anahtarı iki kez çevirerek kilitledim. Aniden odama girerek beni rahatsız etmelerini istemiyordum. Dolabımda kalmış yarım mumları bularak odanın bir köşesine sıraladım. Tek tek yakarak bir süre alevleri izledim. Çantamı karışık odamda bularak içinden sigara paketi bulmayı umdum. Kim bilir ne zamandan kalmıştı. İçinde üç tane sigara vardı. Bir tanesini yakarak zehirli dumanı içime çektim. Külleri yere düştüğünde, küllere baktım.

İyi olmadığımı hissediyordum.

Ama şu an iyi olmak istemiyordum.

İçimde barındırdığım kötülüğü artık dışarı sarmak istiyordum. Bastırdığım bir diğer yönümü. Tam üç sene önce yemin ederek kendime gelmeye çalıştığım dönemlere dönmek istiyordum. Ama önce annemin bana bıraktığı günlüklerini bitirmem gerekiyordu.

İkinci bir sigarayı yakarak fırlattığım defteri sıkıca kavrayarak kendime çektim. Kaldığım yeri açarak okumaya devam ettim.



Merhaba, Hala buradayım, dünden kalan tek şey olarak.

Buz ParçalarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin