-10-

802 25 5
                                    

Sınıfa çıktığımda hoca çoktan derse girmişti. Kapıyı tıklayıp içeri girdim.

-Bir arkadaşımı hastaneye gondermek için Müdürden izin alıyordum. Özür dilerim...

-Kıvanç'a mı?

Merve'nin sesini duydum fakat cevap vermedim. Hoca " yerine oturabilirsin"

dedi tam o sırada Ege'yle göz göze geldim. Bana kızmış gibi bakıyordu. Ama kimin umrunda? Okula ilk geldiği gün benim için Kıvanç'a yumruk attı. Bu onu hiç ilgilendirmezdi. Ve daha ilk günden böyle bir şey yapması çok saçmaydı.

Cam kenarına oturmuştu ve bende ona sinirliydim.

Sıraya oturup kitabımı okumaya başladım.

-Onu hâlâ seviyorsun....
Ege'nin sesini duydum ama Cevap vermedim.

Sahi, ben Kıvanç'ı gerçekten hâlâ seviyor muydum ?

Mavi gözlerine baktığımda kalbim atıyor muydu ? Yine eskisi gibi...

Çıkış zili çaldığında sınıftan çıkıp hastaneye gitmek için yürüyordum.

Tam o sırada kolumu birisi tuttu. Arkamı döndüğümde kimi görsem iyi ?

EGE.

Bu çocuk gerçekten fazla oluyordu.
-Onun yanına gidiyorsun değil mi?

Gözleri çok masum bir hâl almıştı. Bu yüzden ona bağırmadım

-Sa-na-ne
heceleyerek söylediğimde gülümsedi.

-Ayrıca şu elini de kolumdan çek. İlk güne göre fazla cesaretlisin.
dediğimde Selin'in sesini duyduk. Yanımıza gelip bana kötü bir bakış attı.

Ege'nin koluna girip

- Canıım. Bu suratsız şeyle konuşmaya vakit ayırdığına göre yapacak önemli bir işin yok. gezelim mi beraber

Fazlasıyla yavşak Fazlasıyla ...

- Emin ol seninle konuşmak için hiç zamanım olmıycak. Suratsız şey.

deyip ona göz kırptı. Nedense beni koruması hoşuma gitmişti.

Ege ye teşekkür ederim dercesine bir bakış atıp oradan ayrıldım

Hastaneye gittiğimde kapının önünde duraksadım. Ahh tabii ki hastaneden çıkmıştı. Bir küçük pansuman için bu kadar saat bekleyecek değildi ya..!

Hemen bir taksi durdurup eve gittim. Kapıyı hizmetlimiz Zehra teyze açtı. Kocaman gülümsemesiyle. Bu kadını çok seviyordum. Üstüne atlayıp yanağına bir öpücük kondurdum.

- hosgeldin deli kız !

dedi gülerek. ..

Merdivenleri ikişer ikişer çıkıp hızla odama girdim. Telefonuma baktım.

Bir Yeni Mesaj. Kimden : " Cenk"

açıp mesaja baktım.

" Begüm, Kıvanç iyi olduğunu bilmeni istedi. Kendi telefonu tamirde mesaj atamamış. Bu gece gelicek telefonu :) "

Bu mesajda neydi böyle!! Onun için endişelenmem gerekmiyordu. Yani onun öyle sanması gerekmiyordu.

Merak ediyor olmamın tek sebebi benim yüzümden ona bir şey olmasıydı.

Telefonu yatağa fırlatıp sırtüstü uzandım ve gözlerimi kapattım. Şu son bir aydır yaşadıklarım inanılır gibi değildi.. Bana bunu yapan pislik herifler 15 yıl hapis yatacaklardı. En azından içimi bu biraz rahatlatırken, bugün karşıma yeni biri çıktı ve eski sevgilime benim için yumruk geçirdi. .Hemde ilk günden!

Ben bunları düşünürken kapının tıklatıldığını duydum.

" Girin.."

Zehra teyze odaya girip beni aşağı çağırdı. Yemek vaktiymişmiş.!

"Tamam geliyorum"
deyip onu gönderdim.

Annemler gelmişti demek. .. Onlarda işten geldiklerinde yorgun oldukları için yemek yeyip herkes odasına çekiliyordu.

Yemek masasına indiğimde annemin yanına oturdum. Mutlu görünüyorlardı ama konuştukları konuyu henüz çözememiştim..

"Bir buçuk saat sonra gelirler "
Annemin sesiyle kendime geldim.

"Kim geliyor? "

anneme merakla sorduğumda bana dönüp

" Eski bir arkadaşım ailesiyle buraya taşındı. Geçen hafta davet ettim aslında ama meşguldüler.Oğluna okul falan ayarladılar. Ha şey bu arada oğlu senin yaşında sanırım "
" Anne ben odamda olurum. Lütfen aşağıya çağırma."
"Olmaz öyle şey. Hadi yukarı çık da hazırlan."

Annemi kıramayıp üstüme Zümrüt yeşili bir elbise giydim. Bel kısmına kadar dar olan elbise bel hizasında açılıp diz kapaklarıma kadar dökümlü bir şekilde uzanıyordu..

Ayaklarıma da siyah kadife bir topuklu ayakkabı geçirdim.

Saçlarıma fön çekip dalgalı hale getirdim.

Aynanın karşısına geçip sadece göz kalemi ve ruj sürdüm.

Kapının tıklatıldığını duyunca " Giriin " dedim.

Annem yavaş yavaş yanıma geldi ve

" Beni kırmayacağını biliyordum.. Çok güzel olmuşsun. "

dedi ve yanağıma bir öpücük kondurdu.

" Hadi aşağı inelim. Şimdi gelirler. ."

Elimden tutup aşağı doğru çekiştirmeye başladı .

Tam da annemin dediği gibi 5 dk sonra kapının zilini duyduk.

Eve girenleri görünce şaşırmadım. Yine hiç tanımadığım bir kadın ve bir adam.. Birbirlerine fazla yakışıyorlardı ve adam hiç de yabancı gelmiyordu..

Ellerini öpüp " Hoşgeldiniz. ."

dedim

Biraz sonra kadının telefonu çaldı

- Efendim oğlum?
.........
- Evet canım.
.........
- tamamm hadi görüşürüz...

Telefonu kapatıp bize döndü.

" Oğlum Ege.. Az sonra burada olur. Ufak bir işi çıkmış da.. "

Aman Allah'ım Ege mii??

Hayır hayır o Ege olamazdı değil mi ?

......

ÇIKMAZ SOKAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin