İlk Bölüm "SINAV"

76.3K 4.4K 2.4K
                                    

"En büyük sınavlar, en çok sevilenlerle verilir."

1.BÖLÜM 'SINAV'

Uzun saçlarımı önüme alarak önümdeki test kitabına gömüldüm; kararlıydım çünkü o ödülü ben kazanacaktım. Saatle sonrasında hayatımda hiç bu kadar azimle çalışmadığım bir sınava girecek olmanın heyecanı kanımda kol geziyordu, umutluydum fakat boyumu aşacak bir hayale kapılıp gitmekten korkuyordum.

Lise son sınıf olduğum için gece etütlerine kalıyordum, hafta sonlarımın her bir saniyesini, hatta saliselerini burada öldürerek güya geleceğimi inşa ediyordum.

Oysaki ölen tek şey gençliğimken yaşayan veya oluşmaya başlayan tek düşünce intihardı. Sanırım bu uçsuz bucaksın çalışma rutininden kurtulmamın tek yolu ölmemdi. Onu yapacak cesaret de bende yoktu.

Birkaç hafta öncesinde sınıftaki arkadaşlarımla iddiaya girmiştik, herkes matematikte vasat olduğumu düşünürken geceleri uyumadan çalışıp matematik sınavıma hazırlanmıştım. Sonuç olarak sınavdan 90 aldığımda herkesin ağzı açık beni alkışlıyor oluşu hoşuma gitse de bu alkışların sahte bir ritimle tutturuluyor oluşu beynimde yankılanması uzun sürmemişti, gülümseyen bedenlerin içten içe beni küçük gördüklerini adım kadar iyi biliyordum. Önceleri 60-70 alırken puanımın düşüklüğü hakkında dırdır eden kırmızı kravatlılar, şimdi ise kopya çekip çekmediğimi soruyorlardı.

Ama yapmıştım, 70 dedikleri yüksek puanı bile canla başla çalışıp almayı başarmışken daha fazlasını yaparak puanımı yükseltip 90'a taşımıştım. Çünkü burası böyle bir yerdi, notuna göre muamele gördüğün, altın kaplama bir kafesti.

Sen, Pyo Jaehyun. Sen sözel derslerin kraliçesi olarak seçilmişken sayısal derslerdeki bu performansın sınıftakilerin gözünü korkutmuştu.

Sınıfta sözü geçmeyen, sessiz bir kızın nasıl olur da tahtaya kalkıp soru çözmesini beklemişlerdi ki? Fakat ben tahtaya çıkmak yerine sıramda oturup bütün sayısal derslerden sırasıyla geçer not alıp oturuyordum.

Artık kantindeki burjuva zekilerin oturduğu masalara davet ediliyor, çalışma sırrımın ne olduğu hakkında tartışıyorduk.

Bu kadar kısa bir sürede böylesine bir başarıyı yakalamam elbette ki tesadüf değildi. Dershanedeki bir öğretmenimin beni yönlendirmesiyle oldukça başarılı bir şekilde çalışma temposu oluşturmuş, 13 günün sonunda 20 alacağım kâğıdı 90'a tamamlayarak dershane hocama teslim etmişti.

"Jaehyun-ah, bunu herkese söylemiyorum fakat bu kadar ilerleme göstermen beni oldukça mutlu etti."

"Hocam, siz olmasaydınız bu dersi asla bu düzeye getiremezdim."

"Sen bir de bizim dehamızı gör, onunla çalışınca ne kadar çok şeyi bilmediğini fark edeceksin."

"Kimsen bahsediyorsunuz hocam? Dershane birinci Hanseol mü?"

Hanseol sınıf arkadaşımdı. Sınıfın birincisiydi, aynı zamanda okul ikincisiydi. Birinci ise yan sınıftaki bir çocuktu.

"Hayır, dahi öğretmeni hiç duymadın mı?"

Hafifçe kaşlarımı çatıp düşünmeye çalıştım.

"0 alan öğrenciyi bir dersiyle 100 aldıran hoca mı? Ah, onun abartı olduğunu sanıyordum, o olay gerçek mi?"

Dedim hayretle.

"Evet, o. O olay gerçek ama ders verdiği çocuğun temeli sağlamdı. Toplama çıkarmayı yapamayan birinin 100 almasını beklemek, gökten altın külçeler yağmasını beklemek gibi bir şey."

OH MY TEACHER¹ • Jeon JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin