Adını Sen Koy

Aşk Engel Tanımaz...

Genç çift ilişkilerinin ilk aylarını sürdürmüşken Özcan Deniz ile çalışmak üzere Pelin'e film teklifi gelir..Pelin bu fırsatı kaçırmaz ve kabul eder..Sonuçta Özcan Deniz ile karşılıklı oynayacaklar..Çalışma başlar..Pelin,Anıl'dan daha yoğundur..Anıl modellik ve reklam filmi ile meşguldür..Pelin'in heyecan dolu film projesinin çalışması, tempo üzerine devam eder..Gece sahnelerinde Pelin sabaha karşı eve gelir..Hemen uyur..Bazen sette yaptıkları makyajı bile evde  silmeye üşenir..Anıl, sevgilisinin bu yorgunluk ile başa çıkması için destek olmak ister...O uyurken makyajını siler..Sabah uyandığı zaman kahvaltısını hazırlar..Pelin'in neye ihtiyacı olacağını bildiği için elinden gelen herşeyi ona bırakmadan kendi halleder..
Pelin kahvaltısını yaptıktan sonra sete gider..Anıl ise bugün evde olacağı için sevgilisine yine bir akşam yemeği hazırlamak ister..Yemekleri hazırlamak için kendini mutfağa atar..Akşama kadar anca bitireceğini düşündüğü için erken başlar..Dans ederek ordan oraya yürüyüverir..Şarkı söyleyerek karıştırır malzemeleri..Derken son olarak tatlıya sıra gelir..Bi erkeğin yapabileceği kolay tatlının ne olduğunu düşünür...Ancak onu beceremeyeceğini düşünerekten hazır almak ister..Önce masayı hazırlar..Masa örtüsü,tabaklar,çatallar,bıçaklar ve sofrayı güzelleştiren çiçekler..
Çiçekçiyi arayıp bi buket sipariş verir..Tatlıya sıra gelir..Onu da daha önce gidip tatlısını yediği bi pastaneden sipariş verir..
-"Buranın Suffle'si güzel olur.."
der kendince..
Siparişlerini verdiği çiçek ve tatlı gelir..Masayı iyice düzenleyen Anıl hazırlanıp Pelin'inin gelmesini bekler..Aniden kapı çalar..
Pelin açılan kapının hemen ardından sıkıca sarılır sevdiği adamına..
-"Hadi bakalım rahat bişeyler giy gel yemek yiyelim.." der Anıl..
Pelin üzerini hemen değiştirip masaya oturur..Önce tek tek inceler..
-"Hayatım bunların hepsini sen mi yaptın?" diye de sorar ardından..
-"Hı hı..Sevgilim için yaptım hepsini..Bak vazodaki çiçeğin tohumunu sabah diktim..Akşam bu hale geldi..Çok marifetliyimdir.." mizahını yapmadan geçmez Anıl..
Kahkahalar atılırken birden sessizlik oluşur..İkiside gülümseyerek birbirlerine bakarlar..Anıl'ın o anda alışveriş yaparken Pelin'in yanına gelip boyama kitabını ve boya kalemlerini gösterdiği aklına gelir...
İç çeker ama bu hüznün değil mutluluğun iç çekişidir..
-"Benim güzel kızım.." diye hitap eder..Pelin'in 20'li yaşlarında olduğu halde ruhunun ne kadar çocuksu olduğunu düşünür...
-"Biliyor musun, bi çok erkek kadınının ağırbaşlı ve oturaklı olmasını ister..Çocuksu olmalarından nefret ederler..Ama bilmezler ki insanın dışı değil içinin genç olması önemlidir..Ben diğer erkeklerin aksine senin çocuksu oluşunu seviyorum..Öyle bi yapın var ki karşındaki insana ayak uydurabiliyorsun..Nerde nasıl davranacağını bilişine aşığım ben senin..Çocukla çocuk olabilirsin..Bi anda karşındakiyle beraber üzülebilirsin..Bi anda karşındakiyle beraber mutlu olabilirsin..Şahane bi kadınsın sen..İyiki benimsin..Herşeyden önce benim oluşunu seviyorum...Benim.."
Pelin dalıp gider bu güzel cümleler karşısında..Ne söylese eksik kalacaktır..Karşılık beklemeden söylediğini bildiği halde yine de karşılık vermek ister Pelin..Gördüğü ilgiyi boş karşılamak istemez..
-"Bende beni sevişini seviyorum..Benim oluşunu..Sana baktıkça bu adamla uzun yolculuklara çıkılır..Evlenilir..Çocuk yapılır..Bu adamla sadece dış görünüşüm yaşlanır ama içim hala 5 yaşında ki çocuk enerjisi ile dolu olur..Yok yok...Bu adamla yaşlanılmaz diyorum kendi kendime..Ne güzel seviyorsun...Ne güzel benimsin öyle..Gel seninle napalım biliyor musun ? "
-"Ne yapalım hayatım? "
-"Gidelim senin adına ekleme yapalım..İyiki yazdıralım isminin başına...Çünkü sen benim iyikimsin..Benim Anıl'ım.."
-"Hahaha..Olur aşkım..Sen istersin de ben yazdırmaz mıyım ? Öyle güzel dökülüyor ki kelimeler dudaklarından,böyle başını tutup öpmek istiyorum " diyerek öpücüklere boğar Pelin'i..
Bu sohbet uzar gider..Gece tatlı esen rüzgarı ile bitiverir..Uyku vakti gelmiştir..Sabaha karşı Pelin ve Anıl uyanıp hazırlanır,yürüyüşe çıkarlar..Yürüyüş bittikten sonra Pelin Anıl'ı bi yere götüreceğini söyler..Anıl'ın hazırlanması uzun sürdüğü için hemen duşunu alır ve hangi kıyafeti giyeceğine dair Pelin'e danışır..Pelin onay verdikten sonra kendisi de hazırlanır ve yola çıkarlar arabalarına atlayıp..
Pelin saate bakar bi kaç kez..Sonra hareketli bi şarkı açar..Trafik sırasında ikiside dans eder durduk yere..Sonra gülmeye başlarlar..Anıl ;
-"Ya hayatım nereye gidiyoruz söylemeyecek misin?"
-"Sürpriz bebeğim az bekle..Geldik sayılır.." diye yanıtlar sorusunu..
Derken Pelin arabadan indiği gibi Anıl'ın ellerinden tutar...
-"Hazır mısın hayatım?"
-"Neye aşkım? Korkutuyorsun beni"
diyerek gülmeye başlar..
-"Neye olacak bitanem tabiki annemle tanışmaya.."
Anıl şok olur..Aklına Pelin'i ailesiyle tanıştırdığı an gelir..
-"Vaaay..Yine benim numaram he..Hayatım sen bana mı özendin acaba, he?"
-"Hahaha..Hiç güleceğim yoktu..Ben sana o gün ne dedim..Anıl Altan sevgilisi olmak böyle bişey.."
-"Anıl Altan seni yer yer..Güzelim benim hadi gidelim.."
Pelin zile basar..Annesi kapıyı açar..
-"Hoşgeldiniiiiz.." diyip gülümser..
-"Hoşbulduk annem..Bak Anıl işte benim güzeller güzeli annem.."
-"Memnun oldum efendim.."
-"Bende memnun oldum Anıl'cım..İsmim Senay..Sonunda tanışmak nasip oldu.."
Ortam bi anda ısınıverdi diyecektim ki hiç soğuk olmadı ki..Sohbet sırasında Pelin kahveleri yapmak üzere mutfağa gider..O sırada Pelin'in Anneannesi Nazmiye hanım ile tanışır Anıl..
-"Bu da benim canım annem..Anneciğim bak kim geldi..Pelin'in erkek arkadaşı Anıl.."
O sırada Nazmiye hanım kafasını sallar..Senay hanım durumu anlatır..
-"Annem alzheimer oğlum..O yüzden sadece kafasını salladı.."
Anıl bakmalara doyamadı Nazmiye hanıma..Çocuk gibiydi çünkü..Öylesi masum..Öylesi sevgi dolu..Herşeyi anlıyor ve hatırlıyor sanki ama bişey söyleyemiyor..
Öyle bi bakıyor ki, gözleriyle konuşuyor adeta..
Pelin kahveleri getirdiği gibi servis eder ve anneannesine sarılır.."Ananasım" der..Böyle hitap eder hep..
Kahveler içildikten sonra Pelin yarın galasının olduğu için akşam uçakla Londra'ya gideceklerini bu yüzden kalkmaları gerektiğini söyler..Senay hanım başka zaman akşam yemeği için söz alır..
Genç çift apartmandan çıkarken konuşmaya başlarlar..Anıl ;
-"Hayatım..Annende, Anneannende öyle güzel insanlar ki..İkisinide çok sevdim..İyiki bizi tanıştırdın.."
-"Tabiki tanıştıracağım hayatım..Sonuçta sen benim sevdiğim adamsın..Böyle adım atmam lazımdı..Tıpkı senin yaptığın gibi.."
-"Bakalım sevdiğim kadının ailesi ile ailem ne zaman tanışacak..Şimdi sıra onları tanıştırma da.."
Akşam uçağı için hava alanına giderler..Uçak Londra'ya varınca otelde ki odalarına yerleşirler..Ertesi gün kahvaltı yapılır..Ve hazırlıklar başlar..Pelin kıyafetini giyer akşam olunca makyaj ve saçı bittiği gibi Galanın olacağı yere doğru yola çıkarlar..
Londra'nın en büyük ve tarihi müzelerinden Britanya Müzesi'nin sinema salonunda gösterimi yapılan filme Londra'da yaşayan Türkler de büyük ilgi gösterir..
Özcan Deniz ve ekip arkadaşları ile basın mensuplarının karşısına geçer Pelin...Gelen soruları yanıtlarlar..
Yönetmen ve oyuncular daha sonra filmi davetlilerle izler..
Bu güzel gece biter..
-"İşte yorgunluğun bu sebebini seviyorum..Değiyor çünkü.." diye düşünür kendi kendine Pelin..
Genç çift üzerlerini değiştirip uyurlar..
Hiç bişey engel olamaz sevginin çoğalmasına ve devam etmesine..İkiside çok yoğun olmalarına rağmen her fırsatı değerlendirirler..Sırf birazcık daha fazla özlem giderebilmek için..
Pelin daha fazla yoğunsa Kahvaltıyı Anıl hazırlıyor..
Anıl daha yoğunsa yemeği Pelin hazırlıyor...Maksat yemek yemek mi sanki..Hayır değil..Maksat birlikte vakit geçirmek..Aşk Engel Tanımaz..Sevdiğin insan dünyanın öbür ucunda olsa bile sevmeye devam edebilirsin..Her anı değerlendirirsin..Eğer uzaktayken soğuyup çok rahat bağları koparabiliyorsan zaten sen hiç sevmemişsin..Sevdiğini zannetmişsin..Çok sevin..Hep sevin..Sevgiyle kalın..
♥《《《 Devamı gelecek 》》》♥