FİNAL

8.1K 736 159
                                    

Natalie, sırtüstü uzanmıştı. Gözleri kapalıydı ve dudaklarında bir gülümseme vardı. Rase' ın başı genç kadının karnı üzerindeydi. Natalie, onun saçlarını okşuyordu nazikçe. Erkek yüzünü onun karnına sürttü ve göbek deliğine eğilip bir öpücük kondurdu.

"Tıraş olman gerek" dedi Natalie gülerek.

"Sonra" diye mırıldandı erkek. Gözleri kapalıydı. "Yerimden kalkamayacak kadar yorgunum. Sonra tıraş olurum"

Genç kadın kıkırdadı. "Bende kıpırdamanı istemiyorum zaten" dedi.

Rase başını kaldırdı. Çenesini onun göbeğine yaslayarak gözlerini ona dikti. Dudakları arsız bir gülümsemeyle kıvrılmıştı. "Sakallarımı seviyorsun" dedi gülerek. "Sadece seks o kadar güzeldi ki şikâyet edecek başka konu bulamadın"

Genç elf bunun üzerine güldü. Uzun zamanlardan sonra ilk defa canlı ve içten bir gülümsemeydi bu. Genç kadın bunu fark ederek şaşırdı. Bebeğini kaybedip, Rase' in kendisini tamamen unutmasından sonra kadının yaşama sevinci sönmüştü. Işığını kaybetmişti sanki. Kendisine yaptıkları için halkına öfkeliydi ve onlar için hiçbir şey yapmak istemiyordu.

Yine de burada mutluydu...

"Eğer bir Tanrıça olarak doğsaydım" diye mırıldandı genç kadın "Ne Tanrıçası olmamı isterdin?"

Rase miskin bir şekilde yatmaya devam etti. Gözleri kapalıydı. "Bunu istememe gerek yok" dedi gülümseyerek. Kollarını onun kalçalarına sardı. "Sen zaten tam bir günah tanrıçasısın" dedi. "Ya da seks Tanrıçası"

Natalie, gülümseyerek ona baktı. Sonra gözlerini kapadı. Rase, yukarı çıktı ve onun saçlarını okşadı. "Asla olduğundan farklı bir şey olmanı istemezdim" dedi Rase. "Sen benim Elf Prensesimsin."

Genç kadın hüzünle gözlerini açtı. "Eğer başka bir şey olarak doğsaydım" dedi. "Bir melek, belki bir şeytan ya da bir Tanrı belki de bir cin. En azından tüm bunlar başımıza gelmezdi. Şimdi kızımız büyümüş olurdu."

Rase, gözlerini kapadı. "Natalie" dedi onun alnına bir öpücük kondurarak. "Kızımızı hep çok seveceğim. Bu değişmeyecek ve daha önceden yaşanan şeylerin sorumlusu da bizim gençliğimizdi. Çok genç ve dikkatsizdik. Artık böyle olmayacak." Rase onun gözlerine bakarken durdu. "Bak!" dedi asabi bir şekilde. "Yaşadıklarımdan pişman değilim anlıyor musun beni? Her defasında hafızamı sildilerse bile her defasında yine senin kollarındaydım. Bunun en büyük nedeni de bu. Kızımızın ölmesi kötüydü. Yine de bu beni durdurmayacak. Sana sahip olacağım ve tekrar deneyeceğiz. Bunu kimse elimden alamaz"

Natalie, şaşkın bir şekilde ona baktı. Gözleri şefkatli bir ifadeye büründü. "Seni seviyorum" diye fısıldadı.

Erkeğin bakışları yumuşadı. "Bende seni seviyorum" diye fısıldadı ve yana yuvarlandı. Yüzünü onun boynuna gömdü. "Şimdi" dedi. "Sessiz ol ki uyuyabileyim" dedi. "Ha bir de lanet olsun be kadın ya cin cüce olarak doğsaydın ne yapacaktım? O yüzden sus şimdi."

Genç kadın erkeğinin emrine itaat etti ve gözlerini kapadı. O an için kafasında hiçbir soru işareti yoktu. Hiçbir sorunda...

Matt, dudaklarını büzdü. "Bu çok aşağılayıcı bir durum" dedi tiksintiyle.

Ancak bu bir şekilde Rase' ın ne kadar güçlü olduğunun da bir göstergesiydi. İki melek hala kontrol altındaydılar. Her yerleri kan olmuş itaatkâr bir şekilde duruyorlardı. Söz konusu olan erkek elf ise... Onun artık ne olduğu biraz şaibeliydi. Çünkü tamamen paramparça olmuştu. Bedeninin her bir parçası başka bir yerde geziyordu.

Tanrılar Okulu #2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin