" 'İşlerin yoğun yetişemiyorsun sana bir ortak lazım ' dediğinde gerçekten bana yardım edebilecek güçlü birini düşünmüştüm. Tırnağı kırıldığında oturup ağlayacak bir barbie bebek değil " diyerek kükrüyordum oda da. O sırada ortak müsveddesi atıldı "...
Size pazartesilerden nefret ettiğimi söylemiş miydim? Ben uykuya aşık bir kadınım neden beni erkenden uyandırıyorsunuz? Ha tabi Lauren'den sonra aşığım o ayrı. Çalıştığım şirketin kapısından girerkende ağzım yırtılacak derecede esniyordum, şu Alice'nin yanına girerkende esniyorum! Kapıyı çalıp içeri girdiğimde her zamanki gibi Alice masanın başında dosyalarla boğuşuyordu. Lauren'le Alice'yi çok benzetiyorum ben! " Geç kaldın Alex " dedi başını masadan kaldırmadan. Saate bakmak o an aklıma geldi tabi. Evet on dakika gecikmişim. " Buna alıştığını sanıyordum " kaşlarını kaldırıp bana baktı " Seninle hiç arkadaş olmamalıydım " arsızca sırıttım. İki aydır burada çalışıyorum, görünürde eski bir dedektif olarak ünlü bir iş kadınının korumalığını yapıyorum. Ama gerçekte testlerin hepsini geçtim ve artık gizli bir ajanım! Yani evet çaylağım ama olsun. Alice yeterince hazır olduğumda Parker olarak görev yaptığında benide yanına alacağını söyledi. Bunun ne kadar büyük ve mükemmel bir şey olduğunun farkında mısınız? Bu kadını seviyorum. Cidden seviyorum yani aramızda özel bir bağ oluştu. Patron çalışan ilişkisinden çok daha sıcak ve cok daha güzel. Lauren bunları duysa çok kıskanır eminim ki. Ama doğru bu. Alice benim için özel biri. Aslında işler hiç olmadığı kadar iyi gidiyor. Lauren'i zar zor ikna etsemde artık birlikte yaşıyoruz. Küçük odayı Jack'in odası yaptık. Iki haftada bir anneannesinin onu görmek istemesi dışında da hep o odada yatıyor. Arada bir kabus görüp ağlayarak uyansada bana ya da annesine sarılıp geri uykuya dalıyor. Çocuk sonuçta değil mi? Luna'nın hâlâ bu şehirde olduğunu biliyorum hatta arada merkeze de uğruyor ama Lauren'le şimdilik karşılaşmaları haricinde bir sorun yok. Angelina'na canımı sıksada Benjamin onunla ilgileniyor. Ha Mark ve Emily'de evlenmeye karar verdiler. Taylor ise hâlâ sap! İşler hiç olmadığı kadar iyi gidiyor dedim ama oda bir yere kadar. Yani bu geceye kadar. Lauren'in annesi benimle tanışmak istiyormuş ve akşam onlara yemeğe gidicez. Düşünebiliyor musunuz ? Ben sevgilimin annesiyle tanışıcam, ben! Ben kendi annemi tanımıyorum sevgilimin annesiyle tanışınca ne bok yiycem acaba? Çok korkuyorum yanlış bir şey yapmaktan, Lauren'i mahçup etmekten. Onu vazgeçirmeye çalıştım ama annesinin bu durumdan hoşnut olmayacağını söyleyince el mecbur sesimi daha fazla çıkaramadım. Düşüncelerle dalıp gitmişken gözlerimi kırpıp ensemi kaşıdım. O sırada da üstümde gezinen gözleri fark edip Alice'ye döndüm. Tek kaşını kaldırdı " Sorun ne Alex? " ensemi dahada kaşıyıp anlatıp anlatmamak arasında kaldım " Kız arkadaşımın annesiyle tanışıcam akşam ve ne yapmam gerektiğine dair hiç bir şey bilmiyorum " şevkat dolu bir gülümseme gönderdi bana. Ardından yerinden kalkıp tam önümdeki sandalyeye oturdu " Bir bakalım elimizde neler var. Kendimi onun annesinin yerine koyup düşünüyorum " beklentili gözlerle Alice'ye bakarken oda düşünüyormuş gibi duruyordu " Buldum! Eğer ben Lauren'in annesi olsaydım senin ağzına sıçardım! " beklenti içindeyken bunları duyunca hevesim kırıldı göz devirerek ayağa kalktığımda bileğimden tutup beni geri oturttu " Ciddiyim Alex. Şu haline bir bak. Kadının karşısına bu şekilde çıkmayı düşünmüyorsun herhalde? Çiçek falan almayı düşündüğünü de hiç zannetmiyorum bu arada " çiçek niye ya ? " Bu şekilde derken? Ne varmış halimde ? " gözlerini devirdi " Tamam ben iş yerinde kıyafete falan takılmıyorum ama bu özel bir durum. Bir ceket kumaş pantolon falan giy ne bileyim. İzlenim önemlidir. Kadın kızının bir serseriyle beraber olduğunu düşünmesin " kaşlarımı kaldırdım. Ben serseri gibi mi gözüküyorum? " Haklısın " diyebildim sadece. Masasının üstündeki kartvizitleri karıştırıp birini bana uzattı " Çiçekçi bir tanıdığım var. O işi halledersin burdan " başka şansım mı var? " Teşekkür ederim " dedim yarım yamalak. Yine rutin olarak bir kaç kişiyi sorguladıktan ve bir kaç iz sürdükten sonra Alice erken çıkmamı söyledi hatta beni postaladı! Bu yerinde böyle bir şeyi var işte; takipler yok, görevler yok. Sana geliyor sen sorguluyorsun. Çok sıkıcı! Çaylaklıktan nefret ediyorum! Jack'i almama daha çok olduğu için hızlıca eve gittim. Dolabımı karıştırıp olabilecek her şeyi yatağın üzerine yığdım. Hatta dolabımın sol tarafını verdiğim Lauren'in eşyalarına bile göz attım ama sonuç dolabını hızla geri kapatmam oldu. Yatağın üzerindeki şeyleri tek tek denedim. Kimi çok sıradan geldi gözüme kimi ise Alice'nin deyimine göre ' serseri ' en sonunda siyah ceket beyaz badi ve siyah pantolonda karar kılıp giydim. Gözlerim saate takılınca büyüdüğünü hissettim. Ben bu kadar oyalanmış mıydım? Çünkü Jack'i çıkmasına yarım saat kalmıştı ve ben daha çiçekçiye uğrayıp Jack'i alıp ardından Lauren'i alacaktım. Üstümü düzeltip hızla evden çıktım. Hız sınırlarını biraz aşıp çiçek işini hallettim ve Jack'in çıkışına yetiştim. Yine rutin olarak bugün jeler yaptıklarını anlatıyordu arabanın arka koltuğunda otururken. Çiçeği ön koltuğa koydum ki Jack zarar vermesin. Ne de olsa çocuk değil mi? Lauren kapıyı açtığında önce şaşırdı sonra sevindi. Çiçeği kucağına alıp koltuğa oturduğunda yanağıma doğru yaklaşırken " Annene " diyerek ona döndüm. Burun buruna gelmiştik ve kaşlarını çatıp kafasını geri çekti. " Birlikteliğimizin kaçıncı ayı. Ve sen aldığın ilk çiçeği anneme mi aldın? " sevgilimin sinirliyken çok çekici olduğunu söylemiş miydim? " Lauren sanada gül almıştım unuttun mu ? " derin bir nefes çekip önüne döndü. Bu demekti ki ' naz yapıcam ' arkaya doğru döndüm bende " Jack annene söyler misin Alex anneannemden korkuyor onu etkilemek için her şeyi yapar diye " Jack bilmiş bilmiş sırıtıp tam ağzını açmıştı ki annesi susturdu " Oğlum Alex'e söyler misin anneannenle nezaketen tanışıyor. Onun dediği hiç bir şey şu an bulunduğumuz durumu değiştirmeyecek " tek kaşımı kaldırıp Lauren'e baktığımda oda bana baktı. Gülümsediğimde gülümsememeye çalışarak geri önüne döndü. Gülümsememi genişletip yanağına kocaman sulu bir öpücük kondurup arabayı çalıştırdım. Yanağını silip hâlâ nazlı bir şekilde bakıyordu bunun anlamını da biliyorum ' telafi et ' ederim sevgilim! Senin için çiçek bahçesi bile alırım ben. Yeter ki şu akşam güzel geçsin! Arabada giderken hiç birimiz konuşmadık. Hatta Jack uyudu. Sadece Lauren'in elini tuttum. Önce çekmeye çabalasa da bırakmayınca direnmedi. Zaten benim sevgilim ufacık şeyleri büyüten bir kadın değil. Evlerinin önünde durduğumda Lauren Jack'i yavaşça uyandırdı. Jack'i kucaklayıp arabadan indirdiğimde Lauren elimi tutup derin bir nefes aldı. Diğer elinede çiçeği aldı. Gerilme be kadın benide geriyorsun! Zili çaldığımızda kapıyı Lana açtı. " Gel buraya küçük adam " deyip Jack'i kucakladığında Lauren de çiçeği elime tutuşturdu. Hiç vakit kaybetme zaten! Lana bize şans dilerken içeri geçtik. Masanın başında ellili yaşlarının başında olmasına rağmen gayet bakımlı bir kadın oturuyordu. Sağında da Leonardo olduğunu tahmin ettiğim genç ve inkâr edilemez yakışıklılıkta bir adam. " Hoşgeldiniz " diyerek ayağa kalkıp ablasını öptü ardından da benimle el sıkıştı. Annesi ne beni ne de kızını öpme veya tokalaşma nezaketinde bulunmamıştı. O kadar para verdiğim çiçekte yüzüne dahi bakılmadan kenara kondu. Sakinliğimi bozmadan bana gösterilen yere oturdum. Annesi sert mi oynamak istiyordu? Hadi oynayalım! Çorbalarımız koyuldu ilk önce evde olduğunu dahi fark etmediğim hizmetli tarafından. Kimse sesini çıkarmadan çorbalarımız bitti. Jack'in bile sesi çıkmadı, sessizce mama sandalyesinde yedi. Ana yemeğe geçtiğimizde annesi bana döndü " İsmim ne demiştin? " dememiştim sormadın adımı! " Alexandra. Ve sizde ? " sorar gözlerle ona baktım " Bayan Porter demen yeterli " dedi tüm soğukluğuyla. Lauren hayatım sen bu kadının kızı olduğuna emin misin ? " Kızımla aynı işte çalıştığını ama ayrıldığını duydum. Şimdi neredesin ? " hah bana böyle merak ettiğin sorularla gel. " Alice Carter'in özel korumalığını yapıyorum bayan Porter " tek kaşını kaldırıp indirdi ve başka bir şey söylemeden yemeğini yemeye devam etti. Bu mu yani bu kadar mı? " Lauren senden hiç bahsetmemişti bana ama ben seni sevmeye başladım Alex. Alex dememde bir sakınca yok değil mi? " yemeğin başından beri ikinci defa konuşmuştu Leonardo " Hayı-- " diyecektim ki Lauren sözümü kesti " Ona sadece yakınları Alex diyor Leonardo. Sana bahsetmememin sebebi de hiç görüşmüyor olmamız " bozulmuş bir şekilde ablasına bakarken Lauren yemeğine geri döndü. Annelerinin bakışlarını da benim hissettiğim kadar üstlerinde hissettiklerine eminim tabiki. Yemekler bittiğinde annesi Lana'dan Jack'i odasına götürmesini sert bir ifadeylede olsa rica etti. Lana Jack'i götürünce annesi bana döndü. " Senin hakkında bir kaç ufak araştırma yaptım. Yetimhanede büyümüşsün. Zor olmalı " kafamla onayladım " Alıştım bayan Porter " yine hiç bir şey söylemedi. Tabi ben bu duruma alıştım. Kendimi kasmayı da bıraktım tabi. Önümüze gelen tatlıları didiklemeye başladım. Çatal bıçakla tatlı yemeği bilmediğimi belirteyim. Lauren annesi ve Leonardo tüm zerafetiyle yerken iştahım kaçtı bir anda. Ufak bir parça alıp bıraktım. Annesi yine bana döndü. Şaşırdık mı? " Sizinle açık konuşmak istiyorum bayanlar " önündekini ittirip kollarını masaya koydu ve parmaklarını birleştirdi. " Tabi anne. Seni dinliyoruz " dedikten sonra Lauren de tatlısını bırakıp elimi tuttu. Gözleri ellerimize kaydı annesinin ama sonra kızına geri döndü " İçerde bir oğlunun olduğunu ve bu durumun kabul edilemez olduğunun farkında mısın Lauren? Jack'e kötü örnek oluyorsunuz. İki kadın olarak ona nasıl bir hayat vereceksiniz? " Lauren'e döndüm sesimi çıkarmadan. Burukça gülümsedi Lauren " Jack'e hamile kaldığımı duyduğunda da bunun kabul edilemez olduğunu söylemiştin. Ama edilebiliyormuş değil mi anne? " annesinin o an attığı bakış ürkütürdü beni eğer dedikleri sinirlendirmemiş olsaydı " Evet söylemiştim Lauren. Ama bu torunumun babasının ünlü iş adamı Dyson Lord olduğunu öğrenmeden çok önceydi... "
Gençler ben geldimmm. Çok beklettim biliyorum ama finaller öldürdü beni! Her neyse sizlerle bunu paylaşayım
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Geçen haftalarda bunu görünce ne kadar mutlu oldum anlatamam. Tabiki sizlerin sayesinde! Ha sanmayın ki ben hikayemi oy için okunma vs için yazıyorum. Hiç kimseye de baskı yapmadım yapmam bu konuda. Ama insan mutlu oluyor be, diğer hikayelere baktım hepsi milyonlarca okunmuş falan filan... bir gxg olarak 1. Olmak çok mutluluk verici. Çok teşekkür ederim sizleri seviyorum! Son olarak da geleneğimi sürdüreyim Beğendiyseniz o küçük yıldıza basmaya lütfen üşenmeyin :)
