30

5.9K 286 21
                                    

Yaklaşık iki saattir oturduğum sandalyede dizimi sallayıp önümdeki kağıtlardan bir şeyler anlamaya çalışıyorum ama nafile. Beynimde hep Angelina'nın sözleri dönüyor. Angelina'dan sonra Alice tam fikirlerini söyleyecekken dosyaları imzalatmaya gelen görevlinin arkamda belirmesiyle kapıyı çalmak zorunda kaldım. Tabi ben girince konu değişti. Ve ben şu an çatlıyorum! Parker, ben ? Farkında olmadan derin bir nefes aldığımda Alice'de kafasını kaldırıp bana döndü " Derdin her neyse bana anlatabilirsin Alex ? " beklenti dolu gözlerle bana bakmaya başladı. Bende kapıda duyduklarımdan önce beynimi kemiren şeyi anlatmaya karar verdim " Sevgilim ya-yani Lauren " kafasını biliyorum der gibi salladı " Şu an görevde. Ve görevde olduğu kadın benim eski sevgilim " gözlerinin kocaman olduğuna şahit oldum o an. " Lu-Luna senin eski sevgilin mi ? " , " Evet ama sen nereden tanıyosun onu ? " derin bir nefes aldı " Angelina'nın en sevdiği adamlarından biridir. Onun gibi de tehlikelidir. Ayrıca yetimhanede büyümüş sanırım. Angelina'nın en yakın arkadaşlarından birinin kızı çıktı bir kaç yıl önce. Angelina'ya güvenmiyorum. Dolayısıyla onun sevdiği insanlarada pek kanım ısınmıyor " Alice'nin bile Luna'nın annesini bilmesi benim ise yeni öğrenmem biraz tuhaf değil mi ? Ya da onur kırıcı? " Dediklerinde haklısın. Luna çok tehlikeli bir kadın. Bu yüzden aklım sürekli Lauren'de zaten " içimi ısıtacak kadar güzel ve samimi gülümsedi o an Alice. " Lauren'i tanımıyorum. Ama eğer senin sevgini kazanabildiyse gerçekten güçlü bir kadındır. Çünkü eğer seni birazcık tanıdıysam, sen zor bir kadınsın " tek kaşımı kaldırıp ona baktım. Zor kadın, ben ? " Şey " dedim konuyu değiştirerek. " Angelina'ya neden güvenmediğini sorsam biraz ileri mi gitmiş olurum ? " kaşlarını kaldırıp indirdi " Hayır olmazsın. Angelina eski sevgilimin karısının kardeşi. Eskiden gelen ufak çaplı bir düşmanlık yani. O beni sevmez, bende onu. Ama nedense ayrılmıyor peşimden de " anladım der gibi başımısalladım. " Şimdi benim sıram " gözlerinin içine ' ne ' der gibi baktım " Hiç birini öldürdün mü? " ahh itiraf edeyim bu soruyu hiç beklemiyordum işte " E-evet üç kişi " , " Nasıl öldürdüğünü sorsam ? " bakışlarımı tavana çevirdim " Biri Benjamin'in kafasına silah dayamıştı onu vurmasam o Benjamin'i vuracaktı. Diğer ikiside çatışmaya girdiğim zamanlardaydı " gözlerim hâlâ tavana bakarken masada duran elimin üstünde bir el hissettim. Kafamı Alice'ye döndürdüğümde kaygılı bakışlarıyla karşılaştım. " Alex bak, öldürdüğün insanların arkasından ne düşünüyorsun bilmiyorum. Ama ben istemeyerekte olsa bir çok insanı öldürdüm. Burada olacaksan sendende bu beklenecek " elimin üstündeki elini çekip masada birleştirdi. Bu sefer sıcacık gülümseyen bendim " Alice ben buranın nasıl bir yer olduğunun farkındayım. Neyin ne gerektirdiğininde farkındayım. Aynı zamanda Parker'ın görevlerininde farkındayım. Bana düşen her ne olursa olsun yaparım " gülümseyişime karşılık oda gülümsedi. " Bu günlük testimizi yaptığımıza göre önündeki kâğıtlara çalışmaya devam edebilirsin Alexandra " , " Evet efendim " dediğimde ikimizde kıkırdadık. Saatlerce önümdekilerle uğraşınca vaktin ne çabuk geçtiğini anlayamazsınız. Bende anlamadım haliyle. Akşam mesai bitiminde Jack'i alıp eve geçtikten sonra Luna'ya isterse okul çıkışı gelebileceğine dair mesaj attım. Çok geçmeden oda geldiğinde üçümüz kafa kafaya verip üşendik ve Lauren'e söylememeye söz verip pizza siparişi verdik! Jack uyuduğunda Luna'yla biraz sohbet ettik. Bana Lauren'e karşı olan hislerimi nasıl fark ettiğimi falan sordu. Uykumuz geldiğinde de dünkü düzendeki gibi uyuduk. Itiraf etmeliyim ki; Lauren'siz uyku çok boktan! Sabah yine aynı şeyleri yaşayıp işe gittim. Alice'nin odasına girdiğimde odada olmadığını fark ettim. Omuz silkip sandalyeye oturduğumda masanın üstündeki gazeteyi fark ettim. Parker'la ilgili haberler vardı yine. Yüzümde kocaman bir gülümseme oluştu. Gazeteyi okumaya daldım tabi hemen. Odaya biri paldır küldür girdiğinde korksamda reflekslerimle hiç bir şey yapmadım. " Alexandra bugün izinlisin. Haftasonları da zaten tatil. Pazartesi görüşürüz " diyerek masanın çekmecesinden  bir kaç şey alıp gitti Alice. Ufak çaplı bir şok geçirsemde şokumu çalan telefonum geçirdi. Arayan kişiye baktığımda Lauren olduğunu görmem de kalbimin hızla atmasına sebep olurken aynı hızda telefonu açtım " Efendim sevgilim? " bu cümlemle karşıda gülümsediğini hissedebiliyordum " Bebeğim bizim burada işimiz bitti. Uçağa biniyoruz şimdi. Bir saate orda olurum haber veriyim dedim " dediklerini duyunca mutluluk hormonum tavan yapmış olabilir ama konumuz bu değil " Tamam sevgilim ben almaya gelirim seni " , " İşin yok mu ? " sanki görebilecekmiş gibi kafamı iki yana salladım " Hayır Alice'nin işleri çıkmış izinliyim " arkadan bir kaç ses geliyordu ama anlamıyordum " Tamam bebeğim görüşürüz " tam kapatacağı sırada " Lauren " dedim. Cevap bekledi sesini çıkarmadan " Seni seviyorum " hafif bir kıkırtı duydum " Bende seni seviyorum Alex " telefonu yüzümdeki kocaman gülümsemeyle kapattım. Oda gülümsüyor şu an eminim ki. Gülümsediğinde yanağında oluşan çizgiyi hayal ettim bir an. Tüylerim ürperdi. Gülüşü, ses tonu, kokusu, bana dokunuşu. Her şeyine aşığım ben bu kadının! Kendi kendime sırıtmayı bırakıp arabayı park ettiğim garaja indim. Havaalanı yakındı zaten o yüzden biraz oyalanarak gittim. Giderken bir de kırmızı gül aldım Lauren'e. İnen yolcuların arasında Lauren'i görünce yine o şapşal sırıtış suratımda yerini buldu. Mark'la yan yana bir şeyler konuşarak geliyorlardı. Arkalarında da gülüşerek gelen Taylor ve Luna vardı. Lauren de beni fark ettiğinde oda kocaman gülümsedi. Göz temasımızı kesmeden yanımıza doğru gelirken Mark'ın " Aşkım " dediğini duydum. Tam ' Ne diyosun sen be ' diye başlayacakken solumda bir kızla sarıldıklarını gördüm. Aynı anda da Lauren boynuma atladı zaten. Gülerek sarılmasına karşılık verip burnumu boynuna gömdüm. " Çok özlemişim " diye fısıldadı kulağıma. Ben ise boynuna minicik bir öpücükle karşılık verdim. Sarılmamız bitip ayrıldığımızda ellerimizi birleştirdim. Mark'ın sarılmasından önce fark etmediğim kızla Mark'ın da el ele tutuştuğunu gördüm. " Alex'le tanıştın mı bebeğim? " kız olumsuz anlamda kafasını sallayıp " Sevgilisine o kadar çok odaklanmıştı ki burada olduğumu bile fark etmedi " dediğinde Lauren'in hoşuna gittiğini fark ettim. " Ah afedersin haklısın Lauren biraz gözümü kör etti. Sen Emily olmalısın bende Alex " elimi uzattığımda oda uzattı ve tokalaştık. Daha sonra Lauren'le de tanıştı. Taylor " Hey bizde buradayız " diyene kadar ikisinide sikleyen yoktu aslında. " Sende hoşgeldin Taylor " dedim Luna'yı sallamayarak. Benjamin'de yoktu ortada ama sallamadım. Emily'nin Luna'ya soğuk bir bakışını yakaladım tabi o an. " Ee burada mı dikilicez ? Hadi gidelim artık " dedi Mark mızmızlanarak. Emily arabayla gelmişti Lauren benim arabaya geçerken Taylor yeni arkadaşını yalnız bırakmamak adına onunla birlikte  taksiyle gitti.  Arabadaki gülü Lauren'e vermemin karşılığını dudaklarıma gelen tutku dolu bir öpücükle aldım. Jack'i almayı teklif ettiğimde Luna'yla mesajlaştığını ve Jack'i onun alacağını söyledi. Hatta gecede onlarda kalacakmış anneannesi özlemiş. Neden olduğuna anlam veremesemde üstelemeyip nereye gitmek istediğini sordum. Acıktığını söylediğinde güzel bir restoranda öğlen yemeği yedik. Kahve içmeye bir kafeye geçtiğimizde Mark ve Emily'e karşılaştık yine. Aslında ben bir an önce kalkıp sevgilimle baş başa taraftarıydım ama bayanların çok iyi anlaşması bu planımı suya düşürdü. Bizde Mark'la sohbet ettik. Vakit nasıl geçti anlamadım ama bir baktım hep birlikte başka bir restoranda akşam yemeği yiyoruz. Yemekti, muhabbetti derken zamanın nasıl geçtiğini hiç birimiz anlamadık. Ama bildiğim tek şey var ki oda sevgilimle adam akıllı yalnız kalamadığım. Tam karşımda oturmuş bana kaçamak bakışlar atarak Emily'e bir şeyler anlatıyordu, arada kahkaha atıyordu ve ben o dudakları yemek istiyorum! İç geçirerek telefonumdaki saate baktım. Dokuz olduğunu görünce kaş göz yapıp gitmemiz gerektiğini belli ettim. Kafasını sallayıp beni onayladıktan sonra izin isteyip kalktık. Arabayı park ettiğim yere kadar el ele yürüdük yine. Arabaya bindiğimizde etrafı kontrol ettim önce. Kimse olmadığını teyit ettikten sonrada kemerini bağlamak üzere olan masum Lauren'in dudaklarına yapıştım. Hazırlıksız yakalansada dudakları gerginleşti, hoşuna gitmişti yani. Büyük bir açlıkla ama kısa bir zamanla öpüşüp ayrıldık. Arabayı çalıştırırken ikimizin yüzünde de kocaman bir gülümseme vardı. Arabayı sürerken diğer elimle de Lauren'in elini tutarak geldik eve. Gittiğimiz yerler biraz uzaktı eve gelmemiz 10'u buldu. Ve eve geldiğimde bitik haldeydim. Lauren'le oturup biraz televizyon izledik yinede. Uykuya hemen teslim olan biri olmadım hiç, o yüzden sevgilimin koluma yatıp televizyon keyfi yapmasına izin verdim. Ama sonra üstümdeki kıyafetler rahatsız etmeye başlayınca Lauren'e pijamalarımı giyeceğimi söyleyip odaya gittim. Onun eşyaları küçük odadaydı. Benimle birlikte oda kalkıp televizyonu kapattı. Üstünü değişip geleceğini odada kalmamı söyledi. İtiat ederek odaya gidip üstümü değiştirdim ve yatağa girip onu beklemeye başladım. Telefonumu elime alıp oyun oynamaya başladım. O sırada da Lauren'in geldiğini fark etmedim zaten. " Aşkım " dedi sessizce. " Efendim sevgilim " telefondan kafamı kaldırmamıştım. Ne var yani yarış oyunu bu. " Hiç " dedi fısıltısındaki tını kaybolup bozulmaya bırakarak. Gülümsedim bozuluşuna, büyük ihtimalle oyun oynadığım içindi. Kafamı anlık olarak telefondan kaldırıp Lauren'e baktım sonra tekrar oyuna döndüm. Daha doğrusu dönemedim. Beynimde şimşek gibi çaktı Lauren'in o anlık baktığım görüntüsü. Elimdeki telefonu anında kenara koyup kocaman gözlerle Lauren'e baktım. Üstünde siyah mini artı dekolteli bir gecelik vardı. Baştan aşağı süzüp titrek bir nefes aldığımda gülümsedi. " Beğendin mi ? " derin bir nefes alıp " Neyi ? " diye sorduğumda yavaşça yanıma gelip örtüyü kaldırdı ve  bacaklarını iki yanıma atıp kucağıma oturdu. " Beni " dedi kulağıma yaklaşıp mırıltıyla. Kalbimin teklediğini hissettim bir an. Uysalca başımı salladım. ama Lauren'in o şehvetli halleri uzun sürmedi. Gözünden anlıyordum utandığını. Derin bir nefes aldı " Kimse mani olmadan sevdiğim kadınla bir gece geçirmek istiyorum " gülümsedim. Kafamı sallayıp dudaklarımızı birleştirdim. Anında elleri saçlarımı bulurken belini pas geçip direk kalçalarına yöneldim. Yavaş başlayan öpüşmemiz hızlanırken ellerimi kalçalarından kaldırıp omuzlarına koydum. Omuzlarındaki askıları indirip onunda benim tişörtümü çıkarmasına izin verdim. Belinden kavrayıp kucağımdan kaldırdım ve yatağa yatırırken geceliğini bir çırpıda çekip bacaklarından çıkardım. Ve gördüğüm manzarayla bir kez daha nefesim kesildi. Karşımda sadece küloduyla duran aşık olduğum kadın var nasıl sakin olayım? Dudaklarımızı tekrar sertçe birleştirip çok geçmeden boynuna indim. Bir elimi ağırlığımı vermemek için yanında tutup destek alıyordum. Boynundan yavaş yavaş aşağı doğru inip sağ göğüsünü dudaklarım arasına aldığımda titrek bir nefes aldığını duydum. Benim kadar onunda hoşuna gidiyordu yani ? Sağ elimle de sol göğüsünü kavrayıp ufak ufak sıkmalarla eziyet ediyordum. Kısık kısık inlemeleri başladığında daha çok hoşuma gitti. Sol göğüsünü bırakıp işaret parmağımı iki göğüsünün ortasından başlayarak yavaş yavaş aşağı doğru indirmeye başladım. Kadınlığında durup yavaşça avuçladığımda seslice bir inilti çıktı ağzından. Gülümseyip tekrar dudaklarımızı birleştirdim ve hızlıca ayrılıp parmağımı değdirdiğim yerleri öperek kadınlığına indirdim bu kezde dudaklarımı. Aramızdaki tek engel olan külodunu da çıkardıktan sonra iki kere doruğa ulaştıracak şeyler yaşattım ona. Benim işim bitip onun enerjisi yerine geldiğinde biraz tereddütle de olsa üstüme çıktı. " Kendini zorlama hayatındaki ilk kadın olduğumu biliyorum ne yapman gerektiğini bilmiyosun yapmak zorunda da değ--- "  sözümü bitirmeme izin vermeden dudaklarıma yapıştı. Çok fazla amatör olsada, o konularda zor bir kadın değildim. Bende doruğa ulaştığımda üstümde doğrulup nefeslerimizin düzene girmesini bekledi. Nefesler normale döndüğünde anlık olarak saate gözü takıldı ama sonra tekrar üstüme doğru uzanıp kulak mememi dudakları arasına aldı. Çok kısa emip bıraktıktan sonra kulağıma tekrar fısıldadı " Doğum günün kutlu olsun sevgilim. Seni seviyorum "







Gençler okuma fırsatım olmadı yazım ya da mantık yanlışım varsa kusura bakmayın. Beğendiyseniz o küçük yıldıza basmaya lütfen üşenmeyin :)

AJAN (girlxgirl)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin