Camdan Yumurta

26. Bölüm •Savaş Part-1

YAZARDAN NOT: Pek sevgili canlarım, merhabalar.

Geç gelen bölüm için özür dilerim, ailemi ikna çabalarıma rağmen evimde hala internet bulunmamakta ve ben de ailemin iş yerinde girebildiğim ufak zaman kırıntılarında üç kitap ile ilgilenmeye çalışıyorum (yakında yeni bir kurgu geliyor!).

Hal böyle olunca istemeden de olsa bölümleri aksatıyorum, lütfen anlayışınızı eksik etmeyin ve kısa süre içerisinde internete ulaşabilmem için dua edin lütfen...

Sizleri seviyorum, keyifli okumalar. Oylarınızı ve yorumlarınızı (özellikle satır içi yorumlarınızı) eksik etmeyin lütfen. *Sepetinden kalp dağıtan yazar emojisi*

Subarm'ın tüylerimizi diken diken eden kükremesini sıcaklığının aramızdaki mesafeye rağmen oldukça güçlü bir biçimde hissedildiği bir alev dalgası izledi.

"Subarm ve Etsas'ın bir araya gelmesine izin veremeyiz! Onlar çok uzun zamandır birlikte savaşmaya alışıklar. Hazır elimize böyle bir şans geçmişken onları birbirlerinden ayrı tutalım!" dedi Zawe zihnimize.

"Karel ve ben Subarm'ı alırız. Sen Etsas'ı al." dedi Keto.

"Siz baş edemezsiniz. Benim de yardım etmem lazım. Başka bir şeyler düşünelim." dedi Zawe.

"Hayır, en mantıklısı bu. Biz onu oyalamaya çalışalım. Esas yok etmemiz gereken kişi Etsas." dedim Subarm bize doğru iyice yaklaşırken.

Zawe itiraz edecek gibi olduğunda Ohen

"Onlar haklı Süvarim. Başlarının çaresine bakarlar, biz Etsas ile ilgilenelim." dedi.

Tam o sırada Subarm, Etsas'ın yanına gitmek için pike yapmaya başladı. İklir elinden geldiğince hızlı bir biçimde Subarm'a doğru uçmaya başlayınca rüzgardan savrulmamak için İklir'in üzerine iyice eğildim. Yanımızda Birmah ve Keto da son hız uçuyorlardı. Ancak yine de bu hızla gidersek biz Subarm'a varamadan Subarm Etsas'a varacaktı.

Zihnimde olduğumuzdan çok daha hızlı uçtuğumuzu düşündüm ve bu düşünceye odaklandım. Bu kadar erken gücümü kullanmayı tercih etmezdim ancak Subarm ve Etsas'ı birbirlerinden ayrı tutmak oldukça önemliydi.

Keto da benim gibi hızlanmaya başlayınca

"Sen gücünü harcama. Biz onu kısa süre de olsa oyalayabiliriz. Siz o arada yetişirsiniz. Ben gücümü harcamışken bir de sen harcama." dedim.

Keto her ne kadar gerilse de yavaşladı ve büyü gücünü kullanmayı kesti. Bu savaşta kazanmak için olan minicik bir şansımız varsa bu yaptığımız ufak taktikler, gücümüzün saklamayı başardığımız en ufak damlasını sayesinde olacaktı.

Büyü gücümü biraz daha kullanarak kalkanımızı güçlendirdim.

"Kalkanı biraz daha güçlendir." dedi İklir, Subarm'a varmadan hemen önce.

İklir'in duyguları içerisinde korku da olduğunu bilsem de İklir ejderhaların binlerce yıldır sahip olduğu ortak bilinç sayesinde savaşta korkusunu da bir araç olarak kullanmayı biliyordu, bu bilgi ile doğmuştu. 

Ejderhaların sahip olduğu büyük gururla İklir Subarm'ın yanında ufacık kalmasına rağmen bir saniye olsun tereddüt etmeden, gözünü kırpmadan Subarm'a biran önce ulaşabilmek için çabalıyordu.

İklir'in lafını ikiletmeden kalkanımızı çok büyük miktarda güç harcayarak olabildiğince güçlendirdim.

Subarm'a varınca ne yapacağımıza dair en ufak bir fikrim yoktu ancak İklir havada ani bir dönüş ile yön değiştirdi ve büyük bir hızla Subarm'ın gözünü hedef alarak pençesini savurdu.