Beeen geldiiim özlediniz miii beniiiiii
Ben sizleri çok özlediim.
Ve inşallah beğeneceğiniz bir bölüm yazmaya çalıştım.
Musmutlu geceler💫💫
Keyifli okumalar ☺☺Bölüm şarkısı = Badem : sen ağlama 🎶 🎵 🎶 (**)işaretini gördüğünüz yerde açabilirsiniz müziği.
##################################
"Hadi gel köyümüze geri dönelim ,Yağız'ın düğününde halay çekelim.Loke lokey "
Ege kendini halayın ritmine öyle kaptırmıştıki yaptığı hareketlerin ve söylediği şarkının farkında bile değildi. Yağız'ın şen kahkahası ile Ege yerinde duraksadı.
"Biri Ege'yi durdursunn!"
Diye bağıran Beren'in kırmızı olan yüzü Yağız'ın kahkahalarını daha da çok arttırıyordu."Ulan Ege düğününde halay çekicem Yağız diyordun da ,bu performansı inan ben de beklemiyordum "
Kahkalarının arasından söylediği cümle ile herkes Yağız'a eşlik etti .Gülüşmeler eksilmezken düğün salonunda yankılanan tiz çığlık ile herkesin başı bu sefer kapı girişine döndü
"Egeeeee! Gel beni all!!!!"
Birsen teyzenin kızı Melike, elleri belinde başı dik bir biçimde ,salonun kapısına yaslanmış Ege'ye bağırıyordu .
Ege sesi duyar duymaz ağzı bir karış açılmış bir vaziyette Melike'ye bakmaya başladı.
Melike Ege'nin şaşkın tepkisine karşılık olarak düğün salonunda ,bir o yana bir bu yana doğru yalpalayarak Ege'ye doğru koşmaya başladı .
Ege kendine doğru koşan Melike'yi görmesi ile birlikte ayakları poposuna vuracak şekilde hızla koşmaya çalıştı. Ama çalıştı sadece çünkü arkasından geliyor mu diye habire başını çevirmesinden dolayı çarpmış olduğu Birsen teyze ile olduğu yerde kalakaldı." Sen ne güzel halay çekiyorsun öyle seni Melike'ye alacağım oğul!"
diye âdeta şakıyan Birsen teyzeden sonra başından aşağı kaynar sular döküldü. Bu genç yaşında neler çekmişti garibim .
Başını hızla sağa sola sallayıp Yağız' ın gözlerine yavru köpek bakışlarından birini göndererek koşmaya başladı.
Bu sefer önünde çarpacağı bir engel yoktu.
Orkestra şefinin çalmaya başladığı Hababam Sınıfı müziği ile ortam iyice cümbüş haline geldi.Bir sağa bir sola koşuşturan Ege'nin bu haline herkes kahkalar ile eşlik ediyordu.
Gelin hanım ve damat beyin gözleri Ege'nin bu sevinçli birde çılgın haliyle dolu dolu oluyordu. Kolay değildi dostlarının sırtına binen bu yük. Kolay olmamıştı toparlanması . Eski Ege olamayacaktı belkide ama en azından böyle mutlu görünmesi mükemmel bir şeydi.
Değişen müzik ve bir anda kararan salon ile birlikte herkes şaşkınca ışığın geldiği yöne doğru bakmaya başladı.
Üzerindeki smokinin verdiği karizma ile ve birazda yakışıklılığıyla birlikte sahnede beliren Yağız herkesin şaşırmasına sebep oldu.İlk önce müziğin sesi ilişti kulaklara sonra da Yağız'ın gülen yüzü belirdi karşılarında.
Mikrofonu tuttuğu eli titriyordu ama o kendinden taviz vermeden sahneden yavaş adımlarla indi ve Beren'in yanına ulaştı
Şimdi ise kulakları dolduran ses Yağız'ın eşsiz tınıyla söylediği müzikti. Yağız'ın sesini duyan Beren gözyaşlarına hakim olamadı. Tuzlu su karışımı tanecikler yanakları ile buluşurken Yağız' ın elleri Beren'inkiler ile buluştu. Ağır ağır ritmi sözcükler ile buluşturan Yağız, melodinin müthiş haliyle birlikte şarkıyı söylemeye başladı.
(**)
Kara gözlerinden bir damla yaş düşünce
Güzel yüzün yanakların ıslanır.
Kara gözlerinden bir damla yaş düşünce
Hüzün keder yüreğime yaslanır.Sen ağlama, bir damla gözyaşın yeter.
Sen üzülme gülüm ...Gece gökyüzünden bir damla yaş düşünce
Bahar gelir tüm çiçekler ıslanır
Kara gözlerinden bir damla yaş düşünce
Hüzün keder yüreğime yaslanırSen ağlama, bir damla gözyaşın yeter
Sen üzülme gülüm, gamzende güllerin biter.
Yollarıma taş koysalar döneceğim
Gözlerinden yaşlarını sileceğim...Vee dudakları ile gözlerindeki yaşları sildi.
Sonra alnına uzun bir buse kondurdu.
"Benim gelinim Kır Papatyam.."Salondaki insanların bazıları da Beren gibi gözyaşlarını tutamamış görünüyordu. Şarkının bitmesi ve Yağız'ın güzel sözcükleri ile alkışlar salonda yankılandı. Ve ardından yükselen sesler
"Bi daha bi daha"
"Bi daha "
Yağız gülümseyerek başını iki yana salladı.
"Olmaaaz şimdi nikah masasınaaa"Konuklar da gülerek alkışlamaya başladılar. Birsen teyze ve kızı ise kollarını karnında birleştirmiş suratları bi karış olmuş biçimde oturuyorlardı.
Beren ve Yağız nikah masasındaki yerini alırken Ege ve Ceren de nikah şahidi olarak geçtiler.
Nikah memuru konuklara hoşgeldiniz dedikten sonra asıl soruya geçti"Ahmet kızı Beren , Erdem oğlu Yağız'ı hiç bir baskı altında kalmadan hastalıkta ve sağlıkta bir ömür boyu eşin olarak kabul ediyor musun ?"
Beren dolan gözleri ile birlikte Yağız'a baktı ve
"Evet " diye mikrofona seslendi.
"Erdem oğlu Yağız, Ahmet kızı Beren'i hiç bir baskı altında kalmadan hastalıkta ve sağlıkta bir ömür boyu eşin olarak kabul ediyor musun?"
Yağız mikrofona doğru eğilip hiç düşünmeden
"Evet Eveeeeeeeeet Eveeeeeeeeet " diye bağırdı."Şahitler sizde şahitlik ediyor musunuz? "
"Evet, evet"
"Bende sizi karı koca ilan ediyorum !
Gelin hanıma evlilik cüzdanını takdim edeyim"
Deyip Beren'e doğru cüzdanı uzattı. Beren aldığı gibi havaya kaldırıp delice sallayarak kahaka atmaya başladı. " Gelini öpebilirsiniz" diyen nikah memurunun sesi ile birlikte Yağız'a döndü .
Yağız duvağı parmak uçlarıyla hafifçe kaldırdı. Sonra ise alnına uzun bir öpücük kondurup elini tuttu. O sırada ise ayağındaki sızı ile ufak bir çığlık attı. Salondaki misafirler gülerek bu tatlı çifti izlerken Yağız nasıl unuttuğunu düşünüyordu.
Beren ayakkabının topuğu ile basmıştı hiç acımadan.
Yağız ise sevdiği kadının bu masum ve tatlı bakışlarının altında yine kıyamadı ona ve avuç içine ufak bi buse kondurdu ve kulağına eğilip fısıldadı..." Kır Papatyam, Benim eşim, Hatunummm"
***********
Merhaba arkadaşlar kısa bir bölüm oldu biliyorum ama aceleye geldi o yüzden affedin ama diğer bölümlerde telafi edeceğim söz 🙏🙏 inşallah bölümü beğenirsiniz. Bir sürü yorum istiyorum ve bir sürü yıldız.
Kendinize cici bakın
Allah'a emanet olun
Sizleri seviyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikopatın Feraceli Sevgilisi #Wattys2017
RandomDünyanın en güzel ve en tuhaf hissi ; sen, onu görünce ona hafif bir şekilde, bakarsın ve o sana çoktaan bakıyodur... Bu hikaye Yağız, Beren, Elem ve Ege 'ye ithafen yazılmıştır gerçek hayattan eserler taşır hikayedeki karak...