AJAN (girlxgirl)

21

İki gün olmuştu ben uyanalı. Aslında o iki gün Alice'nin teklifini aldım alalı da diyebiliriz. Alice gittiğinde Benjamin'le büyük bir kavga etmiştik. Kavganın nedeni benim artık Şeriflikten çıkıp tam anlamıyla 'Ajan' olmamdı. Benjamin'i yıllardır tanıyordum, yıllardır en iyi adamı bendim ve kardeşi gibi sevdiğini biliyordum. Beni tehlikeye atmak istemiyordu, hemde böylesi bir durumdan yeni çıkmışken. Ama anlamıyordu beni. Ben çocuklukten beri bunun hayalini kurdum hep. Kanunsuzları dize getirmeyi hedefledim. Hayallerime 18 yaşından beri kavuşuğum kabul. Ama neden bir adım ötesine çıkmayayım ki ? Ajanlıkla isimin olmaması gerektiğini söylediğinde kalbimi kırmıştı. Bu kadar mi inanmıyordu başarabileceğime ? O kavgadan sonra tekrar yanıma gelmedi. Muhtemelen benimde kafam bozukken yaptığımı yapıyordu. Yani kendini işine adıyordu. Benjamin'in gelmemesine rağmen biz bu iki gündür Lauren'le bir türlü yalnız kalamamıştık. Ya Mark gelmişti ya Taylor ya da iş yerinden tanıdığım arkadaşlar. Ziyaretçim eksik olmuyordu anlayacağınız. Bende Lauren'i erken saatte evine yolluyordum. Bakması gereken bir oğlu vardı sonuçta. Ben zaten iyiydim. Sadece kaburgalarım biraz sıkıntıydı o kadar. Zaten iki güne hastanedende çıkacaktım, iyileşme sürecim evde devam edecekti. Kaburgalarım için ağrı kesici kullanmaktan başka çare yoktu. Bugün pazartesiydi ve bizimkiler işe başlamıştı, sabahtan beri yalnızdım yani. Parker hakkında okumadığım haber kalmamıştı, bu hastane zaten bize özeldi. Yani benim gibi yaralananlar falan. Dışardan bakanlara göre hastane değildi zaten. Tüm günümü Parker'la geçirmiş olsamda sıkılmıştım, yani nolursa olsun Parker bir Lauren değil. Lauren için ben neyim acaba ? Seviyorum dedi tamam ama dahası olmadı daha doğrusu olamadı. Ben hislerimden eminim, oda emin mi ki artık? Yani seviyorum demekle iş bitmiyorki. Şansa bak ki ilişkiler hakkında bir halt bilmiyorum. Yani bugüne kadar Luna'dan başka ciddi bir ilişkim olmadı, onun ciddiyetinide defolup gitmesinden anlayabiliriz. O gittikten sonra ' Acaba mı? ' diyerek bir erkekle yatmıştım. Onun yüzünden travma geçiriyordum ve kadınlardan soğumuştum, o yaptığım lanet hata da kendimden soğumama sebep oldu baya toparlayamadım ama neyse konumuz bu değil. Konumuz Lauren ve ben. Aynı cümle içinde çok tatlı değil miyiz? Hele birde ' Biz ' olduğumuzu düşündükçe kalbim kırık kaburgalarımı acıtacak kadar hızlı atıyor. Ahh Lauren Porter bana ne yaptın böyle? Kendi kendime gülümseyerken kapım tıklatıldı, artık Lauren'i düşünmeyede mi izin yok? " Gelin " dedim en hödük sesimle. Sonuçta Lauren'i düşünmemi bozdu gelen kişi! Kapıdan gelen kişi yanıma kadar yürüyünceye dek kafamı gazeteden kaldırmadım. Topuklu ayakkabı sesi geliyordu, ahh gene mi hemşire? " Eğer bir ilişkimiz olacaksa Parker aramıza girmemeli Alex " sesini duyunca kafamı hızla gazeteden kaldırıp Lauren'e döndüm. Şaşırmıştım, daha erken değil miydi ? " İşten çıkmana on dakika yok muydu ? " dedim dediklerini umursamayarak. Omuz silkti " Erken çıktım, Benjamin dünden razı zaten senin yanına gelmeme. Bende ziyaretçi akınına uğramadan yanına gelmek istedim. " yüzümde kocaman bir gülümseme oluştu " Demek benimle yalnız kalmak istedin " , " Hı hı. Tabi Parker denen kadın izin verirse " hafif bir kıkırtı çıkartıp gazeteyi katladım ve yandaki komidine koydum. Bacağımı hafifçe çekip elimle yanıma vurdum ve Lauren'in oturmasını bekledim. Somurtuk ifadesini gülümsemeye çevirip oturdu ve kollarını boynuma doladı. Burnumu boynuna sokup derin bir nefes aldığımda kıkırdadı " Alex huylanıyorum " bunun üstüne daha derin nefes aldığımda tekrar kıkırdadı ve vücudunu benden ayırdı " Heeey iki gündür adam akıllı göz göze bile gelemiyoruz özledim Lauren " çocuk gibi omuz silkti " Çok kötüsün. Beni huylandırdın ve cezalısın " gözlerimi kıstım " Neymiş cezam ? " , " Bilmem, daha karar vermedim. Ne olsun ? " elimi çeneme götürüp düşünüyormuş gibi yaptım " Hmm buldum. Kocaman öpücük cezası olsun sen yanaklarımı kocaman öp " beklentiyle ona baktığımda içten bir şekilde kocaman gülümsedi " Tamam bu cezayı sevdim " diyerek yaklaştı ve sol yanağıma kocaman bir öpücük kondurdu. Ardından sağ tarafıma dönüp içine çeke çeke kocaman bir öpücük de oraya kondurdu. Tam geri çekilecekken ellerimi beline doladım ve çekilmesini engelledim. Kahverengi gözleri koyulaşmıştı. Anlık olarak dudaklarıma baktı sonra gözlerime sabitledi gözlerini. " Ço-çok yaramazsın Alex " dediğinde kafamı sallayarak ona daha çok yaklaştım. Sikerim şimdi kaburgasını diyerek acıyıda yoksaydım. Ben yaklaşınca Lauren gözlerini kapattı ve tabiki bu bana daha da cesaret verdi. Çok yavaş bir şekilde dudaklarımızı birleştirdiğimde kollarımda titrediğini hissettim. Bu alt dudağını dahada kavramamı sağladı. Elini enseme koyup dudaklarımızı sanki olabilecekmiş gibi dahada bastırdı, dudaklarına dediğim an tüm acım zaten geçmişti! Ani bir hareketle dudaklarımızın yerini değiştirip alt dudağımı kavradı. Kısacık bir süre emip dişlerini dudaklarıma bastırdığında ağzına doğru boğukça inledim. Dudaklarının yana kıvrıldığını hissedebiliyordum. Hoşuna gitmişti demek. Öpüşmeye biraz daha devam ettik ardından nefeslenmek için ayrıldık. Hayatımdaki en iyi öpüşmeydi! Yavaşça gözlerimi açtığımda bana gülümseyerek baktığını gördüm. Hâlâ çok yakındık. Dudaklarına minicik bir öpücük daha kondurup aramızdaki mesafeyi biraz açtım " İtiraf etmeliyimki hayatımdaki en iyi cezaydı " dedim yamuk gülümsemeyle. " Daha bende ne cezalar var bir bilsen " gözlerimi şaşkınlıkla kocaman açtım " Ne gibi ? " bu sefer yamukça gülümseyen o oldu " Zamanı geldiğinde hepsini öğrenirsin Alexandra " omuz silktim " Pekala, şimdi söyle bakalım biz sevgili miyiz " kaşını kaldırdı " Böyle bir teklif aldığımı sanmıyorum Alexandra " ismimi neden uzatıyordu acaba ? Bir dakika ne dedi o ? Teklif? Ağzımın şaşkınlıkla açıldığını gördüğünde sesli bir şekilde gülümsedi " Neden şaşırdın? Bir kadınla beraber olmadım daha önce yani bilgili olan taraf sensin. Böyle şeyler beklemem gayet doğal bence " kadın haklı, gayet doğal ama sıkıntı şu ki ben nasıl teklif edileceğini bilmiyorum. Yani Luna'yla öpüşmüştük ve sonrasında birbirimize bir şey teklif etmedik. Başkasıyla da bir ilişki yaşamadım. Yani yattığım kimseye ' tek gecelik ilişkim olur musun ? ' demedim sonuçta işim doğaçlamaya kalmıştı. Sağ elimle sol elini tutup kalbime götürdüm gözlerinin ta derinine bakmaya başladım " Lauren seni seviyorum. Ve elinin altında olan bu kalp ne zaman olduğunu bilmediğim bir tarihten beri senin için atıyor. Ben seninle olmak istiyorum hatta biraz daha açık olursam; sevgilim ol istiyorum. Çok mu şey istiyorum ? " sonlara doğru saçmaladığımı düşünsemde iyiydim bence. Yanağıma yaklaşıp bir öpücük daha kondurdu " Hayır çok şey değil. Hatta benim istediklerimin yanında senin ki ufacık kalıyor " dedi burukça gülümseyerek. Elini tuttum " Neler istiyorsun ki? " parmaklarımızı geçirdi " Güvenle yaslanabileceğim bir omuz ol istiyorum, benden başkasına kör ol istiyorum, arayabildiğim ilk isim ol istiyorum, gülümseme sebebim hatta nefes alma sebebim ol istiyorum. Daha sayayım mı? " derin bir nefes alıp yutgundum. İlişkimizin bu boyutunun olacağını hiç düşünmemiştim. " Zamanla, zamanla istediğin her şey olabilirim Lauren " gözlerinin ışıldadığını gördüm o an. Ufak bir sessizlik oldu aramızda ama yine o bozdu sessizliği " Bu gece yanında kalıcam " kafamı iki yana salladım " Olmaz Lauren Jack'in yanına gitmelisin " , " Sana söylemeyi unuttum dün annem geldi. Bir kaç ay bizde kalacak. Lana'da var zaten. Jack emin ellerde yani. Ben seninle olmak istiyorum. İçime sinmiyor seni yalnız bırakmak " omuz silktim " Peki, madem o kadar ısrar ettin " gülümseyerek kollarını boynuma doladı ve minicik öptü " Tamam beni bu kadar öpmeyi kes. Günlerdir banyo yapamıyorum ve sevgilimin ilk günden benden soğumasını istemem " doladığı kollarını geri açıp yüzüme baktı " Burada bir duş olduğunu biliyorsun dimi Alex ? " omuz silktim " Çok üşeniyorum " oda bana gözlerini devirdi " Az önce kiminle sevgili oldum ben " diye mırıldandığını duyduğumda kaşlarımı çattım. Daha ilk dakikalardan bıktırdım sanırım. Her neyse ki ufak bir tartışmadan ve bir kaç ziyaretçi gelip gittikten sonra sonunda beni ikna etti. Zaten kendinede banada kıyafetler getirmişti. Burada kalmayı baya önce hesaplamış anlaşılan. Yardım edebileceğini söylese de istemedim, vücudumda neyle karşılaşacağımı bilmiyordum sonuçta. Hemşireden rica edip serumumu çıkarttırırdık. Hâlâ neden serum alıyorum dediğimde içinde düşük dozda ağrı kesici ve bir miktar vitamin olduğunu öğrenmiştim. Çıktığımda giyeceğim kıyafetleri ayarladım ve havlumu alıp küçük banyoya girdim. Havluyu klozetin üstüne koyup üstümdeki tişörtü çıkardım. Ardından pantolunumu ve çamaşırlarımı da çıkarıp doğruldum. Elimdekileri asıp lavabonun üstündeki aynaya bir iki adım geri giderek baktım. İki göğüsümün ortasının biraz aşağısında morluklar daha doğrusu çürükler vardı.  Sandalyeyle düştüğümde olan tekmelerin iziydi sanırım. Yüzümdekiler geçmeye çoktan başlamıştı zaten. Sağ böbreğimin üstünde yanık izleri vardı. Birde çeşitli yerlerimde bir kaç çürük daha. Biri fazlasıyla büyüktü. Parmağımda tırnak çıkmaya başlamıştı yani çok hafif. Doktor bandaji çıkarttırmıştı tırnağın çıkarken nefes alması için ama duşa gireceğimi öğrenen hemşire sıkı sıkı bandajlamıştı. Tırnak yapısını bozmamam için biraz kimyasallardan korumam gerekiyormuş ki şampuan da bir nevi kimyasalmış falan filan. Tahminimden daha iyiydi vücudum. Korktuğum kadar hasarım yoktu yani. Yavaşça suyu açıp ılığa getirdim ve dusumu aldım. Duşum bittikten sonra havluyla kurulanıp temiz iç çamaşırlarımı giydim. Havluyu tekrar sardım vücuduma, şimdilik Lauren'in çürükleri görmesine gerek yoktu. Banyonun kapısını açıp nerede olduğuna baktım, yatağın ucuna oturmuş benim sabahtan beri okuduğum gazetelere bakıyordu pür dikkat. Yavaşça ona yaklaştığımda beni fark edip kafasını kaldırdı. Hep yaptığı gibi beni gördüğünde gülümsedi. Oturduğu yerden kalkıp kıyafetlerimi eline aldı ve bana uzattı. Uzattığı kıyafetlerimi aldığımda arkasını döndü, dediğim gibi henüz görmesine gerek yok hızlıca eşofman altımı ve tişörtümü üzerime geçirdim. İşim bitti diyecektim ki son anda vazgeçtim, sonuçta bu kadın artık benim sevgilim dimi ? Yani arkasından sarılabilirim. Yavaşça yaklaşıp kollarımı arkasından beline doladım. Hafif korkup irkilse de ben olduğumu hatırlayınca sarıldığım ellerimi tuttu. Boynuna minicik bir öpücük kondurduğumda ellerini saçıma attı. " Gel, saçını tarayalım " deyip kollarımdan kurtuldu ve elimi tuttu. Itiat ederek götürdüğü yere yani yatağa oturdum. Dikkatli bir şekilde saçlarımı taramasını izledim. Lauren'in benimle ilgilenmesine bayıldığımı söylemiş miydim ? Birlikte bir süre sohbet ettik, hemşireye serumumu tekrar taktırdık derken zaman su gibi akıp gitti. Sevdiğin insanla olunca zaman hep öyle değil midir zaten ? Uyuma vaktimiz geldiğinde ufak çaplı bir kavga etsekte sonunda yanıma yatmaya ikna ettim ! Ne bekliyordu yani tek kişilik koltukta yatmasina izin vereceğimi falan mı? Kesinlikle olmaz. Aklıma takılan en büyük şey ise Lauren'le bu FBI konusunu konuşmamış olmamdı. Ama bu lanet ağrı kesiciler o kadar uyku yapıyorduki konuşmayı şimdi yapacak güç bulamadım kendimde. Lauren'in kafasını göğüsüme koyup bana sarılmasını izledim ardından burnumu saçlarına gömüp kollarımı ona sardım. Derin bir uykuya bıraktım kendimi. Ama korkuyordum, çok mutluydum ve mutluluk bana çok uzak bir kelimeydi. İçimde kötü bir his vardı ve ben hislerimde hiç yanılmazdım. Kesin bir şey olacaktı......

Konu Eylül olunca kesin bir şey olur zaten 😂 bu bölümlük merakta bırakmayayım dedim 😇 ufak bir aşk molasıydı ❤ iyi pazartesiler ✌ yeni bir hikayeye başladım bilginiz olsun. Hayalet okuyucularım, arada sizlerinde yorumlarını votelerini görmek isterim :) Beğendiyseniz o küçük yıldıza basmaya lütfen üşenmeyin :)