"Aç kapıyı! " diye haykırarak kapıyı sarsanlar ise asıl kilidin işini çoktan bitirmiş, en son dayadığı tahtanın çatlaklarının ayrılmasını bekliyordu adeta. Art arda gelen darbelerle sonunda yıkılan kapıyla içeri giren beş tane muhafız krallarına çekmişti kılıçlarını.

"Ne yapıyorsunuz siz densizler! Ben sizin kralınızım. Reva mıdır bu!? "

 "Sen bizim hiçbir şeyimiz değilsin! " diye bağıran uzun boylu olanın ise kılıcını sımsıkı sarmıştı elleri.

"Kes sesini! " diyerek kavradığı kılıcını savurarak yaklaşırken desturun çekilmesiyle bir an duraksadı genç kral.

"Kralımız Jön Troy ! "

"Bu ne hadsizlik! " diye düşünürken ilk geldiği gün giymiş olduğu kırmızı kaftanıyla kapıda beliren Troy, el hamlesi yaptığı muhafızların silahlarını kılıflarına sokmalarını emrederek adımını attı hayallerini süsleyen odaya.

Bütün bu hayallerinin üzerine çökmüş Ryan'ı odanın ortasında kuşanmış halde görünce sebepsiz yere gülmeye başladı. "Ne yapıyorsun sen! ne bu halin!? " derken gülmekten yaşaran gözlerinden sızan birkaç damla yaş sağ yanağındaki gamzesini dolduruyordu adeta.

Gülüşlerinin sona ermesiyle sessizliğe bürünen odada kısa bakışmaların ardından "Erkek gibi! " diyerek mırıldanıyordu Ryan. "Erkek gibi. "

**

"Gelin! "

Kapının açılmasıyla odaya telaş içerisinde giren Angel ve Alexandra hızlı adımlarla çıktılar Elizabeth'in karşısına. Selam durmak adına elinden bir şey gelmeyen Alex, yavaşça eğdiği başıyla bunu geçiştirirken diz çöken Angel söze girdi hemen.

"Troy sarayı basmış! "

Telaşla cariyelerin yarım yamalak yaptıklarını düzenlemeye çalışan Elizabeth ise bir an bile olsa o telaşeden başını kaldırıp cevap verebilmişti. "Ne bekliyordun Angel!? Bu nasıl bir mantık!? Sen git resmen orduyu kendi ellerinle teslim et sonra da yakın! Hiç mi düşünmediniz böyle bir şey yapacağını! " Elindeki son kumaşı da sandığa sıkıştırdıktan sonra kilitledi ve kaftanının içine doğru attı kilidi.

"Bu kadar olacağını düşünmemiştim! Yolda kurtuluruz sandık lakin... "

"Yeter! " diye kesti lafını. "Artık hiçbir şey duymak istemiyorum. Olan olmuş ama bilmeni isterim ki hepsi senin hatan! " Konuşurken saçılan tükürükleriyle sinirine bir nebze hakim olmaya çalışırken Angel'ın cevap verememesi üzerine "Hadi gelin! " dedi aceleci bir tavırla.

"Majesteleri! " dedi Agnes.

"Ne var!? " dercesine arkasında döndüğünde "Beni bırakacak mısınız!? Öldürürler bunlar beni! " diye aldığı tepki üzerine sessizce birkaç adım attı Elizabeth yapılı kadına doğru. 

"Karşılıklı oyunlarda her daim bir rakip ve de bir kurban vardır. Önemli olan ne zaman ikinci olduğunuzu bilebilmektir, böylece ilki olabilirsin! "

"Bu durumda? "

"Burada kalıyorsun! "

Son sözüyle önüne kattığı Angel ve Alexandra ile odasının kenarlarını kaplayan gömme dolaplardan siyah olanın gümüş kapağına yapıştı hemen. 

"Geçin içeri! "

Elizabeth'in daha önceden Angel ile ters düştüğünü görmeyen Alex, ne denirse onu yapıyordu adeta. "Nasıl bu kadar acımasız olabilir!? " diye düşünürken yüzüne değen kaftanlarla açtı gözlerini. 

KANLI DİADEMजहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें