Uçaktan indiğimizde saat 05.30 du. Havaalanından özel bir ekiple dikkat çekilmeden alınmıştık. Şehir dışında villa tipli bir eve Benjamin, Mark, Lauren, Taylor ve ben getirilmiştik. Bir süre uyumamız için zaman tanıdılar 09.30 da kalktık ve görevin detayları anlatıldı. Hepimize yeni kimliklerimiz verildi. Benjamin'in de bizle göreve geleceğini bayan Black'le şansını deneyeceğini öğrendiğimde çok şaşırmıştım. Benjamin'in adı Michael Mark'ın Sam Taylor'un ise Daniel olmuştu. Benim adım Alison Lewis'ti baktığım kimlikten kafamı kaldırınca Lauren'in de benimkine baktığını gördüm " Senin adın ne olmuş? " diye sorduğumda sırıttı " Helena White Lewis " kaşlarımı kaldırdım " Bu durumda " dememle " Karın oluyorum " diye tamamlaması bir oldu yanımızda bulanan Ben " Balayı daha inandırıcı olur diye düşündüm " deyip bana göz kırptı ve evlilik cüzdanımı ne haltsa adı onu bana uzattı. Lauren bir tepki vermemişti yüzündende okuyamıyordum... Saat 12.30 olduğunda yola çıktık. Hepimiz farklı yerlerde inerek taksilere bindik ve farklı saatlerde otele geçtik. Kimliklerimizi verdik resepsiyondaki bir bayan kaydı yaparken yanındaki adamın bana yiyecekmiş gibi bakmasını göz ardı ediyordum. Burada olay çıkartamazdım. Olduğumun aksine narin zarif bir kadın olmalıydım. Ben herife bakmıyordum ki baksam sinirlerime hakim olamazdım. Etrafı inceleyip kocaman akvaryumu fark ederken sağ elimi birinin tutmasıyla oraya döndüm. Lauren adamın gözlerinin içine bakarak parmaklarımızı birbirine geçirdi. İstemsizce bir gülümseme yayıldı suratıma ve bende Lauren'in elini sıktım. Kaydı yapan kadın kimliklerimizi ve anahtarı uzatıp " Balayı suitiniz, iyi tatiller efendim " diyerek gülümseyince adamın gözleri kocaman açıldı. Lauren'in suratında ise arsız bir sırıtış vardı. Ellerimizi ayırmadan kimlikleri aldı ve çantasına koydu. Ardından bellboy ile birlikte odaya geçtik. Bahşişini uzattıktan sonra gitti. Bende odaya doğru döndüğümde yatağa ve jakuziye büyülenmiş gibi bakan Lauren'i gördüm. " Ale- yani Alison baksana mükemmel " diyerek büyülenmiş gözlerini bana çevirdi. Yatağın üstü kalp şeklinde güllerle doluydu. Balkona çıkmadan hemen önce de jakuzi vardı ve içi doldurulmuş üstü de su gözükmeyecek şekilde gül doluydu. " Hı hı " dedim umursamaz bir ifadeyle. Bana gözlerini devirdi " Bir öküzle evlendiğimi unutmuşum " hah dedim bilmiş bir ifadeyle " Benden iyisini bulamayacağını ikimizde biliyoruz bayan Lewis " tekrar gözlerini devirip valizlerin yanına geçti ve içindekileri çıkarmaya başladı " Hangi dolabı istiyorsun Al ? " , " Al ?" Dedim kaşımı kaldırarak " Evet Al. İsmini karıştırmamak için sana Al diycem " omuz silktim " Peki. İstediğin dolabı alabilirsin Helena " gülümsedim " Senin kıyafetlerini de yerleştirme mi ister misin ? Benimkilerin yanında senin ki az kalıyorda " diyerek tatlı gülümsemelerinden birini yolladı. Ben gülümsemesine bakarken bir iki dakika cevap vermediğimi hatırladım. Hâlâ beklentiyle bana bakıyordu " Ta-tabi eğer senin için zahmet değilse " kafasını sallayıp gülümsedi ve arkasını dönüp valizleri yerleştirmeye başladı. Biraz onu ve tatlı kıçını dikizlesemde yaptığımdan utanıp yutgundum ve balkona çıkmaya karar verdim. Ne zamandan beri bir kadını dikizlediğim için utanıyorum ? Hah tabiki Lauren'i tanıdığımdan beri. Balkona çıktığımda aklımdaki tüm düşünceler silindi, resmen büyülendim. Balkonun soluna bakıldığında muhteşem bir orman vardı tam karşısında ise eşsiz bir okyanus. Balkonun hemen altında da otelin havuzları vardı ve otel fazlasıyla canlıydı. Lauren içerden " İşimi bitirdim, bikinini giyde havuza gidelim " diyene kadar manzaradan gözlerimi alamadım. Ağır adımlarla dolaba gittim ve eşyalarıma baktım. Lauren o kadar güzel dizmişti ki bir an dokunmamak geldi içimden sonra beklediği aklıma gelince beyaz bikinimi giymeye banyoya gittim. Üzerime geçirdikten sonra üstüme bir şort ve tişörtte geçirip içeri geçtim. Dolaptan güneş gözlüğümü aldım. Ben İçerdeyken Lauren'de üstünü değişmişti turkuaz bir bikini üstüne de siyah bir pareo giymişti. Kafasında bir şapka ve pareosuna asılmış gözlüğüyle harika gözüküyordu. Onu incelemeyi kısa kestim yoksa istemediğim şeyler olabilirdi. Zaten bugün fazla tuhaftım. " Hazırsan çıkalım " dedim boğuk bir sesle. Kafa sallayıp bir adım attı ardından " Ha şey Alex dur " diyerek beni durdurdu. Alex dedi, Alison'a alışamayacak bence. Hızlıca komidinin üstündeki çantasını aldı ve içinden bir kutu çıkardı " Parmağını getir " diyerek bana emir verdi kaşımı kaldırdım ama bir şey söylemeden yanına gidip parmağımı uzattım " Bunları Benjamin verdi evde. Takmamız gerekiyormuş. Oldukça zarifler bence, sence ? " diyerek yüzüğü parmağıma geçirdi ve kafasını kaldırıp gülümsedi. Gülümsemesine bir kez daha eriyip " Evet çok güzeller " dedim ve diğer yüzüğü parmağına geçirişini izledim. İşi bitince yataktaki iki havluyu ve plaj çantasını aldı ve önümden yürümeye başladı. Benim yerime havlu bile alıyor. Hayallerimdeki kadın olduğunu söylemiş miydim ? Kapıdan çıkıp asansöre doğru yürümeye başladık. Bir kaç adımdan sonra ileriden Benjamin'in geldiğini gördüm. Şortunu giymişti. Sanırım oda bizim gibi tatilin keyfini çıkaracak. Asansöre bindiğimizde sadece üçümüz vardık. Bir kaç saniye bize baktı " Siz ikiniz birbirinizden nefret mi ediyorsunuz ? " diye sorunca ikimizde anlamayıp ona baktık " Hayır yani yeni evlenmiş çift gibi değilde iki düşman gibisiniz. Sizi her gördüğümde el ele tutuşmuş olun. Yanaklarınıza tecavüz edin hatta - hatta biraz ileri gidip öpüşün! " sinirle soluyup açılan asansörden indi Benjamin. Lauren ve ben birbirimize dönüp şaşkınca baktık. Elimi uzattığımda ikiletmeden tuttu ve bizde indik " Bu adamdan korkuyorum " dedi tıslamayla karışık. Güldüm " Hayatımın beş yılını onunla geçirdim ben " , " Nasıl yani ? " omuz silktim " Okula biraz erken başlayıp iş hayatına erken atılmış olabilirim " gülümsedi " Öğreneceğim daha çok şey var senin hakkında " diyerek elimi dahada sıktı. Bir şey demeden yola devam ettim. Bir kaç dakika sonra büyük havuza ulaştık. Diğerlerinin aksine bu havuzda pek fazla kişi yoktu, çünkü bu biraz daha derindi ve kaydıraksızdı. Bu yüzden tercih edilmiyordu pek. Bizde bunu fırsat bilip oraya geçtik. Şezlonglara havlularımızı serip uzandık. Lauren çantasından bir güneş kremi çıkartıp bacaklarına sürmeye başladı. Bende güneş gözlüğümü takıp onu dikizlemeye başladım. Bir süre sonra bana dönüp " Sende ister misin ? " diyerek kremi uzattı. " Sadece sırtıma sürüyorum. Yoksa yeterince esmerim " diyerek uzattığı kreme uzandım. Ama o kremi bana vermek yerine geri çekti " istersen ben sürebilirim ? " , " Beni büyük bir yükten kurtarmış olursun " diyerek sırıttım ve arkamı döndüm. Saçlarımı soluma toplarken oda yanıma oturdu ve kremi sırtıma sıkıp elleriyle yaymaya basladı. Eli sırtıma değdiğinde derin bir nefes aldım. Bu kadının beni bu kadar etkilemesi adil değildi ! İşini ağır ağır yaparken ilerden bikinili bir kadın bize doğru yaklaşıyordu. Biraz daha yaklaşınca gelenin bayan Black olduğunu fark ettim. Tanrı aşkına otelin sahibi olan bir kadının kendine özel havuzu yok mudur, bu kadın neden herkesin girdiği havuza giriyor? " Al fark ettin mi ? " diye fısıldadı Lauren kulağıma " Evet hayatım " diyerek omzumdaki elini tutup durdurdum ve ona döndüm. " Bende sana süreyim mi? " diyerek gülümsedim. Gülümsememe karşılık vererek arkasını döndü ve oda saçlarını toplayıp sürmemi beklemeye başladı. Ben elime biraz krem sıkıp sürmeye başladığımda Elizabeth Lauren'in şezlongunun yanındaki şezlonga havlusunu koydu ve uzandı. Hemde bir sürü boş şezlong varken! Lauren'in sağ omzuna bir öpücük kondurup sol omzuna sürmeye devam ettim. Dikkat cekmememiz lazımdı sonuçta başka ne niyetim olacak ki canım (!) Ben kendimi işime kaptırıp sürmeye devam ederken Lauren'in " Yeterli bebeğim " değişiyle durdum. Ellerimi çekip " Peki hayatım " deyip yine gülümsedim. Yüz felci geçirirsem sebebi kesinlikle Lauren'dir. Oda gülümseyip ayağa kalktı ve kendi şezlonguna geçti. Tabi biz bunları yaparken Elizabeth'in bizi izlediğinden habersizdim. Fark etmemin sebebi ise göz göze gelişimiz oldu. Kısa bir bakışmanın ardından kadında bana gülümsedi. Bende gülümsemesine karşılık kafamı sallayarak selam verdim ve bakışlarımı Lauren'e çevirdim. Lauren ise çantasından kitap çıkarıyordu. " Sizler " dedi Elizabeth ikimizinde ona dönmesini sağladığında devam etti " Yeni evli çift olmalısınız " Lauren gülümsedi " Evet ama siz nereden biliyorsunuz? " dedi şaşırmış gibi " Ah tabi tanışmadık ben Elizabeth Black, bu otelin sahibiyim " diyerek elini Lauren'e uzattı. Lauren gülümseyerek " Bende Helena buda eşim Alison " deyip uzattığı elini sıktı. Benimle de el sıkıştıktan sonra devam etti " inanın sizler gibi çiftleri otelimde görmek beni çok mutlu ediyor. Aşk ve evlilik herkes için eşit olmalı değil mi ? " deyip hiçte yapmacık olmayan bir gülümseme gönderdi. Lauren atıldı " Kesinlikle! Zor bir aileye kabul süreci geçirsekte şu an buradayız " kadın kafasını salladı " Ee odanızı beğendiniz mi peki ? " deyip beklentiyle bize baktı " Bilmiyorum, henüz bir gece geçirmedik " dedim yüzümdeki sırıtışla. Kadın ufak bir kahkaha attı " Ahh tabi vücut şartları ne kadar eşit olursa olsun genelde bir taraf daha baskın oluyor " , " Öyle " dedim yüzümdeki sırıtışı bozmadan. Lauren'de bana dönüp gözlerini kıstı " Eh tabi aynı zamanda baskın taraf birazda çocuksu oluyor " diyerek sitem etti. Hayır ne çocukluğumu gördün acaba ? " Haklısınız. Ah ben biraz havuza giricem. Eğer bir şeye ihtiyacınız olursa lütfen çekinmeyin " ikimize de yine içten bir gülümseme yollayıp ayağa kalktı ve havuza atladı. " Demek çocuksu ha ? " dedim kaşımı havaya kaldırıp " Hı hı ", " Görürsün sen şimdi çocuksuyu " Lauren tek kaşını kaldırıp bana bakarken haince sırıttım ve yerimden kalktığım gibi Lauren'i kucakladım. Tiz bir çığlık atıp " Napiyorsun ? " dedi ama onu dinlemeden hızla havuza atladım. Suyun dibinden birlikte çıktığımızda " Çok kötüsün Al ! " diyerek kafamı tekrar suya batırdı. Çok geçmeden kafamı kaldırdığında kahkaha attım " Öyleyim hayatım ne yapacaksın ? " diyerek sırıttığımda beni havuzun dibine ittirdi " Ne mi yapıcam ? " gözlerini kıstı " Bunu ! " diyerek beni havuzun kenarıyla arasına alıp dudaklarıma yapıştı....
Sizi bekletmek istemiyorum. Bu yüzden kısa ama hızlı yayınlamaya çalışıyorum. Umarım hoşunuza gitmiştir? E beğendiyseniz... ? :) Bu arada romantik kategorisinde 120 ye yükselmişiz. Bu bizim gibi kitlesi az olan insanlar için büyük bir başarı. Hepinize çok teşekkür ederim 😍 ❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AJAN (girlxgirl)
Adventure" 'İşlerin yoğun yetişemiyorsun sana bir ortak lazım ' dediğinde gerçekten bana yardım edebilecek güçlü birini düşünmüştüm. Tırnağı kırıldığında oturup ağlayacak bir barbie bebek değil " diyerek kükrüyordum oda da. O sırada ortak müsveddesi atıldı "...