unstoppable | yoongi

~14~

Bol Suga' lı bir bölüm oldu. Umarım beğenirsiniz. Özellikle yorum beklerim.

'' Unutmadım. ''

Ses tonunu kulaklarımda hissetmemle tüm vücudumun buz kesmesi bir olmuştu. Buradaydı. Onca zamandan sonra tekrar sesini duymuştum. Birkaç saniye yerimde durduktan sonra arkamı dönüp ona baktım.

İnanılmaz özlemiştim.

Siyaha boyattığı saçları, beyaz tişörtünün üzerine geçirdiği siyah ceketiyle o kadar güzel görünüyordu ki, o an boynuna atlamak istemiştim. İçimde ona karşı büyüttüğüm sevgi bir anda özleme dönüşmüştü. Dediğim gibi, boynuna atlama isteğimi zor da olsa içime gömüp, anlam vermek isteyen bakışlarla ona baktım.

'' Y-Yoongi? ''

Alayla güldü. Her zamanki gibi.

'' Ne o? '' diye seslendi. '' Seni bulamaz mıyım sandın yoksa? ''

'' Hayır, ben sadece... '' birkaç saniye nefes alıp tekrar sözüme devam ettim.

'' Onca zamandan sonra beni arayıp bulabileceğin aklımın ucundan bile geçmemişti. '' diye konuştum.

Gözlerini gözlerime diktikten sonra bakışlarına sert bir duygu yerleştirmişti. '' Benden. Asla. Kaçamazsın. ''

Yutkunup gözlerimi kaçırdım. Bunca zamandan sonra hala kalbimi böylesine attırabiliyor olması... çok şaşırtıcıydı. Öyle ki yanımda Jackson un olduğunu bile bir anda unutmuştum.

Neyse ki her şeyi bilmesine rağmen, Yoongi ye bir şeyler belli etmemişti.

'' Bu kim, Soo Jin? '' diye sordu numaradan, Yoongi' ye bakarak.

'' Arkadaşım. ''

'' Sevgilisiyim. ''

Aynı anda konuştuğumuzda ikimizin de ağzından farklı şeyler çıkmıştı. Gözlerimi ona çevirdiğimde bana bakıp gülümsedi.

'' Biz ne ara sevgili olduk, Yoongi? ''

'' Ben seni sevgilim olarak görüyorum Soo Jin. '' dedi. '' Bu yeterli. ''

Alayla güldüm. '' Ne yani, benim düşüncelerimin bir önemi yok mu? ''

Birkaç adımla bana yaklaştı. '' Beni sevdiğini biliyorum. '' dedi. '' Bu konuda sana fikrini sormaya ihtiyacım yok. ''

Söylediği kelime bir kaç saniye boyunca nefesimin teklemesine, hatta heyecandan kalp atışlarımın hızlanmasına sebep olsa bile bir şey belli etmemeye çalıştım.

'' Bakıyorum da egondan bir şey eksilmemiş. '' diye konuştum. '' Hala aynı Min Yoongisin. ''

'' Yoongi mi? '' diye sordu Jackson. '' Görüyorum ki Soo Jin seni sevgilisi olarak görmüyor. '' dedi. '' Bu cesareti nereden alıyorsun? ''

Bana bakan gözler bir anda Jacksona çevrildi. Bir adım yaklaştı. Sonra birkaç adım daha. Bir eliyle Jackson' un yakasını tuttu.

'' Kim olduğunu bilmiyorum ama, inan bana Soo Jin ile aramda olan ilişkiye karışacak olursan seni pişman ederim. ''

'' Hm. '' diye tepki verdi Jackson. '' Soo Jin seni sevgilisi olarak görmezken, senden korkar mıyım? '' hafifçe gülerek devam etti konuşmasına. '' Sence beni korkutabilir misin? ''

'' Beyler yeter! '' diye bağırarak ikisinin arasına geçtim ve kollarımın her birini birinin göğsüne yerleştirerek uzaklaşmalarını sağladım. 

'' Bence boşuna zıtlaşıyorsunuz. '' diye konuştum. Sonra Yoongi' ye dönerek;

'' Biz şimdi yolumuza gideceğiz, sen de geldiğin gibi ülkene, arkadaşlarının yanına döneceksin. '' diye konuştum.