AJAN (girlxgirl)

8

Sabah gözlerimi açtım. Neredeydim ? Kıyafetlerim? Ha evet, sarışının evinde. Neydi adı ? S-Sara evet. Saat yedi evet mükemmel işe geç kalmadım. Yavaşça kalktım yerimden ve yerden kıyafetlerimi almaya başladım. Yavaşça giyinirken arkamdaki yatakta kızın sesi geldi " Gidiyor musun ? " kopçamı takıp ona döndüm " Evet " nolur sıkıntı çıkarma nolur " Ah tamam. Gece için teşekkür ederim. Haşat olsamda mükemmeldi. En kısa zamanda tekrar karşılaşalım " gülümsedi ve kafasını geri yastığa koydu bende üstümü giyindim. Yavaşça evden çıktım. Kadın baya zengindi havuzlu bir villası vardı. Muhtemelen eşcinselde değildi sadece biraz eğlenmek istedi bende istediğini verdim. Güzel bir seksti kabul ediyorum. Kendi kendime pis pis sırıtarak evime doğru yürümeye başladım. Evim buraya çok uzak sayılmazdı taksiye falan gerek duymadım o yüzden. Yollar biraz ıssızdı ama olsun korkacak değilim. Yaklaşık on beş dakikada eve geldim. Hızlıca bir duş aldım ve üstümü değiştirdim. Pantolon ve gömlek giyip saçlarımı açık bıraktım. Kemerimi takıp silahıda belime koyduktan sonra hızlıca evden çıktım. Yolda bir şeyler atıştırıp son sürat merkeze gittim. Tanrıya şükür geç kalmamıştım daha on dakika vardı. Odama geçtiğimde Lauren ve Taylor'un muhabbet ettiklerini gördüm. Bu herif nasıl benden erken gelebilmişti? " Ooo Alex hanımda gelebildiler " diye dalga geçti benimle. Hiç ona tenezzül etmeden Lauren'e döndüm " Günaydın " ağzım kulaklarımda neşeli bir günaydın demiştim. Benim aksime ise Lauren zoraki bir gülümseme eşliğinde " Günaydın " dedi. Ne olduğuna anlam veremesemde takmadım. Taylor'unda keyfi yerindeydi. " Bana günaydın yok mu ? " , " Yok Taylor sen git masaya gelen beş dakikadır tanıdığın ve beni sattığın kızdan günaydın iste " böyle şeyleri tabiki takmazdım şaka yapıyordum ve oda bunu biliyordu " Senin keyfin sarışınla gayet iyi gibi duruyordu bozmayayım dedim " diyerek ellerini ensesinde birleştirdi ve arkasına yaslandı sırıtıyordu. Bende yamuk bir sırıtış attım " Doğru tahmin keyfim gayet iyiydi " göz kırpıp sandalyeme oturdum. Masamdaki kahve hazırdı yanında da gazete. Hemen incelemeye başladım ve BİNGO! Parker'dan haber vardı ' Parker yine iş başında. Minik bir ipucuyla mafyayı çökertti ' başlığıyla haberi vardı. Büyük bir iştahla haberi okudum. Bugün daha ne kadar güzel başlayabilirdi ki ? Kahvemi yudumladım keyfim yüzümden okunuyordu eminim ki. Bu sırada da bir polis memuru odamıza gelerek üçümüzüde Benjamin'in çağırdını söyledi kesin yine bir olay vardı. Kalkıp Benjamin'in odasına gittik, geç kalırsak kızardı. Ben ve Lauren Benjamin masasının önündeki tekli koltuklara karşılıklı oturduk. Taylor ise iki kişilik koltuğa tam Benjamin'in karşısına oturdu. Ben önümüze bir kaç fotoğraf fırlattı ve çok geçmeden söze girdi " Bu adam dün gece bulundu. Kanında bulunan yüksek dozda uyuşturucudan ölmüş. Ama biz bu uyuşturucunun formülünü bilmiyoruz. Kimler tarafından satıldığını da öyle. Ama gene bir ipucumuz var. Oda geçen gün Henry'nin öttüğü Jack Wiley. Herifi nasıl kıstıracağımızı bilmiyorum. Tek bildiğim bir dozdan fazlasının ölüm olduğu. Bu maldan çok kazanıyorlar ayrıca. İnsanların ölmesi umurlarında değil bu yüzden. Bu görevi dedektif olarak yürüteceksiniz ajan olarak degil. Henry'nin dediği bir kaç adamla görüşeceksiniz. Onlar sayesinde çeteyi çökerticez. Bu sizin ilk çete işiniz. Başarılar " Benjamin bize bir dosya verdi. Dosyayı aldım üçümüz birlikte odadan çıktık. Bu işin özel bir iş olmaması sebebiyle emniyet içindeki tüm imkanlardan faydalanabilirdik bu güzeldi. Odaya gelip Lauren'in masasına bildiklerimizi koyduk. Dosyada Nemo ve Eddy adında iki adamın isimleri yazıyordu. Adresleri, nerelerde takıldıkları ve Jack denen herif icin önemleri yazıyordu. Fotoğraflarıyla birlikte tabi. Eddy sıradan biri gibi olsa da Nemo Jack'i bulmak için en büyük hedefti. " Eddy'i es geçip Nemo'yu kıstıralım bence " diye bir teklif sundum. Lauren kafasını sağa sola salladı " işimizi riske atmayalım. Nemo'yu kaçırırsak Eddy'i de kaçırırız. Her ikisiyle de bağlantıya geçelim " birbirimize baktık ardından sende bir şey söyle der gibi ikimizde Taylor'a döndük. Taylor kafasını kaşıdı " Mantıklı. Yani Lauren'in dediği gibi kaçırırsak şansımız olmaz. " , " Ama zaman kaybediyoruz daha çok insan kaybedebiliriz. " diye atıldım. " O zaman bizde ikisinide bir anda hallederiz " Taylor en zekimizdi tabiki hızlıca bir fikir üretecekti " Yani Eddy'e alıcıymısız gibi yaklaşırız Nemo'ya da geçen gün Henry'e yaklaştığımız gibi ? " bunu derken Lauren'e dönmüştü. Lauren hafif kıkırdadı " Taylor çok isterdim fakat Nemo gay " yüzümde piç bir sırıtış belirdi o an. Lauren bana bakıp sol kaşını kaldırdı, ardından onunda gülüşü benim gibi oldu. Birlikte tekrar Taylor'a baktık " Ne ? Ne var ne bakıyorsunuz ? " , " Aslında Lauren'le ben düşündük ki, madem ekibimizde bir erkek var ve adamımız gay... " Taylor bitirmeme izin vermedi " Hayır Hayır ve tekrar Hayır! " , " Hadi ama Taylor bu bir görev! Ben Henry'iyi nasil bastn çıkardıysam sende Nemo'yu çıkarırsın. Ha tabi arkanı kolla " tutmaya çalıştığım kahkaha burnumdan bir sesle başladığında Lauren'de bana eşlik etti. Taylor somurtuyordu. Gülmemiz bittiğinde Lauren ciddi bir ifadeye büründü " Taylor bak, zorlamak istemiyorum ama belki de tek şansımız budur ? Yani görev bu, bir keresinde dilenci kılığına girmiştim. Yani görev için her şey yapılıyor. " , " Lauren sorun o değil ki görev için tabiki yaparım. Sorun bu gerizekalının benimle aylarca dalga geçecek olması " parmağıyla beni göstermişti. Bir kahkaha daha attığımda Lauren bana göz devirdi " Katlanacaksın Taylor " , " Tabiki katlanacaksın Taylor! Benimle dalga geçmenin cezasını çekeceksin. Tanrı en sonunda sesimi duydu " Taylor derin bir nefes aldı " Alex tamam pasiflik konusunda dalga geçtiğim günler için özür dilerim " kaşlarımı havaya kaldırdım " Cık, geçti canım. Bir ay boyunca beni Luna'ya rezil ettin! Çekeceksin cezanı " şeytani bir gülüş attım. " Of iyi be iyi. Eddy de sana kaldı o zaman " çakal yemem ben planını. Emin ol Nemo'nun yanına gittiğinde bende olucam " Tamam Eddy bende " birbirimize kafa salladık " Luna kim ? " sesiyle Lauren'e döndük. Yüzümdeki sırıtış solup dişlerimi sıkmama neden oldu " E-eski sevgilim " dedim sinirle nefes verirken. " Pardon " diye karşılık verdi endişeli bir sesle. Sinirimi üstüne alındı. Ama benim sinirim ona değil ki. Sorun yok der gibi omuz silktim. Bu akşam ki planımız basitti ben alıcıymış gibi Eddy'e yaklaşacaktım, fakat param olmadığı için başka yollarla ödemeyi teklif edecektim. Şansım varsa kabul edip beni gizli yerlerinden birine götürecekti. Yoksa kabul etmeyeckti ama uyuşturucu sattıyor olması da onu kelepçelemem için iyi bir fırsattı. Taylor ise Nemo'nun takıldığı eşcinsellerin bara gidecekti ve ona bir şekilde yaklaşacaktı. Tabi Lauren'de ona yardıma gidecekti isimi bitirip bende geçicem Taylor'u izlemem gerek. Ne tarz olduğu umrumda değil aslında işi başarsın yeter. " Alex tek başına halledebileceğine emin misin ? Yani izin ver bizde gelelim önce senin işini halleder geçeriz " Lauren benim için endişeleniyor mu ? Cidden mi ? Bak bu hoşuma gitti " Teşekkür ederim Lauren. Ama kendim hallederim hem tek de değilim iki adamımız benimle gelecek ya. Merak etme " , " Onlar seni korumaya gelmiyor Alex yakaladığın herifi buraya getirmek için geliyorlar. En çalımsız adamları seçtin çünkü " Taylor'un dediklerine göz devirdim. Ama haklıydı bilerek onları seçtim. İşlerimi kendim yapmaktan büyük zevk alıyorum. " Sorun yok gençler. Taylor biliyorsun bu benim ilk tek başına yaptığım iş değil. Hem emin ol işimi çabucak halledip yanınıza gelicem bu eğlenceyi kaçıramam " göz deviren taraf bu sefer Taylor olmuştu. Gerçekten yakışıklı bir herif Taylor kaslı ve uzun boylu. Hetero olsaydım kesinlikle Taylor'la yatardım. Ama malesef aynı tarafa bakıyoruz Taylor. " Her neyse ben çıkıyorum pis satıcılar işe baslamışlardır " , " Tamam bizde iki saate gideriz. Bar açılsa bile Nemo'nun hemen geleceğini sanmıyorum. Saygın bir mafya babası gay olduğunu herkese kolay kolay göstermez " kafamı salladım " Haklısın Tay. Hadi ben gittim görüşürüz " saat ondu. Hızlıca emniyetten çıkıp Eddy'nin bulunduğu noktaya doğru sürmeye başladım motorumu. Diğer iki adamımız orada bekliyordu beni. Adlarını dahi bilmediğim adamımız. Motoru onların pusulandığı yerin karşısına görünmeyecek şekilde park ettim. Kaskımı çıkardım ve emin adımlarla Eddy'e doğru yürümeye başladım. . .

Ben pek fazla duyuru yapmayı sevmiyorum. Onları yeni bölüm sanmanızı hayal kırıklığına uğramanızı istemem. O yüzden burdan yazayım; bu bölümle birlikte 5K olucaz. Okuyan değer veren herkese teşekkür ederim :) Hayaler okuyucu olsanız bile. Ha birde Beğendiysenizo küçük yıldıza basmaya lütfen üşenmeyin :)