EVLİLİK OYUNU(DefÖm)(TAMAMLANDI)

"Kötü bir şey"

Defne'den:
Röpörtaj bitdikden sonra odama geldim. Çok yorulmuştum gidip evde güzel bir uyku çekmek istiyordum. Röpörtaj yarın bütün dergilerde olucaktı. Telefonumu çantama koydukdan sonra odadan çıkıp Suatın odasına doğru ilerledim. Hayla şirketdeki dedikodu bitmemişdi. Ben bunları aldırmadan odaya taraf yürüdüm. Kapıyı tıklatıp içeri girdim. Suat telefonla konuşuyordu. V koltukların birine gelip oturdum. Görünüşe bakılırsa Suatın telefon görüşmesi baya gergin geçiyordu. Çunku boynundaki damarları gerilmişti. Gerçektende çok korkutucu görünüyordu. Telefon görüşmesi bitdikden sonra Suat telefonu sertçe masaya bıraktı. Ilk önce neler olduğunu öğrenmek istesemde, sonra bu fikrimden vazgeçtim. Suat sakinleştikden sonra sorucaktım şimdi sormaya.. açıkcası korkuyordum.
Suata bakıp:
De:Şeyy Suat gidellim mi artık?. Çekinerek sordum.
Suat bana bakıp:
Su:Gidelim. Dedi.
Sesi az öncesindan biraz sakindi. Şirketden çıkıp Suatın arabasıyla (Jeep) eve geldik.
Ben yukarı çıkıp direk Eminenin odasına doğru yürüdüm. Sabahda görememiştim güzel kızımı. Odasına girdiğimde bilgisayarda merakla çizgi filmi seyrediyordu. O kadar merakla seyrediyorduki benim bile odasına girdiğimden haberi yoktu.
Gidip kızıma sarıldım. Kokusunu içime çektim.. bu hayatda en güzel koku masum bir çoçuğun kokusuydu...
Kızım benim yanaklarıma sulu bir öpücük bıraktıkdan sonra bana bakıp:
Em:Seniii özledimm anee. Dedi.
Gülümsedim..
De:Bende seni çok özledim bebeğim. Dedim.
Biraz sonra kapı tıklandı Suat kapıyı açıp içeri girdi.
Daha sakindi sanırım.
Bize gülümseyip:
Su:Burda napıyorsunuz anne-kız?. Diye sordu.
Gülümsedim.
De:Hiç. Dedim.
Suat gelip Emineyi kucağına aldı ve yanaklarını öpmeye başladı.
Suat Eminenin yanaklarını öptükce Emine gülüyordu.
Bir anlık Suatın yerine Ömeri hayal etdim.. gözlerimin dolduğunu hiss etdim ve çabucak odadan çıktım. Salona gelip göz yaşlarımı sildim.

15 dakika sonra:

Hep birlikte sofrada oturmuş akşam yemeği yeyiyorduk.
Suat bana bakıp:
Su:Defne. Dedi.
De:Efendim Suat. Dedim.
Su:Gerimi dönsek Italyaya?. Dedi.
Nerden çıkmıştı bu şimdi?.
Suatın yüzüne baktığımda gayet ciddi duruyordu.
Ağzımdaki lokmamı yedikten sonra Suata döndüm:
De:Bu nerden çıktı şimdi Suat?. Dedim.
Su:Yani güzelim kızma hemen, koleksiyonuda tamamlayamıyoruz zaten yani...
Suatın ne demek istediğini gayet iyi anlamıştım.
De:Anladım Suat ama ben bu koleksiyonu yapıcam. Dedim.
Suat bir kaşını havaya kaldırıp bana baktı:
Su:Ooouuu baya iddalıyız bakıyorum. Dedi.
Gülümsedim.
De:Iddalı değilim sadece inatçıyım diyelim. Dedim
Suat gülümsedi.
Bir kaç dakika sonra akşam yemeğimiz bitmişdi.
Dilek kendi evine gitdikden sonra bende çalışma odasına gitdim.
Suat ve Emine odasında uyuyordular.
Bir kaç saat çalıştıkdan sonra uyumak istediğimi fark etdim.
Odama kalkıp sıcak ama bir o kadarda yalnız yatağımın içine girdim.
Ve uyudum.

Ömer'den:

Bütün gece çalışmaktan yorulmuştum. Koleksiyonu tamamlamalıydım.
Sabah kalktım. Banyoya gidip el-yüzümü yıkadım. Kızımı, Defnemi çok özlüyordum. En özelliklede kızımı özlüyordum.
Banyodan çıkıp tekrar odama geldim. Beyaz takım elbisemi giydikten sonra mutfağa geldim. Kendime kahve yaptım.

Defne'den:

Sabah uyandım, Allah kahr etsin sırtımdaki yara çok acıyordu.
Kendi-kendime ofuldadım. Off çok kötü acıyordu.
Ne kadar yatakdan çıkmak istesemde olmadı çok kötü acıyordu.
Lan bu nasıl acı yaa. Kıpırdayamıyordum..
Sanırım dün çok çalıştığım için olmuştu.
Bir kaç dakika sonra odamın kapısı tıklandı Suat gelmişti.
Suat yanıma gelip meraklı gözlerle bana baktı:
Su:Günaydın, DeFne iyimisin?. Diye sordu merakla.
Suata bakıp:
De:Iyi değilim Suat sırtımdaki yara çok acıyorrr. Dedim.
Su:Tamam güzelim sakin ol öncelikle, doktora gitmemizi istermisin?. Diye sordu.
De:Hayır,doktor böyle acılar olduğunu söylemişti. Dedim.
Su:O zaman sırtını bana taraf dön bakıyım yarana. Dedi.
Şaşırdım.
De:Iıı yok yaa. Dedim.
Su:DEFNE saçmalama dön arkanı. Sesi ciddi bir tonda çıkmıştı.
Sırtımı Suata taraf döndürdüğümde Bir süre Suat yarayı inceledi.
Su:Hiç bir şey yok güzelim, korkma tammamı?. Dedi.
De:Tamam. Dedim.
Su:Istersen ben bugün işe gitmiyim. Dedi.
Sinirlendim o kadar iş vardı.
De:Hayır Suat git Zaten Dilek evde. Dedim.
Gerçekten çok acıyordu. Şirkete gidicek halde değildim. En azından Suat giderse kendi işlerini ve benim işlerimi hall ede bilirdi.
Su:Tamam bebeğim gidiyorum. Dedi ve yanağıma küçük bir öpücek bırakıp odadan çıktı.

4 saat sonra:

Defne'den:

Sanırım sıkıntıdan patlıcaktım. Sırtımdaki yara eskisinden iyiydi ama hayla acıyordu. 4 saatdı yatakda uzanmıştım. Duramıyordum.

Ömer'den:

Odamda oturmuş bazı sözleşmelere bakıyordum. Birden kapı tıklandı ve Sinan girdi. Elindede bir dergi vardı. Sinan masam doğru gelip dergiyi masaya bıraktı. Merakla Sinana baktım. Sonra Dergiyi götürüp baktığımda Defnenin fotoğrafları vardı.
Dergide böyle yazıyordu:
"ÜNLÜ VE SEKSİ TASARIMCI DEFNE İPLİKÇİNİN RÖPÖRTAJI."

Defnenin röpörtaj fotoğraflarına baktığımda Şok olmuştum.
Bu neydi Lan bacak reklamımı? Bak bak nasılda seksi durmuş yaa
Şuan sinirden yumruğumu sıkıyorum. Aniden masadan kalkıp dergiyi yere fırlatdım. Sinan şaşırmıştı.
Şuan sinirde odada volta atıyordum.
Sinan bana korkak bakışlarla bakıp:
Si:Tamam abi bi sakin ol, istersen. Dedi.
Sakin olamıyordum. Odada volta atıp kendi-kendime 'Tamam sakin ol Ömer' 'Sakinleş Ömer Sakinleş' diyorum.
Sinana sinirle bakıp:
Öm:Sakin olamıyorum SİNAN. dedim.
Si:Ya abi kız o kadarda kötü değil ya. Dedi.
Bu adam ne diyordu ya?
Sinana sinirle bakıp:
Öm:O nasıl duruş Lan. Dedim.
Si:Ömer. Dedi Sinan.
Odadan çıkıp çıkışa doğru yürüdüm. Araba atlayıp Defnenin evine doğru gaza bastım.

Defne'den:

Sırtımdaki yara artık acımıyordu. Şuan kendimi çok iyi hissediyordum. Evde yalnızdım. Dilek Emineyi parka aparmıştı.
Bu son olanlardan sonra doğrusu korkmuştum. Ama Dileye güveniyordum çok iyi kızdı. Yatakdan kalkıp elbiselerimi değiştim. Turuncu mini bir etek ve beyaz üstünde "Love" yazısı olan bir tişört giydim. Tişörtü eteğimin içine soktum. Ve beyaz spor ayakkabı giydim. Evde olduğum için makyaj yapmadım.
Uzun ve kıvırcık saçlarımı dağınık topuz yaptım. Aşağı salona geldiğimde kapı çaldı. Kapıya doğru ilerleyip açtığımda karşımda Ömer vardı. Doğrusu Ömeri hiç beklemediğim için şaşırmıştım. Ömere bakıp:
De:Ömer?. Dedim.
Ömer içeri geçip kapıyı kapatdı ve üstüme doğru gelmeye başladı. Ben arkaya gitdikce o üstüme geliyordu. Korkuyordum.
Ömere baktığımda gözleri arzuyla doluydu. Ömere korkarak bakıp:
De:Bi-bir şeymi oldu?. Dedim.
Ömer gözlerini-gözlerime dikerek:
Öm:Evet, Defne bir şey oldu hemde çok kötü bir şey oldu...

..................................................Bölümün sonu..................................

***
Umut yok bir işık yok gözlerinde,
Ben hala bekleyenim olsun.
Ateş yok sıcaklık yok ellerinde,
Ben yanarım aşkın sağ olsun.

***
Sen kapımı çalansızın gir içeri,
Her zaman başımın üstünde senin yerin.
Dilim tutulur sözcükler uçarsa aklımdan,
Benim güzel misafirim sen hep hoş geldin.

***
Sen sevda'mısın yoksa yalan dolan,
Piskürlü belam olur, derde salan.
Var bir yaşammamıştık sanki özünde,
Benim içinde ühte kalan.

***
Sen sevda'mısın yoksa yalan dolan,
Piskürlü belam olur, derde salan.
Var bir yaşammamıştık sanki özünde,
Benim içinde ühte kalan.

(Buray-sen sevdamısın)

Eveeetttt YB geldi arkadaşlar. Bundan sonra vote ve yorum dolmadan YB Gelmicek.
Umarım Yb beğenirsiniz.
43 Vote ve 30 Yorum gelmeden Yb YOK!!