Uyanma vaktimiz geldiğinde İklir zihnimize bağlanıp beni ve Keto'yu uyandırdı. Uyumadan önce ağladığım ve az uyuduğum için şiş gözlerimi açmak benim için çok zor olmuştu.
Keto'da en az benim kadar bitkin bir halde kalktı. Yüzümüzü yıkadıktan sonra hazırdık. Dün üzerimizdeki kıyafetlerle uyuduğumuz için tekrar üzerimizi değiştirmemize gerek kalmamıştı.
Hızla yaptığımız ufak kahvaltımızdan sonra Zawe ve Ohen'i bekleyeceğimiz sırada İklir
"Onlar bizden önce gittiler. Çoktan oraya varmışlardır bile." dedi.
"Neden ki? Ciddi bir şey mi oldu acaba?" dedi Keto endişeyle.
"Sanmıyorum. Sanırım konuşmaları gereken bir şey vardı." dedi İklir.
"Her neyse, gidip biran önce öğrenelim ne olduğunu." dedi Birmah.
Hep beraber yola çıktıktan sonra kısa sürede açıklığa vardık. İklir ve Birmah artık oldukça fazla güçlenmişlerdi. Yine de ikisi de Ohen kadar güçlü değil gibiydi.
"Sanki hepsi bizi bekliyor gibi hissediyorum." dedi Birmah.
Sahiden de hepsi başlarını çevirmiş bize bakıyorlardı. Yalnızca Atanca yoktu yanlarında. Yere indikten sonra Keto
"Kötü bir şey mi oldu?" diye sordu endişeyle.
"Olmaması için bir fikrimiz var." dedi Zawe.
"Ne?" dedim hiçbir şey anlamayarak.
"Uykudan uyanıp gelen insanlara biraz daha açıklayıcı olmak gerekli Zawe." dedi Tcor gülümseyerek.
Zawe derin bir nefes aldıktan sonra ne olursa olsun dercesine konuşmaya başladı.
"Her ne kadar üçümüz ve ejderhalarımız birleşerek Etsas'a karşı gelmemiz imkansız-"
"Yapabileceğimiz başka bir şey yok. Gelip gelmemek senin ve Ohen'in kararı Zawe. Ancak ben babamı orada bırakmayacağım!" dedim hayal kırıklığıyla.
"Karel, seni asla yalnız bırakmam. Bunu hala anlamadın mı? Demek istediğim altımız birden uğraşsak da onlara denk olamayız. Yani siz bu güç düzeyindeyken mümkün değil." dedi Zawe.
Zawe'in ilk cümlesiyle afallayıp ikinci cümlesiyle heyecanlanınca duygu karmaşasından ne soracağımı bile bilemeyerek kaldım. Neyse ki Keto benden daha aklı başında davranarak
"Güç düzeyimizi kısa sürede artırabilecek bir şey var mı?" diye sordu.
Zawe ve Tcor kısa bir süre birbirlerine karanlık bakışlar attılar. Ejderhaları bile karamsar duruyordu. Ancak sonunda Tcor boğazını hafifçe temizledikten sonra
"Evet," dedi "var."
Kalbim anında iki kat hızlandı.
'Sen neden bahsettiklerini biliyor musun?' diye sordum İklir'e zihin yoluyla.
'Hayır, neden bahsediyorlarsa ejderha sihri değil.' dedi İklir.
"Bu sihir her neyse ondan hoşlanmıyorsunuz değil mi?" dedim.
"Evet." dedi Zawe ve devam etti.
"Sihrin en karanlık yönü."
"Bugüne kadar hiçbir insana öğretilmedi." dedi Tcor.
"Yani bu sihri Etsas bilmiyor." dedi Keto gözlerini kısarak.
"Evet, çok şükür ki bilmiyor. Eğer bilseydi, ona kimse direnemezdi." dedi Tcor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Camdan Yumurta
Fantasy10/04/2015 #1 Fantastik Çok eski zamanlarda, başka bir dünyada ejderhalar, insanlar, elfler ve daha bir sürü esrarengiz canlıyla bir yolculuğa çıkmaya hazır mısınız? Karel, çocukluğunda karşılaştığı o oğlandan sonra ejderhalara merak sarmıştı. Ama t...
