ÇÖPLÜK

142K 5.7K 654
                                    

Yalan söylemek istemiyorsan susman gerekir. Eğer susuyorsan yalan söylediğini kabullendin demektir.

Çöplüğe geldiğimizi motorların değişen sesinden ve tekerleklerin altında ezilen çakılların sesinden anlamıştım. Step yavaşlayıp hurda arabaların arasından geçen çakıl yola girdiğinde sırtına yapışmış bedenimi ondan biraz ayırarak etrafa baktım. Gecenin serinliği bedenimin etrafında gezip tüylerimi diken diken ederken ürpermeme engel olamadım. Havalar git gide soğurken bir daha ki gece görevinde deri ceketimi yanıma almam gerektiğini akılımın bir köşesine yazmıştım. Aslında görevde giydiklerimi Step çöpe atmamış olsaydı şuan bu kadar üşüyor olmazdım.

Yol bitip de yaşadığımız yerleşkeye geldiğimizde motordan inip kaskı kalktığım yere bıraktım. Step'i beklemeden hafif aksayarak içeri ilerlerken hesap sormayı sabaha bırakması için dua ettim. Çöplüğün kapısız büyük girişinden geçecekken çaylakların renkli sprey boyalarla girişin üstüne yazdıkları ÇÖPLÜĞE HOŞGELDİNİZ yazısına baktım. Oldukça güzel yazılmıştı ama burayı olduğundan daha yaşanır hale getirmek için yapılan bu yazı gereksizdi. Ne yaparsanız yapın Çöplük yaşamak için uygun bir yer değildi. Özellikle yeni gelen çaylaklar için hiç değildi. Çoğu 5-6-7 yaşlarında buraya getirilirdi. Buraya 14 yaşında geldiğimde birime katılan en büyük çaylaktım. Çaylaklar getirildikleri andan itibaren zor koşullar altında hayatta kalmayı öğrenmenin yanında dövüş, nişan alma, hırsızlık ve elektronik aletlerle ilgili eğitimler alırlardı. Eğer Çaylaklık dönemini atlatıp Aslığa geçerseniz farklı diller öğrenmek için de eğitilmeye başlardınız. Çaylaklıktan kurtulmak tamamen kapasiteyle alakalıydı bir Çaylak eğitimini ne kadar hızlı tamamlarsa o kadar çabuk As olabiliyordu. Burası yasadışı her türlü işin gerçekleştirildiği bir şirket gibiydi. 10 As ve 20 Çaylaktan oluşan bu şirket verilen görevlerin hepsini yerine getirmek için bir aradaydı. Görevler Patron tarafından herkesin telefonuna gönderilir ayrıntılar sadece görevin verildiği kişi tarafından bilinirdi. Ekip halinde bir göreve çıkacaksanız ekip arkadaşlarınızın bilgileri de görev tanımınıza ek olarak gönderilirdi. Liderimiz ise Step'ti.

İçinde bulunduğumuz birim bu şekilde işlerken Çöplüğü size kısaca tarif edeyim. Kapıdan girer girmez geniş eğitim alanıyla karşılaşıyordunuz. Yani şuan geçtiğim alan eğitim alanı sağım da dinlenmek için kullanılan çoğu yeri yırtık oturma grubu ve eski bir televizyon vardı. Onun biraz ilerisinde dinlenme alanının eskiliğine inat son teknolojiye sahip bilgisayar eğitim yeri var yaklaşık 10 bilgisayardan oluşan alanda her türlü sahte evrakı tasarlayabilirsiniz. Bu alan tamamen bizim bilgisayar kurdumuz Zühtü'ye ait. Sol tarafımda ise dövüş derslerinin verildiği ring ve kum torbaları mevcut burası ise Hamza'nın alanı aramızdaki en iri yarı olan Hamza'dır ve dövüş konusunda tam bir usta. Biraz ilerisinde hırsızlık eğitiminin verildiği alan var orada bulunan cansız mankenler ise Jane'in ilgi alanına girer. O şıllıktan fazla bahsetmek istemiyorum anlaşıldığı üzere kendisinden pek haz etmem. Zühtü, Hamza ve Jane bu alanlarda uzman kişiler olsa da bütün asların her konuda bilgisi vardır. Benim eğitim alanım ise Çöplüğün arka tarafındaki boş arazi. Nişancılık eğitimi için ideal alan. Ömer ile Buse de verilen her işi gerçekleştirirler. Bu saydıklarımın haricinde Aslan, Kurt ve Kuzu var ki onları çoğu zaman Çöplük de göremezsiniz. Saha da çalışırlar. Tam olarak ne iş yaptıklarını hiçbir zaman öğrenemedim ama genelde Çaylak toplamak da Step'e yardım ettiklerini düşünüyorum. Şimdi ne kadar da ilginç isimler dediğinizi duyar gibiyim. Şöyle söyleyeyim her çaylak aslığa geçtiğinde ismini kendi seçer. Yani bunların hiçbiri anne babalar tarafından verilen isimler değil. Gerçek adını kullanan tek kişi benim. Çaylaklar çok küçükken buraya geldiği için adlarını unutmaya mahkumdurlar.

Eğitim sahasından sonra çaylakların yattıkları alana geçiliyor. 10 sağda 10 solda olmak üzere 20 adet demir yatağın yan yana sırlandığı alanda başka hiçbir şey yok. Ne kıyafet dolabı ne masa... Üstlerindeki kıyafetlerden başka giyecekleri olmayan çaylaklara da dolap gereksiz kaçardı zaten. Yatağın birinin yanından geçerken üstü açılmış olan bir kız çaylağı örtmek için yanına gittiğimde arkamdan bizim alana geçen Step homurdanarak hızla gözden kayboldu. Bu yaptığımın yanlış olduğunu hissettirmeye çalışsa da penceresi olamayan açıklıktan giren soğuk esintide kızın üşümesini istememiştim. Çöplük de kapı olmadığı gibi pencere de yoktu. Şuan için havalar fazla soğuk olmasa da kışın eksilere düşen havalarda birkaç çaylağı soğuktan kaybedebiliyorduk.

ÇÖPLÜK (KİTAP OLDU)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin