Bölüm 55

36.4K 2.2K 259
                                    


İnstagram: pembekalemhikayeleri

**

Bölüm Şarkısı; Mustafa Ceceli - Eksik

Keyifli okumalar ❤️

******

Bu işin çok kolay olmayacağını biliyordum, hatta birazdan bizim evde üçüncü dünya savaşı bile çıkabilirdi ama korkmuyordum. Sevdiğim adama güveniyordum ve başta sadece onun bunu istediğine kendimi ne kadar inandırmaya çalışsam da ben de en az onun kadar istiyordum evlenmeyi.

Bu nedenle kararlı bir şekilde koltukta yan yana oturan anne ve babamın karşısına geçip derin bir nefes alarak konuşmaya başladım.

"Size çok önemli bir şey söylemem lazım. Öncelikle bu kararı almadan önce bu konuyu çok düşündüğümü ve kararımdan çok emin olup, asla dönmeyeceğimi bilmenizi istiyorum", şimdiden babamın gerildiğini görüyordum, kendini bir şey söylememek için zor tutuyordu.

"Biz Arda ile evlenme kararı aldık", sonunda kararımı söylediğimde eve geldiğimden beri saklamaya çalıştığım parmağımı artık saklama zahmetine girmeden kucağıma koymuştum. İkisi de sanki bir şok haline girmiş gibi önce bana sonra kucağımdaki elime bakmaya başlamışlardı.

"Ece kızım sen delirdin mi?", ilk atak annemden gelmişti, babam şaşırtıcı bir biçimde susuyordu.

Sakin bir şekilde ona bakıp "Hayır delirmedim anne. Sadece aşık oldum; tıpkı sizin olduğunuz gibi" dedim, ne kadar kararlı olduğumu göstermeliydim.

Açıklamamdan sonra sadece susup beni izleyen babam benimle göz teması kurarak "Hamile misin?" diye sordu; işte şimdi ben şok olmuştum. Babamın böyle düşüneceğini hiç tahmin edememiştim, gerçi adam neden düşünmesin ki! Ben ani evlilik kararımı onlarınkine benzetmiştim ama salak kafam onların sadece aşk için evlendiğini düşünmüştü. Onların evlenme nedeni annemin bana hamile olmasıydı ve şimdi karşımda duran adam da korkarak cevabımı bekliyordu.

"Hayır baba değilim tabi ki; evlilik kararımızın öyle bir şeyle alakası yok. Yemin ederim sadece evlenmek istediğimiz için evlenmek istiyoruz; bizi bunu yapmaya zorlayan bir durum yok", içimden babamın bize inanması için dua ettim ama buna insansa da yine de bu evliliği istemeyeceğini biliyordum.

"Evlilik olmayacak, en azından sen okulu bitirene kadar. Bunu önce sen anla sonra o Arda denen adama anlat", o kadar netti ki ve bu sözü dinlemek zorunda olduğumdan o kadar emindi!

"Nasıl bu kadar emir verici olabilirsin, sana inanmıyorum! Ben çocuk değilim, kendi kararlarımı kendim verebilirim. Ve ben Arda ile evleneceğim"

"Evlenmeyeceksin Ece, buna asla izin vermeyeceğim", babamın sesi iyice yükselmeye başlamıştı. Benden rica etmiyordu; bana emrediyordu, bu beni daha çok sinirlendirmişti.

"Evleneceğim baba ve ben de bana engel olmana izin vermeyeceğim. Ya sen nasıl böyle yaparsın anlamıyorum ki, şu anda babandan ne farkın var, söylesene bana"

"Sınırı aşıyorsun Ece, ev-len-me-ye-cek-sin anladın mı?", resmen bana baskı yapıyordu!

"Evleneceğim baba; sen asıl bunu anla"

İnanmaktan VazgeçmeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin