CRUSH AGENT - 31 ☆Kalbimin Sesini Duyabiliyor Musun..?☆

6.6K 330 389
                                    

{Multi: Wang Jackson, Jay Park - Welcome}

                Bölüm - 31 ☆

Saatlerdir onu izliyordum..Arada titreyen kirpiklerini, kırıştırdığı fındık burnunu ve bir çocuktan daha masum duran yüzünü.

Yüz üstü yatıyor ve bana dönük olduğu için onu izleme fırsatı veriyordu.

Elimi başımın altına koyup biraz dikleştim. Üstümüzdeki beyaz çarşafı üşümesin diye sarmıştım beline.

Hafif kıpırtılarla gözleri aralandığında yüzümdeki gülümsemem genişlemişti.

Dün gece.. Yaşadığımı hissettiren, onun benim olduğunu kanıtlayan izler bırakabildiğim geceydi.

Altımda terler boşaltarak inlediği o an, deliğini kanatmamak için kendimi zor tutmuştum. Canı acıyabilirdi, o narindi, her an kırılabilen ince bir dal gibi.

Dudaklarıma karıncalanma hissi veren o ilk öpücüğümüzü hatırladığımda hala başım tuhaf bir şekilde dönüyordu.

Açıkta kalan pürüzsüz süt beyazı sırtına ufak daireler çizdim. Gıdıklanır gibi daha çok kıpırdandı yatakta. Omzunu yukarı çekip gülümsedi.

"Günaydın.." saçlarını gözünün önünden çekip alnına bastırdım dudaklarımı.

"Uyandın mı?" diye sordu gözlerini zar zor açarken.

Ona sokulup çarşafı üstümüze çektim.

"Çoktaan."

Bana bakarken gözlerinin içi gülüyordu sanki.. Öyle sıcak öyle mükemmeldiki dayanamayıp dudaklarına sarıldım. Kısa ama iç gıdıklayıcı öpüşmemizden sonra geri çekilip yüzüne baktım.

Uyandığımda onu yanımda buluyordum ve sanırım dünyada bundan harika bir duygu olamazdı.

Elini alıp usulca kalbimin üzerine koydum.

"Kalbimin sesini duyabiliyor musun?"

Gözleriydi belkide bana en güzel cevap. Öyle derin bakıyordu ki.. bazen içimde ne var ne yoksa okuyabildiğini düşünüyordum.

Burnumun üstünü öpüp gözlerime baktı yeniden.

"Nerde olursam olayım,onu duymaya devam edeceğim, Oh Sehun.."

Saçlarını koklayarak ona daha sıkı sarıldım. Elimden gelse içime alıp hapsederdim onu.

Elim sırtından beline kayarken aniden irkildi.

"Hala acıyor mu?" diye sordum fısıldayarak.

"Ne?" gözlerini kaçırıp bilmemezlikten gelsede ne dediğimi çok iyi biliyordu.

"Uyurken sızlanıp duruyordun. Hatta sabaha kadar yüz üstü uyudun?"

Utanıp geri çekildiğinde gülmemek için yanak içlerimi ısırmıştım.

Kollarımın arasında dönüp sırt üstü yatmaya çalıştığında kalçasını bana farkettirmeden yukarda tutmaya çalışıyordu. Sen kime ne yutturuyorsun Tanrı aşkına?!

"Üstesinden gelebilirim." diye mırıldandı.

Güldüğümü görmesin diye ağzımı kapatmıştım.

"Luhan... Canını acıttığım için seninle bir daha sevişmeyeceğimi düşünüyosan-"

"Yaa!" aniden ağzımı kapatıp kaşlarını çattı. "Y-yok öyle bir şey!"

Ağzımı kapayan elini nazikçe çekerek kafamı salladım.

"Korkma diye söyledim. Utanmana gerek yok ballı böcüğüm."

CRUSH AGENTWhere stories live. Discover now