Bölüm 10- Altın Çağı

1 1 0
                                        


---

📖 Bölüm 10: Altın Çağ

Savaşın ardından aylar geçti. Kuzey topraklarında barış sağlandı, düşmanlar geri çekildi. İmparatorluğun kalbi olan başkent ise bambaşka bir ışıkla parlıyordu. Sokaklarda çiçekler açıyor, çocukların kahkahaları yankılanıyordu.

Ama en çok parlayan şey, halkın gözlerindeki güven ve sevgi idi. Çünkü artık onlar sadece bir imparatoriçeye değil, bir efsaneye inanıyorlardı.

👑

Taht salonunda günler süren kutlamalardan sonra, imparatoriçe yeni bir düzen ilan etti:
Kadınlar artık sadece saray duvarlarının ardında kalmayacak, orduda, mecliste ve yönetimde en ön safta yer alacaktı. Kadın şövalyeler onurla başlarını dikti, halk ayakta alkışladı.

Gölgelerin kadını ise, tahtın yanında yerini aldı. Ne resmi bir unvan talep etti ne de gösterişli kıyafetler… ama halk ona gizlice “Kalbin Kraliçesi” demeye başlamıştı.

Bir gece, imparatoriçe ile birlikte şehrin en yüksek kulesine çıktılar. Aşağıda yüzlerce meşale yanıyor, halk sevinçle şarkılar söylüyordu. Rüzgâr tacın altındaki saçlarını savururken, imparatoriçe gözlerini ufka dikti.

“Bunca yıl gücü yalnızca kılıçla sandım,” dedi. “Ama gücün gerçek anlamını sen bana gösterdin. Güç, kalpleri birleştirmekmiş.”

Gölgelerin kadını onun elini tuttu.
“Ve sen bunu başardın. Bak, halkın sana nasıl bakıyor. Artık yalnızca bir hükümdar değilsin. Sen onların umudu, benliğinle açtığın bir çağın adı oldun.”

İmparatoriçe dudaklarında bir tebessümle ona döndü.
“Ve sen benim yanımda oldukça, bu altın çağ sonsuza dek sürecek.”

🌸

Ertesi gün, sarayın avlusunda büyük bir tören düzenlendi. İmparatoriçe halkın önüne çıktı, yanında gölgelerin kadınıyla. Binlerce insan sessizce bekliyordu.

İmparatoriçe yüksek sesle ilan etti:
“Bugün sadece bir hükümdarın değil, bir kalbin de taçlandığı gündür. Benimle birlikte bu imparatorluğu savunan, bana yol gösteren, bana aşkı hatırlatan kişi… kalbimin eşidir.”


Kalabalık önce sessizleşti, sonra gözyaşlarıyla alkış tufanına dönüştü. Kadınlar özellikle öne atıldı, çiçekler saçtılar. Çünkü onlar, kendi özgürlüklerinin ve onurlarının da taçlandığını biliyordu.

Gölgelerin kadını diz çökmek istedi, ama imparatoriçe onu kaldırdı.
“Hayır. Biz eşitiz. Yanımda dur.”

Ve tacını çıkarıp, onu sevgilisinin başına hafifçe dokundurdu.

O an bütün meydan haykırdı:
“Yaşasın İmparatoriçe! Yaşasın Kalbin Kraliçesi!”

Gökyüzünde güvercinler havalandı, çanlar çaldı. Tarih kitapları o günü Altın Çağ’ın başlangıcı olarak yazacaktı.

Ama halkın dilinde bu çağın başka bir adı vardı:
“Aşkın İmparatorluğu.”

---

Okuduğunuz için teşekkürler💙

Você leu todos os capítulos publicados.

⏰ Última atualização: Aug 26 ⏰

Adicione esta história à sua Biblioteca e seja notificado quando novos capítulos chegarem!

Altın Taçlı Aşklar/GlOnde histórias criam vida. Descubra agora