Zoraki evlilik(inatçı keçi)

Zoraki evlilik 17.bölüm "Tokat"

Hayır hazır değildim... kabul edemezdim... Üzgün bir şekilde yüzüne bakıp dişlerimin arasından HAYIR diyebildim sadece... Duyduğum tek ses kapının çarpılması... Evet gitmişti... Beni anlaması gerekirken bana tavır yapmayı seçmişti... Yanılmıştım. Aşık olduğum insanı doğru seçtiğime emindim... Ama Yanılmışım.. Daha fazla uzatmaya gerek yoktu zaten en iyisi gitmem olacaktı... Nereye mi?Bunu şimdilik bende bilmiyordum. Ayaklarım nereye gideceğini bilmiyordu. Kalbim burda kalsa bile gitmek zorundaydım... Ah!Hadi ama ben Miray Ar'ım hiçbir zaman güçsüz olmadım...Hazırlanıp bu evden gitmem gerekiyordu.. Bir kaç gün kafamı dinlemeye ihtiyacım var... Zaten başından beri yanlıştı... Kendimizi oynadığımız oyuna fazla kaptırdık... Asla aşık olmamamız gerekiyordu... Küçük bir valiz hazırlayıp odamdan çıktım... Fatih salonda uyuyordu... Üzgünüm sevgilim affet beni diyip yanağına küçük bir buse kondurdum... Evet gitme vakti geldi... Yavaşça evden çıkıp olabildiği kadar uzaklaştım... Ah nolur herşey filmlerde olduğu gibi olsa?!Mesela ben evden çıktığım an taksi gelse???! Ama bu film değildi Malesef... Sonunda bir taksi bulmuştum... Taksi şoförü nereye kızım diye sorduğunda Havaalanı'na dedim boguk bir sesle... Hala aklım Fatih'teydi.. acaba napıyordur şimdi?Uyanmış mıdır acaba? Diye iç sesimle boğuşuyordum resmen. Özür dilerim sevgilim diyordum kısık sesle... Aynı cümleyi sayısını bile unuttuğum kez tekrarlamıştım... Şoför havaalanına geldik kızım dediğinde kendime gelip parayı odetikten sonra indim...Niye gelmiştim ki ben buraya?Daha önceden bilet te almamıştım... Görevli bir kadından yardım istedim...Ama bilet kalmamış... Bende şans olsa diyip orayı terk ettim...
Fatih:nerde bu kız ya?Miray nerdesin bak Nilay gelmiş seni görmeye
Nilay:allah allah evde yol galiba
Fatih:galiba
Nilay:senin canın mı sıkkın? Yoksa Miray'la kavga mı ettiniz
Fatih:yoo onu da nerden çıkardın?!
Nilay:ne bileyim yolda gelirken Mirayi aradım ulaşamadım eve geldim evde yok bende sandım ki kavga ettiniz. Neyse herhalde bir işi vardır. Zaten aradığımı görünce beni tekrar arar. Görüşürüz Fatih
Fatih:görüşürüz diyip kapıyı kapattım. Miray neredeydi acaba?Nedenini bilmiyorum ama içimde kötü bir his vardı. Kötü düşünme Fatih diyerek kendimi teselli ediyordum...
Miray:iyi günler. Boş bir odanız varmı acaba?
Görevli:daha önceden oda ayarlatmadiniz mı
Miray:allah allah arkadaşım ayarlatsam niye senden boş bir oda olup olmadığını sorayım ki
Görevli:çok Afedersiniz.Buyrun oda anahtarınız
Miray:teşekkür ederim diyip odaya çıktım... Rahatlamam gerekiyordu.En iyisi duş almak... Duşa girmeden önce Telefonumu açtım. Yuh!Nilay 20 kere aramış. Diyip yutkundum... Nilayi aramam gerekti. Belli ki beni merak etmiş. NILAYI aradığım an tam da tahmin ettiğim gibi ilk aramada telefonu açtı ve bitmeyen sorularını yağdırmaya başladı...Nilay bir sakin ol diyebildim sadece...
Nilay:nerdesin Miray ya neden açmıyorsun telefonu
Miray:işim vardı Nilay
Nilay:ee peki nerdesin
Miray:Ankara'dayım dedim yalandan. Yalan söylemeye mecburdum. Bikaç gün kafamı dinlemem gerekiyordu ne nasıl yani?Ne işin var kızım senin ankara'da? diye telaşlı bir şekilde sorularına devam eden Nilaya merak etme herşeyi anlatacağım şimdi duşa girmem gerek sonra konuşuruz dedikten sonra telefonu kapatıp kendimi duşa attım...
Nilay:Miray ankaradaymış!
Gülay:nasıl ya ne işi var Ankara'da
Nilay:bilmiyorum. Kesin Fatih'le bir sorun yaşadılar
Gülay:sen nerden biliyorsun
Nilay:sabah Mirayı görmek için evlerine gittim. Fatih'te çok Üzgündü. Belli etmemeye çalışıyordu ama canının sıkkın olduğu belliydi
Gülay:Allah Allah endişelendim şimdi ya...
Nilay:Gülay şimdilik ailen bilmesin Mirayın gittiğini.
Gülay:eee peki sonra ne olacak
Nilay:önce Fatih'e haber verelim sonrasına bakarız artık. Belki Fatih ailenizin haberi olmadan meseleyi halleder
Gülay:peki ben arayıp Fatih'e söyleyim dedikten sonra Fatihi aradım...
Fatih:efendim Gülay
Gülay:Fatih sana bişey söyleyeceğim ama sakin ol tamam mı
Fatih:noldu Gülay Miraya bişey mi oldu yoksa. Gülay söyle lütfen
Gülay:ha Hayır Miray iyi... yani Nilaya iyi olduğunu söylemiş...Fatih Miray Ankara'ya gitmiş
Fatih:nasıl yani önceden bilet almamıştı ki
Gülay:bi bilmiyorum herhalde acil uçak bileti aldı. Ne bileyim ki.. Fatih allah aşkına ara karını sorunu hallet.. Annemler duymadan lütfen
Fatih:ta tamam diyip telefonu kapattım. Mirayın gittiğini öğrendiğimde tüm dünyamın alt üst olması acı çekmeme yetiyordu... Gitmişti... beni bırakıp gitmişti... Basbaya terkedilmiştim... Ne yapmalıydım?Aptal aşık gibi gururumu hiçe sayıp peşinden mi gitmeliydim?yoksa gururum yüzünden sevdiğim kadını kaybetmelimiydim? Madem o gitti demek ki herşey bitmiş gitsem ne değişecek ki diyip sinirle önümde duran sehpaya tekme attım... Evi dağıtmam bir kaç saniyemi almıştı bile... Sinirimi bir şekilde geçirmem gerekiyordu...Sinirle odaya çıkıp lavaboya girdim... Elimi yüzümü yıkayıp sakinlesmek için girdiğim banyoda karşımda duran aynaya yumruk attım.Cam parçaları kırılıp yere düşüyor elimse kan içinde kalmıştı... Ne olmuştu bana böyle?Ah Miray hepsi senin yüzünden. Ne yapmıştın bana böyle?Ne zaman bukadar çok sevmiştim seni???Kapı çalmıştı.. Miray geldi zannetmistim.. Kapıyı açtığım an karşımda gördüğüm kişiyle şok olmuştum...İpek senin ne işin var burda diye sinirle çıkıştım İpek'e
Miray:yok bu böyle olmaz. Aklım hala Fatih'te. Böyle çocuk gibi ondan kaçacak değilim ya. En iyisi gidip konuşayım. Eminim beni anlar dedikten sonra üzerimi giyinip otelden ayrıldım..İyi ki anahtarı almışım bide kapı çalmak durumunda kalmam...
İpek:Fatih!!eline ne oldu
Fatih:bağırma İpek bişey yok iyiyim
İpek:Fatih nasıl bişeyin yok elin kan içinde... Lütfen hadi gel hastaneye gidelim
Fatih:istemiyorum
İpek:Fatih lütfen inkar etme gidelim. Hadi gidelim lütfen kan kaybından Öleceksin yoksa. Hadi lütfen gidelim
Fatih:istemiyorummm!!
Ipek:tamam bağırma.. o zaman lütfen izin ver eline pansuman yapayım lütfen seni böyle bırakıp gidemem
Fatih:tamam gel diyip İpek'in içeri girmesine izin verdim. İçeriden ilaç kutusunu alıp yanıma geldi...Elime pansuman yapmaya başladı...Pansuman bittikten sonra bana bakıp gülümsedi teşekkür amaçlı gülümsemesine karşılık verdim bende...
İpek:kahretsin ya üzerim lan olmuş... hemde çoğu kısmı ya. Şimdi böyle araba kullanırsam trafik polisi beni böyle görürse kesin Karakolluk olurum
Fatih:istersen elbiseni kurutemizleyiciye ver elbisen hazır olana kadar benim kıyafetlerimden uygun olanini giyin. Ne yapalım benimkilerle idare edeceksin artık bu diyip ufak bir kahkaha attım
Ipek:hiç sorun değil.Eminim senin gömleğin bana çok güzel yakışır dedikten sonra bana göz kırpıp yukarıya çıktı... Kapının açılma sesiyle yüzümü döndüğümde gelenin Miray olduğunu gördüğümde şok olmuştum... Miray! diyebildim sadece... İpek'in burda olduğunu öğrenirse demeye kalmadan İpek Fatihhh diye merdivenleri inmişti bile... Kahretsin bide gömleğimi giymiş ya Miray kesin yanlış anladı. Yüzümü döndüğümde sinirli ve dolu gözlerle bana bakan Miraya yaklaşmak istedim...
Miray:sakın gelme...Nasıl yaparsın bunu ya..
Fatih:Miray açıklamama izin ver lütfen bildiğin gibi değil
Miray:ne bildiğim değil. Herşey apaçık ortada zaten... Allah ikinizide bildiği gibi yapsın diyip dayanamayıp Fatih'e sert bir tokat attım... Senden nefret ediyorum Fatih dedikten sonra hızla evden çıktım... Gördüğüm I iğrenç manzara gözümün önünden gitmiyordu...Utanmadan bide peşimden geliyordu.. Herşey için bikez daha lanet ettim...
Düzenleme erken olduğu için yeni bölüm erken geldi. Salı günü demiştim ama erken oldu