Medya- Adar'ın kıyafeti
📖 Keyifli okumalar...📖
Geçmiş
Düğün Günü
Kazım Ağa- Adar, çocuğa sakın ha bişey yapmayasın.
Adar- Baba kıza ne yapacağım ben Allah aşkına ya?
(Kız yazdım ya kendimden soğudum bi an)
Kazım Ağa- Kumadır, berdel ile gelmiştir diye yıpratma çocuğu. Az deli yetiştirmedi babam seni. Bilirim ben. Tepen atınca patlarsın hemen.
Yeşim Hanımağa- Aman oğlum üzme yavrucağı.
Adar- Tamam ana tamam. Üzmem de hayde çıkınca üstümü giyinem.
Adar yatağının üzerindeki siyah takımı alıp istemeye istemeye giydi. Bu kadar hazırlığa ne gerek vardı anlamıyordu. Elbette Efsun ile daha bir istekle evlenmişti ama ailesi yüzünden dillere destan bir düğün yapamamıştı. Şimdi Arin için yapılan bu düğünü anlamıyordu.
Üstünü düzeltip avluya indi. Efsun giydiği elbise ile yaklaştı eşine, Adar Efsun'un kendisine geldiğini görünce belinden tutup kendine çekti ve alnını öptü. Mucize bu gördükleri ile gözlerini devirdi. Kendisi bile biliyordu Efsun'la evlenmemesi gerektiğini. Kaderi çoktan yazılmıştı amcasının.
Kazım Ağa- Hayde herkes kendi arabasına binsin. Önce Şahan'ların konağına gidip Arin'i alalım sonra da nikâha geçeriz hemen.
Yeşim Hanımağa Efsun'a bakıp Ağa'sının koluna girdi ve eşinin yardımıyla arabaya bindi. O kızı oğlunun yanında gördükçe sinirleniyordu. Hem yakıştıramıyor hemde oğlundan aldığı cesaret ile kendisine diklenmesine ayrı sinir oluyordu. Torunu Mucize lafların altında kalmayıp cevap verse de ebeveynlerinden aldığı edebi onun gibi biri yüzünden bozmak istemiyordu.
Şoförler konvoy hâlindeki arabaları Şahan konağının önünde durdurunca her araçtan bir korna sesi çıktı. Kısa süre sonra Mustafa Ağa kolunda ise yüzünün yarısını kapatan tül ve ona fazlasıyla yakışan elbisesi ile Arin çıktı kapıdan. Saruhan'lılar araçlardan inmiş yeni aile üyelerini bekliyorlardı.
Adar sıkkın bir nefes verip eşi olacak kişinin yanına yürümeye başladı. Önünde durunca beline bağlanan ikinci bir kuşak daha gördü. Kırmızı ve yeşil iki adet kuşak bağlanmıştı. Adar boş verip elini zoraki Arin'e uzattı.
Önce babasına ardında ona uzatılan ele baktı. Mustafa Ağa koluna sarılı eli tutup damadının elinin üzerine koydu ve birkaç adım geri gitti. Arkadan onları izleyen çocukları ise içlerinde kan ağlayarak kardeşlerine bakıyorlardı.
Genç çift istemeye istemeye konak kapısının önünde ki araca bindiler. Diğer aile fertleri de arabalara binerken Efsun arkadan boş arabada tek başına geliyordu. Kimseyle muhattap olmak istemiyordu. Çocuklar ise amcalarının ikinci kez olan bu evliliği görmemeleri için ya teyzelerine yada babaannelerinin yanlarına gönderilmişlerdi. Büyüklerin amaçları düğünü görmemeleri değildi, kardeşlerinin ve evleneceği kişinin birbirlerine atacakları bakışları görmemelerini istiyorlardı.
Düğün mekanının önüne gelince herkes arabadan indi ve yerlerine geçtiler. İkili direk gelin odasına çıktılar. Arin tuttuğu kolu bıraktı ve geniş koltuklardan birine oturdu. Adar ise onunla aynı ortamda olmak istemediği için çıktı ve koridorun sonunda gördüğü balkonla o tarafa yöneldi. Kulaklarına dolan Kürtçe şarkı ile oyunların başladığını anladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Böyle Olsun İstemedim Ki!? (Bxİ)
Random‼️ ACEMİCE YAZILMIŞ BİR KURGUDUR ‼️ Kuma ve Adar'ın diğer eşi aynı yatağı kullanmakta.(Bunu bilerek okuyun!) Mardin'de doğan, Annesi ve abileri tarafından sevilmeyen Arin, babasının sevgisi ve babaannesinin merhameti ile büyümüştü. Abisinin kaçırdığ...
