5.3

7.1K 713 190
                                        

Bölüm şarkısı, Krobak- It's Snowing like it's the end of the world.

M. Eslem Erva...

Asya ameliyata alınmıştı. Ambulansta kalbi durduktan sonra şok vermişlerdi. Ve Asya yaşama tutunmuş, tekrar hayata dönmüştü.

Onunla birlikte o birkaç saniyede Yaman'ın da kalbi atmayı bırakmıştı.

Asya'yı kaybedecekti. Belki de onun yüzündendi.

Hayır. Belki kelimesi fazlalıktı. Yaman'a göre Asya onun yüzünden zarar görmüştü.

Her şey onun suçuydu.

Ağlaması dinmişti. Yıllar sonra ilk defa ağlamıştı, küçük bir çocuk gibi hıçkırarak ağlamıştı.

Annesinin başarısız intihar girişiminden sonra ilk defa kaybetme korkusunu iliklerine kadar hissetmişti. Eğer yetişmeseydi sevdiği kadın yanarak ölecekti. Ya da kan kaybından...

Dirsekleri ve kolları yanmıştı. Ancak umrunda olduğu söylenemezdi.

Artık düşünceleri yüzünden ne yapacağını bilmiyordu. Tepki veremiyordu, boş bakışlarını ameliyathanenin kapalı kapısına dikmişti.

Asya, daha dün gece yaşanılan şeylerin bir yanlış anlaşılma olduğunu bilmiyordu. Yaman'a kırgındı.

Yaman, daha kendisini ona doğru düzgün açıklayamamıştı.

Eğer tekrar kalbi atmasaydı Yaman'a kırgın ölecekti.

Düşüncelerinin ağırlığı ile ayakta durmak zor gelmişti. Gözlerini yumup ameliyathanenin önüne çöktü. Yere oturarak ellerine baktı, hâlâ titriyorlardı... Kana bulanmıştı, Asya'nın kanına boyanmıştı.

Dizlerini kendine doğru çekerek ellerini izledi, dokunmaya bile kıyamadığı kadının geldiği noktada yalnızca kendisini suçluyordu. Eğer Aslan ortaya çıkmasaydı bunların hiçbiri olmayacaktı.

Kurtulduğunu sandığı geçmişi gün yüzüne çıkmıştı.

Aniden ortaya çıkan geçmişi hayatında en nefret ettiği adamı beraberinde getirmişti. Ve o adam en değerlisine sikik bir intikam uğruna zarar vermişti.

Dayanamıyordu. Aklına geldiği anılar ile yutkundu.

Yaman sekiz yaşındayken...

Küçük çocuk annesinin yanından ayrılmıyordu.

Yine her zamanki gibi annesinin başında nöbette bekliyordu. Korkuyordu. Annesini kaybetmekten ölesiye korkuyordu. Bu dünyada onu seven tek kişi oydu.

Koca evde sığınabileceği bir o vardı. Ve annesi iyi değildi, anlayabiliyordu. Belki küçüktü ama anlıyordu.

Annesi iyi değildi. Gün geçtikçe daha da kötü hâle geliyordu. Yaman şurup bile içemezken annesi büyük büyük ilaçlar içiyordu.

O zaman annesi çok hasta olmalıydı değil mi? Yani küçük Yaman öyle düşünüyordu.

"Anne neden artık benimle oyun oynamıyorsun?" dedi sessizce. Annesi içtiği ağır depresyon hapları yüzünden yine uyuyordu. Sürekli uyuyordu.

Hatta bazen Yaman onun dibine sokulur nefes alıp almadığını kontrol ederdi. Çok ağırdı. Sekiz yaşındaki bir çocuğun annesinin yaşayıp yaşamadığını kontrol etmesi çok ağırdı.

DİKİŞ TUTMAZ AŞK | Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin