Selamlar
Nasılız?
İyi miyiz
Ben iyiyim
Sizde iyi olun
Seviliyorsunuuz
<3
~
Güneş akkan
Kollarımın arasındaki bebeğimi sıkıca sardım yatağımın üstüne koymak yerine başka bi hemşirenin getirdiği ayaklı pusete koydum çiğlem ablaya emanet edip. Odadan çıktım. Terasa çıktım kaç dakika orda kaldım bilmiyorum düşündüm sadece ne yapacağımı ne yapmam gerektiğini düşündüm. Odama dönmem gerektiğini fark ettin. Terastan çıktım odama doğru gittiğimde Kılıç kapıda bekliyordu beni. Hemşirenin adını öğrenmişti kılıç onunla beraber hastane yönetimine çıktım. Kapıyı tıklattıktan sonra girdik içeri adam kılıçı görünce gülümsedi sonrasında beni görünce duraksamıştı. Dağınık saçlı gözlerinin altı çökmüş biriydim karşısında.
"Buraya parasını vererek yattım değil mi?" Dedim direkt olarak konuya girdiğimde adam şaşırmıştı. "Kusura bakmayın bu konuda yavaş olamam." Dedim net bi şekilde.
"Buyrun oturun dinliyorum sizi." Dedi yönetimle ilgilenen adam. "Kılıç hoşgeldin evladım." Dedi kılıça bakıp adam.
"Hoşbulmak isterdim ılgın abi maalesef öyle olmadı." Dedi kılıç koltuğa oturduk ikimiz bana baktı. "Güneş burda hastanede doğum yaptı." Dedi kılıç bana bakarak konuşuyordu.
"Ilgın bey, ben alacağım tedavinin ve hizmetin karşılığını verdim hem bebeğim hemde kendim için." Dedim kılıçın konuşmasına izin vermedim. "Ama sizin çalışanlarınız benim bebeğimi alıp götürüyor." Dediğimde ılgın bey sandalyesinde dikelmiş doğrudan bana bakıyordu.
"Çalışanın güneşin bebeğini kontrol diye alıyor yanımızdan," dedi kılıç nefesini dışarı verdi elime uzandı tuttu. "Ama güneş bebeğine bakmak için gittiğinde başka birinin kucağında bebeği?" Kılıç sakinlemek için bacağını sallıyordu. "Biz gerekli yerlere şikayeti yine yapacağız. Ama hangi hakla kalkıp kızımı başkasının kucağına veriyor hemşire?" Duyduğum kelime ile yutkundum kızım demişti. "Herşeyden önce direkt görüşmek istedik seninle." Dedi kılıç.
"Anlıyorum, bi yanlışlık olmasın kılıç?" Dedi ılgın denilen adam. "Benim çalışanlarımdan hiç biri yapmaz böyle bir şey." Kendinden emindi sanki.
"İyi yapmaz demeye devam edin çıkışımı alıp bebeğim ile gidiyorum hastanenizden mahkemede görüşeceğiz zaten." Dedim ayağa kalktım kılıça bakmadım direkt olarak adama bakıyordum. "Sizin güvendiğiniz çalışanlarınızdan biri yapıyor bunu ılgın bey." Dedim gergin bi şekilde.
"Sakin olun güneş hanım, benim demek istediğim şu buna müsaade edilemez hastanemde." Dedi ılgın bey. "Onlara bu rahatlığı kimse veriyor olamaz yani." kılıça döndü. "Kılıçta bunu iyi bilir ne magazine haber çıkar hastanemizden nede böyle bir şey olabilir ondan ihtimal vermedim." Dedi ılgın bey.
"Ilgın abi biz seninle konuştuk bilgilerini yazılı olan kağıtta sana vereyim." kılıç hafif doğrulup masanın üstünden kağıdı uzattı. "Biz gerekli şikayetleri yapacağız avukatlarımız ile bende yerin farklı ama konu güneşse işler değişir." Dedi kılıç bana döndü. "Bize müsaade artık abi. Daha sonra kahveni içmek için görüşürüz." Bir kaç adımla yanıma geldi elini belime attı. "Hadi yavrum çıkalım." Dedi kılıç.
Kapıdan çıktık beraber sonrasında beraber asansörün önüne geldik. Asansör geldiğinde içine geçtik sonrasında kılıçtan bir veya iki adım uzaklaştım ona döndüm.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güneş Tutulması | Yarı texting
General FictionSiz: hocam ben yapamıyorum Siz: valla olmuyor Siz: azcık yiyeyim ya nolur Siz: vallahi bakın söz yemicem bi daha Siz: tatlıyı yasakladınız anladım Siz: ama bari azcık baklava yiyeyim Diyetisyenim: olmaz bence. Diyetisyenim: baklavada kalorili Siz:...