Böyle Olsun İstemedim Ki!? (Bxİ)

14. BÖLÜM

Çerezlik bir bölüm.

📖Keyifli okumalar...📖

Herkes Şahan Konağı'nda toplanmış Mustafa Ağa'nın bir açıklama yapmasını bekliyordu. Fakat o, konağın içinde Arin'i boşanmaya ikna etmeye çalışıyordu.

Mustafa Ağa- Yavrum hele bir 'he' de tekrar bu konakta beraber yaşayacağız.

Hayır diyemedi.
İstemiyorum diyemedi.
Korkuyorum diyemedi.

Arin 'Tekrar eski günleri (kötü günleri) yaşamak istemiyorum' diyemedi babasına. Annesinin ona yapacaklarından ölesiye korkuyordu.

Bu konağa geri dönerse hem abisi ölecek hemde annesi ona yeniden kötü davranacaktı. Abisini öne sürdü. Başka bahanesi kalmamıştı.

Arin- Geri dönersem abim ölecek. Hiç düşünmez misin oğlunu?

Mustafa Ağa- Sende benim oğlumsun, hemde biricik kızımsın. Ben, bunca yıl büyüttüğüm karanfilimin nasıl o ecnebi konakta solmasına izin vereyim? He, sen söyle Arin'im?

Mustafa Ağa giderek umutsuzluğa kapılırken Arin babasının düşen yüzünü an be an izledi. 'Hakkım yok' dedi. 'Babamı üzmeye hakkım yok benim.'

Arin- Tamam. Tamam boşanacağım.

Mustafa Ağa'nın yüzü güldü. Berdel kararının verildiği günden sonra gerçekten güldü. Arin'in elinden tutup ayağa kalktılar. Adar'ın boşanmaya izin vermeyeceğini biliyordu Arin. Sonuçta eşi olarak gözükmüştü bir kere. 'Koskoca Saruhan aşiretinin sıradaki Ağa'sı boşanmış, karısına söz geçirmemiş dedirtmez.' diye düşündü. Haksız da sayılmazdı. Beraber dışarı çıktılar. Avluda onları bekleyenler de ayaklanıp ikiliye baktılar.

Mustafa Ağa- Arin'le konuştuk. Boşanmak ister.

Herkesten koca 'Ne!?' nidası çıkarken Adar söze atladı.

Adar- Ne demek 'boşanmak ister' Mustafa Ağa? Nerde görülmüş Ağa'nın boşandığı?! Hangi hakla boşanıyor!!

Mustafa Ağa- Arin benim çocuğum. Sana mı soracak ne yapacağını?

Mustafa Ağa bu söylediğinin saçma olduğunu elbette ki biliyordu. Fakat onları boşatmalıydı.

Adar- Bir fahişe için fazla ileri gidersin Mustafa Ağa. Değmez.

Mustafa Ağa fahişe lafını duyar duymaz belindeki silahı çıkarıp Adar'a doğrulttu. Mermiyi silahın ucuna atmakla uğraşamayacığı için silah sürekli hazır oluyordu.

Mustafa Ağa- Lafını geri al Adar!

Mustafa Ağa'nın sesi konakta yankılanırken Kazım Ağa oğlunun ölmesine göz yumamadı. Mustafa'nın gençliğinde ne kadar deli dolu olduğunu biliyordu. Hâlâ öyleydi sadece kendini saklıyordu. Tıpkı Arin'in, erkek tarafını annesinden sakladığı gibi.

Kazım Ağa- Mustafa indir hele silahı, hayde. Kimsenin kanını akıtmayasın boş yere. Adar, sende lafını geri al hayde, hayde.

Adar- Yalan söylemem baba! Seher'in geldiği gün çocuk yaptık. Arin'in kanaması olmadı. Belli ki benden önce biriylen çoktan yatmış.

Arin kafasını hızlı hızlı iki yana salladı. O güne kadar bakiyerdi. Bakireliğini Adar bozmuştu ilk. Sadece kanaması olmadı diye başkalarına vermiş diyemezlerdi. Kazım Ağa Arin'e döndü bu sefer. İnanmayarak sordu.

Kazım Ağa- Gerçekten bakire değil mıydın Arin?

Arin- Yemin ederim. Yemin ederim bakireydim ben. Zina yapmadım, yemin ederim baba.

Arin dolu gözleri ile kurdu cümlelerini. Son cümlesini ise sanki kanıtlamak zorundaymış gibi -ki kanıtlamaz ise ölüsü çıkacaktı bu gece bu konaktan- babasının gözünün içine bakarak söyledi. Mustafa Ağa ne yapacağını bilemedi. Arin ergenlikten beri dışarı tek çıkmamıştı. Zaten ergenlikten öncede pek fazla dışarı çıkmamıştı ya neyse.

Ya bu gece berdel devam edecek
Yada bu gece Arin'in son gecesi olacaktı.

-BÖLÜM SONU-

Bilmeyenler için küçük bir açıklama yapayım.
Kadınların kızlık bölgesi/kızlık zarı denilen bir yer vardır. Rahim ve vajinal kanalın arasında, penisin yetişebileceği bir konumda. Bu bölgeden rahimden gelen kan dışarı çıkar. Bazı kadınlarda bu delik geniştir. Cinsel birliktelik sırasında kızlık zarı yırtılır, kana fazla olmaz sadece oradaki yırtılmadan dolayı kılcal damarlar kanar. Bu bölgeye bakılarak kadının bakire olup olmadığı anlaşılır. Cinsellikte bu bölgedeki zar yırtılır ve bakirelik bozulur. Bazı aileler kanama olmadığı için kızlara oruspu damgası vurur ve onları öldürdüler.