...
~~~ REYHAN'dan ~~~
İki Gün Sonra
Güneş ışığının yüzüme vurmasıyla gözlerimi yavaşça açtım. Bugün benim için yeni bir gündü. Yatağımdan yavaşça doğruldum ve tuvalete gittim. İşimi bitirdikten sonra dolabıma baktım.
Ne giysem diye düşürken favori çiçekli elbisemi görüp üstüme geçirdim. Ardından saçlarımı ördüm. Anamın sesini duymamla mutfağa indim.
Anam kete pişirirken yüzünde cilveli, utangaç ve mutlu bir ifade vardı. Herhalde dün gece babamla bir şeyler yaptılar. Odalarından malum sesler geliyordu .Anam kete pişirirken çayı yaptım, peynirleri ve zeytinleri tasa koydum. Domates ve salatalık doğrarken anamın mutlu suratına karşılık soru yönelttim:
"Anaa yüzünde güller açıyor bakiyom da. Ne seni bu kadar mutlu etti?"
Gülten kızına gülerek bakıp ardından:
"Hiç canım öylesine gülüyom"Salatalık doğrarken güldüm ve:
"Hmmm dün gece odanizdan sesler duydum ana. Yoksaa"Gülten kahkaha attı ve kızarak:
"Ana bubanin odası dinlenir mi hiç kız? Ayıp ya ayıp. Hep yaptıysak noldu sonuçta nikahlı kocam."Gülerek:
"Amaan ana kulak misafiri oldum o kadar. Bir daha dinlemem"Gülten gülerek: "İyi kız haydi şunları sofraya taşı"
Kahvaltılıkları sofraya taşıdım ardından yemeye başladık. Halam bugün köyüne dönecekti. Hele şükür yarabbim sonunda gidiyor diye içimden söyleniyordum. Kahvaltıdan sonra halamı köyüne uğurladık. Eve geçtim.
Ablam bulaşıkları yıkarken şarkı söylüyordu.
Pembe: Bir efsaneydi, efsaneydi senle beraber olmak... Gözlerinde buluşup ellerine dokunmak... Saatlerce uzanıp hep yanında kalkmak... Bir efsane senle beraber olmak...
Gülerek "Ooo bakıyorum da birileri Kamiline fena tutulmuş"
Pembe gülerek: He valla sorma her saniye onu özlüyom ve sürekli şarkı, türkü söylüyom. Sürekli onu içimde istiyorum aahh.
Güldüm ve "Ben de ben de Mehmedimi istiyorum. Ooff şimdi kalçamı kavrayıp, kucaklayıp yatağa götürecekti... Ah ahh!!"
Kahkaha attık. Canım sıkılıyordu ben de canımın sıkıntısını atacak iş bulmaya çalışıyordum.
O sırada anam
Gülten: Kız git tarlaya. Ekinlere bak nolmuşlar de haydee. Şu kazma küreği de al yanına yaklaşan olursa bir tane kellesine geçirirsin.Kahkaha atıp "Sağ ol anacım da sen normalde gelirdin neden gelmiyon şimdi."
Gülten gülerek: Belim ağrıyor kızım da anla.
Pembe sırıtarak: Ne o ana yoksa babam belini mi kırdı?
Kahkaha attık ve
Gülten: Göstericem şimdi beli sana !!!
Diyerek ablama terlik fırlattı.Yanıma kazma kürek falan alıp evden çıktım. Güneşin altında ekinlere bakicam güya. Aman Allahım yaa diyerek gittim.
Tarla çok ıssızdı korkmaya başladım. Neyse Allah yanımda diyerek korkumu bastırmaya çalıştım. Ekinlere bakarken bilekligim düşmüştü. Hayır olamaz bu Mehmedimin hediyesi olan bileklikti, hemen almalıyım. Almak için aramaya başladım eğilip baktım.
Tam o sırada Reyhan'ı uzun zamandır uzaktan izleyen İdris, Reyhan eğildiğinde ağzının suyu akarak kıza rahatsız edici bakışlar attı. Islık çalarak:
"Aha karı!! Ben bu karıyı yerim valla. Bak şu kalçaya, memelere... Ooff hayal ettikçe fena oluyom. Hemen sahip olmalıyım."
diyerek Reyhan'ın yanına doğru gitmeye başladı.Reyhan sonunda bilekliği bulmuş. Bileğine takmıştı. Ohhh çok şükür diyip işine devam edecekken arkasında bir el belini kavrayıp kendisine çekti. Reyhan tedirgin bir şekilde İdris'e baktı. İdris, Reyhan'ın boynuna eğilip sahip olmaya çalıştı.
Reyhan bağırarak ve ağlayarak "Bırak benii!!! Pislik, bırak!!! Git!!" Bunları derken diğer taraftan İdris in göğsüne vuruyor, kendini korumaya çalışıyordu.
İdris, Reyhan'ın kollarından tuttu ve yere attı. Pantolununu çıkarmaya başladı. Reyhan ağlarken İdris "Sus be karı!!! Sesini çıkarma yoksa fena yaparım seni!!! Ohh şu güzelliklere bak!!!"
Reyhan'ın dudağını zorla öpmeye çalışıyor fakat Reyhan kendini sağ sol yapıp ağlayarak, acıklı bir sesle "MEHMEEEETTT!!!" diye kükredi. Ardından İdris kızın ağzını kapadı.
Allah'a şükür Mehmet tarla tarafında çobanlık yaparken Reyhan'ın sesini duydu. Bu ses acıklı ve kurtar beni diyen bir sesti. Mehmet koşarak Reyhan'ın yanına geldi.
Reyhan'ı o halde görünce kan beynine sıçradı.
Hemen İdris'in yakasından tutup sert bir yumruk attı. Yumruklar art arda geldi. Tekmeler savruldu. Mehmet, İdris'i dayak manyağı yapmıştı.
Mehmet sinirle "Kadınıma tecavüz etmek mi?!! Ben şimdi sana tecavüz etcem!!! Seni şerefsiz, adi!!! Senin şimdi burdan mezarın çıkabilir ancak!!!"İdris yalvararak "Abe yapma kurbanın olam... Anlık şehvete düştüm... Orspu gibi geldi gözüme..."
Mehmet sinirle "S!kerim lan şehvetini!!! Seni orspu yapcam şimdi !!!"
Mehmet nerdeyse öldürecekti. İdris nefessiz kalmış, yaptığına çok pişman olmuştu. Reyhan yaşadığı olayın etkisinin altında ağlıyordu. Hem de baya ağlıyordu...Mehmet sinirle "Hatta bu sana yetmez!!! Hadım etcem seni!!!" Mehmet kürekle İdris'in bacak arasına zarar vermişti bu acıyla İdris kaçtı, evine gitti.
Mehmet, hıçkıra hıçkıra ağlayan sevdiğine baktı. Onu böyle görünce kendisininde gözleri doldu. Reyhan, Mehmet'e son bir kez baktı ve bayıldı. Mehmet, Reyhan'ı kucakladı ve kendi evine götürdü. Mehmet'in babası köyde ona sürpriz olarak bekar evi yapmıştı. Bu haberi de geçen hafta almıştı. Ev dayalı döşeliydi.
Sevdiğini koltuğa yatırıp ayılmasını bekledi. Beklerken çorba yaptı. Reyhan yavaş yavaş ayıldı ve "Mehmet... Aşkım..." diye fısıldadı. Ardından Mehmet yanına gitti. Reyhan ağlayarak ona sarıldı. Mehmet, Reyhan'ın saçlarını okşayarak
"Geçti...Geçti bebeğim...Korkma yanındayım...Ben var olduğum sürece kimse sana zarar veremez."Reyhan ağlayarak "Ya olmasaydın ? Ya gelmeseydin? Nolurdu Mehmet??"
Mehmet sevdiğinin gözyaşlarını sildi ve "Şşshhh! Sus, böyle olumsuz düşünme. Tamam mı? Ona zaten haddini bildirdim. Ayrıca bir daha tek tarlaya gitme hatta hiç gitme."
Reyhan biraz olsun sakinleşmiş bir şekilde "Tamam, bundan sonra gitmiceem."
Mehmet, Reyhan'ı öptü ve bir tas çorba getirdi. "Sıcak sıcak içireyim ben balıma. Aç bakayım ağzını..."
Böyle böyle çorba içtiler. Reyhan sakinleşmişti. Reyhan, Mehmet'in yanından hiç ayrılmak istemiyordu. Birbirlerine adeta ilaç gibi geliyorlardı. Uyumak için yatağa gittiler. Mehmet, Reyhan'ı koynuna alıp yattı. Sevdiğinin suratını okşadı ve
"Seni ömrümün sonuna kadar koruyacağım nişanlım, helalim." dedi.Reyhan tebessümle "Hep var ol sevdiğim. Hep birlikte olalım..."
Mehmet, Reyhan'ın alnını öptü. Ardından dudağına minik bir öpücük kondurdu. Birlikte koyun koyuna, aşk, sevgi, bağlılık ve bir sürü güzel duyguyla uyumaya başladılar.
~~~ Devam edeceekk ~~~

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖYLÜ GENÇLER (+18)
RomanceMasum köylü kızı Reyhan ve çoban Mehmet'in tutkulu aşkları...