33. Bölüm 🕌 Travma

253 43 91
                                        


Berinay EL

"Ablamla Acar Abi ne zaman evlenecek?"

Cemal'in beklemediğim konuşması ile yanaklarım hızla yanarken babamın sesini duyduğumda nefesimi tuttum istemsizce. Kalbim çok sert çarpıyor.

"Her şeyin bir zamanı var, oğlum." dedi babam otoriter sesiyle. Gözlerim Cemal'e gittiğinde mahcup hâlde bir bana bir Acar'a bakıyordu. Bu bakışı biliyorum. İçinden düşüneceği şeyi dışına vurdu. Kendini açıklamaya geçmek için kıpırdandığında Mehmet Amca konuşmayı devraldı. "Berinay, kızım sen yeğenini al. Annesine götür. Şimdi annesini ister."

Mehmet Amcanın dediğini yaptım. Hilal'i kucağıma alıp salondan çıktım hızlı adımlarla. Hilal'in yanakları sıcaktan olsa gerek al al olmuş. Kıyamam sana.

Mutfağa geçtiğimde beni ilk fark eden Yasemin Abla oldu. Beni görünce gözlerine kadar gülümsedi. Dinmeyen heyecanımla gülümsedim. "Durmadı mı canım?" dedi yeğenimi kucağımdan alırken. Hilal, annesinin kucağında sesler çıkarmaya başladı bile.

"Mehmet Amca annesini ister, dedi. Ben de getirdim."

"İyi yapmışsın." dedi düşünceli hâlde. Bendeki tuhaflığı sezdi. Bir kolunda bebeğini tutarken elini yanağıma getirdi ciddiyetle. Yengem gitgide abime benziyor. Abimi söylemiyorum bile. "Çok sıcaksın. Ateşin mi çıktı senin?"

"İyiyim ben yenge." deyip gözlerimi yeğenime çevirdim. "Hilal'in yanakları al al olmuş. Sıcaktan herhalde."

Gözlerini kızına çevirdi. Başını öptü koklayarak. "Benim kızım al yanaklı doğdu zaten. Halası gibi." deyip başını kaldırdığında yengem ile göz göze geldim. Ciddiyetle kaşlarını çattı. "Ama sen fazla sıcaksın. Gel, elini yüzünü yıkayalım."

Yengemin üzerime düşmesi duygulandırdı beni. Sabah öyle güzel ilgilendi ki benimle. Benim gibi duygusal. Birlikte ağladık. Abim dışarı çıkmıştı o sırada.

"Ateşi mi var?" deyip elini omzuma sardı annem telaşla. Hatice Teyze de hemen geldi yanıma. O gün geldi aklıma yine. Ailemden kimse yoktu. Korkuyordum, çok korkuyordum.

Boğazımda hissettiğim acıyla kendimi kötü hissettim. Ağzım bantlıyken inlemelerim geliyor aklıma. Ağladım, çok ağladım. Başım çatlayacak gibi ağrısa da sesimi duyurmak için inlediğimi hatırlıyorum. Kötü niyetle şalımı çıkartırken iğne battı boğazıma. Saçlarımı gördü. Ağlıyordum hâlâ. Umursamadı. Bana dokunmayı aklına koymuştu. Gözü dönmüş hâlde yatağın üzerindeki yorganı fırlattığını hatırlıyorum. Titriyordum. Feracem... Feracemin fermuarını da indirmişti. Kollarımı kopartacak gibi sıktığını hatırlıyorum. Çok kötüydüm ben. Allah'tan başka kimse duymadı beni...

Babamı hatırlıyorum. Ağzımdaki bantı çıkardı. Ellerimi ayaklarımı çözdü. Saçlarım... Saçlarımı örttü. Sarıldı bana. Sevinçten ağladım ben. Ağladım. Acar'ı ayan beyan hatırlıyorum. Çok sinirliydi. O pisliği tuttuğunu hatırlıyorum. Oradan çıkarttı babam beni. Tanımadığım kişiler gördüm. Ambulans aracındaydım sanki. Midem bulanıyordu. Bir ara bilincimin gittiğini hatırlıyorum. Hastane... Hastanede bir odadaydım ben. Uyandığımda bir doktor benimle konuştu. Sorular sordu. Ne sorduğunu, sorularına ne cevap verdiğimi hatırlamıyorum. Evime geldim sonra. Odama. Ben ağlıyordum.

Kolumda hissettiğim elle irkildim. Çok korkuyorum. "Dokunma!" diye bağırdım. Kendimi geri çektim. Annem yaşlı gözleriyle bana bakıyordu. Yeğenimin ağlayışlarını duydum sonra. Ağlayışları ruhumu sıkarken ağlamaya başladım. "Korkuyorum ben!"

"Berinay, canım buradayım. Yanındayım bak bana."

Yasemin Abla yanıma yaklaştığında ağlayışım şiddetlendi. Canım yanıyor. İstemiyorum.

RAMAZAN ŞENLİKLERİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin