Gazeldi o Gazel...
bir bayram günü şeytan çalmıştı kapısını .
bir bayram günü şeytan aldı ruhunu
bir bayram günü masumiyettini çaldı şeytan .
bir bayram günü verdi tanrı ona bir armağan.
Gazeldi o Gazel ....
not! ; gerçek yaşanmış bir olaydır , şid...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Tüm çocuklar gibi sabahın erken saatlerinde uyanmış giyinmiş , kuşanmıştı Gazel . Bugün bayramdı , 16 yılık ömrünün 7 bayramına sığdırabilmişti babasını. Tek odalı evin içinde kendi kendine dolaşıyor zamanın hızlı geçmesini bekliyordu annesi de hazırlanınca babasının mezarına yani Hilvana gideceklerdi .
Gazel 7 yaşındayken köylerinde bir kan davası çıkmıştı , babasının cesedini günler sonra onların kapılarının önüne atmışlardı. Annesi Meryem , çaresizce babasının parçalanmış cesedini eve almıştı . Ne dışarı çikabilmişlerdi nede babasını defnedebilmişlerdi . O zaman Gazel yan odadan gelen çürük et kokusunun nedenini anlayamamıştı ...
Kan davalıları onları Hilvandan atmışlardı tabii tüm herşeylerini alıp yakmışlardı onların gözleri önünde. Traktörleri , babasının çok sevip yeni aldığı arabası , evleri , tarlaları , hayvanları her şeyleri bir bir yakılmışlardı . Ersoy ailesi de öyle bitmişti . Meryem Ana kızı Gazeli alıp Bozovanın küçük bir köyüne taşındı . Köyün muhtarı onlara acıyıp onların kalmalarına razı olmuştu .
Onlara eski dönemlerden kalma bir odası yıkılmış yerine sadce bir duvarı kalmış bir oda ve sağlam bir ev vermişlerdi . Meryem Ana başkalarının tarlalarında ,bahçelerinde çalışıp biriktirdiği parayla diğer odaya iki duvar daha yaptırmış, ve köylünün ona verdiği hastalıklı öldü ölecek olan yavru keçiyi oraya koymuş , gözü gibi bakmış büyütmüştü . O küçük keçi büyümüş sağlıklı güzel bir keçi oluvermişti . Allahda bereketini süte koymuş onların gelirini artırmıştı.
Bayramlarda artık Gazel ve annesi Meryem Ana birinden rica eder Hilvana gider kısa bir süre içinde kocasının mezarını ziyaret ederlerdi . 7 yaşında yeni başladığı okulu bırakmak zorunda kalmıştı . Ne onun okuma yazması vardı nede annesinin , ancak Gazel cahil ve okuma yazma bilmeyen biri olmasına rağmen çok edepli çok güzel bir kızdı .
...
Meryem Ana ve Gazel eve gelmişlerdi . Meryem Ana köyün diğer tarafında oturan kız kardeşini ziyarette gidecekti. Keçisini sağıp sütünü almıştı.
Meryem Ana dinlenene kadar Gazel sütü süzmüş , ısıtmış ve boş plastik bir şişeye dökmüştü. Seviyordu Xece teyzesini, ona sürekli kıyafet, ayakabı ve güzel şeyler alıp verirdi zaten üzerindeki tüm kıyafetler Xece teyzeye aitti . Meryem Ana dinlendikten sonra süt şişesinin içinde bulunduğu poşeti aldı ve naylon mavi ayakkabılarını ayağına geçirdi .
Ayağa kalkıp kızına baktı . Ay gibi yuvarlak beyaz bir teni vardı , kocasının ki gibi simsiyah saçları , açık kahve gözleri vardı biricik kızının. Bu yaşına kadar asla ona karşı gelmemiş ,üzmemişti kızı onu .
" Gazel ... Keçamın kapıları , pencereli çok açık bırakma ha "
