Güneş Tutulması | Yarı texting

25

Selamlar

Bu bölüm beni selanadaki nazlı sanıp yarına bölüm isteyen okurum için

Sevildiniz

Size söyle bi sorum var güneşin ilk hamilelik dönemini okumak ister miyiz???

Öpüldünüz

İyi olunnn

~

Güneş akkan

Karsımda duran Kılıça öylece bakakalmıştım. Bana söylediği beni dumura uğrattı. Bir kaç saniye ağzım açık kaldı. Sonra toparladım kendimi doğru kelimeyi bulmak icin bekledim. Ama konuşamadım. Daha bir şey bile söylememişken bizi bölen kılıçın eski kız arkadaşıydı. Dudaklarına ruj sürmüş tazelemiş kırıta kırıta geliyordu.

"Kılıç! Konuşmamız gerekiyor en acilinden." Dedi yanımıza geldi gülümseyerek bana döndü. "Bize biraz izin verir misin güneş." Dedi gülce.

"Tabi ben gidiyordum zaten." Dedim gülümsedim. Kılıçın yüzüne çok kısa baktım. "Sonrasında görüşürüz zaten." Dedim.

Hızla onları arkamda bıraktım eve girdim salona yöneldiğim de karşıma karun amca çıktı karşıma. Duraksadım. Bana baktı başımı iki yana salladığımda arkasına baktı ardından çiğlem ablaya seslendi.

"Çiğlem! Misafirimiz gidiyor gel hayatım." Dedi gülümsedi yanıma geldi çiğlem abla o sıra salona girmişti. "Taksi gelmek üzeredir kızım." Dedi karun amca.

"Çiğlem abla benim gitmem daha doğru." Dedim gülümsedim kollarımı açtığımda oda sarıldı bana. "Ama yemeklerin çok çok güzeldi. Teşekkür ederim herşey için." Dedim gükümseyerek ayrıldım.

"Bir daha geleceksin söz ver?" Dedi bi kaşını kaldırdı gülümseyerek başımı salladığım da tekrar sarıldı. "Teşekkürlük bir şey yok kızım ," ayrıldığında elini karnıma götürdü. "Bana haber ver gelirim seninle kızım." Dedi çiğlem abla. Gülümsedim başımı salladım.

Fortmantodan çantam ve ceketimi aldığımda kapıdan çıktım. Arkamdan gelmemişti kılıç. Yutkundum. Taksiye bindiğim de annemin evinin adresini verdim. Başımı koltuğa yaslayıp yolu izlemeye başladım. Yaklaşık 20 dakka sürüyordu yol. Biliyordum. Telefonuma arama düştüğünde kılıçın olduğunu gördüm açmak ve açmamak arasında kalsamda açtım telefonu.

"Alo! Güneş sen niye gidiyorsun niye bana söylemiyorsun!" Diyen kılıçın sesi yüksekti.

"Efendim kılıç? Ne oldu?" Dedim stabil tuttum sesimi.

"Güneş, bana söylemedin korktum birden gidince! Nereye gidiyorsun?" Dedi kılıç merakla.

"Nereye olabilir sence? Evime gidiyorum kılıç!" Dedim anlık bir öfkeyle.

"Evinin yolunda gitmiyorsunuz? Eve değil yani nereye güneş?" Dedi kılıç.

Şokla durdum kafamı arkaya doğru çevirdiğimde kılıçın arabası oradaydı şokla bir kaç saniye duraksadığımda. Kılıç korna çalmıştı taksici ise bir şeyler gevelemiş devam etmişti.

"Sen! Sen ne yapıyorsun! Niye geldin arkamdan!" Dedim şokla.

"Seni bırakmazdım gel ben seni bırakırım nereye gideceksen güneş." Güldü duraksadı devam etti. "Hem tamamlayamadığımız bi konuşmamız vardı seninle." Dedi kılıç.

"Sonra yapabiliriz şuan işim var sende eve dön!" Dedim sesimi kontrol ediyordum.

"Tamam güneş sen bilirsin." Dedi kılıç. Telefonu kapadı.