Mr. F | Hyunlix Omegaverse ✓

22. Bölüm

•

Felix zor ve uzun bir gece geçirmişti. Bu yüzden saat öğlene gelmesine rağmen yatak odasında uyuyordu.

Hyunjin ise alt kata inmiş, ziyaretlerine gelen Jisung ve Changbin için kahve yapmıştı. Elinde tuttuğu kahve tepsisiyle salona geldi, tepsiyi ortadaki sehpaya bırakarak yan yana oturan ikilinin karşısına oturdu.

"Çok mu kasılması oldu?"

Hyunjin fincanına uzanmış, avuçlarının arasına almıştı. İçmeden önce yanıtladı. "Çok uzun sürmedi. Ama onu bulduğumda baya canı yanıyordu."

Changbin de içeceğini aldı. "Muhtemelen senin kokun rahatlatmıştır onu. Bebeğin babası olduğun için hamilelik sürecinde kurdu sana ihtiyaç duyacaktır."

"Öyle. Zaten yalnız bırakmak gibi bir düşüncem yok. Hamilelikte de, sonrasında da."

"Umarım öyledir Hyunjin." Derken Jisung'un kaşları çatıktı. Kahvesini almamıştı ve Hyunjin'e dikilmiş öfkeli gözlerini hiçbir şekilde hareket ettirmiyordu. "Umarım Felix'e zarar verecek bir şey yapmazsın."

"Ben kötü birisi değildim Jisung." Dedi sonunda Hyunjin, biraz içini dökmek istercesine. "Ben bir polis memuruydum, görevini yapmaya çalışan bir dedektiftim. Hırsız ve suçlu olan, yani kötü olan sizlersiniz."

"Felix'i yalan söyleyerek hileyle kaçırman da iyi bir polis olmanın yollarından birisi mi?"

"Savunulacak bir tarafım olduğunu söylemedim. Ama tek yaptığım adaleti sağlamaktı. Hırsızlık bir suç."

"Kızgınlığa girdiği zaman bir omegadan faydalanmak da suç."

"Kimin kimden faydalandığını bir daha gözden geçirmelisin."

"Çok açık değil mi? Sen ondan faydalandın. Ele geçirmeye çalıştın ama Felix zeki çıkınca duvara tosladın tabi."

"Felix'in zekası yüzünden kapana kısılmış hissettiğim çoktur. Ama duvara toslama sebebim o değil. Ben yalnızca bebeği için endişelenen bir babayım artık. Bu yüzden hala hareketsizce burada duruyorum."

"Sana hala güvenmiyorum."

"Senin güvenmene de gerek yok zaten."

"Tamam!" Diyerek araya girdi Changbin. İkili yalnızca laf yarıştırıyor, ortalığı gergin bir hale sokuyordu. Jisung'a döndü. "Bizim için önemli olan tek şey Felix ve onun sağlığı. Kalanı, ikisinin arasında çözecekleri bir durum."

"Changbin haklı-"

"Alfalar." Derken Jisung öfkeyle ayağa kalkmıştı. "Düşman bile olsanız birbirinizin arkasını kollamadan duramıyorsunuz değil mi? Gerçi hyung da zamanında Felix'i satmıştı. Kime güveneceğimizi de bilemiyoruz artık."

Ayaklarını yere vura vura nefes almak için balkona çıktı Jisung. Changbin ve Hyunjin salonda yalnız kalmışlardı.

Bir süre sessiz kaldılar. Sessizliği bozansa Changbin oldu. "Jeongin ve Minho gelmeyecektir değil mi?"

"Onlara gelmemelerini söyledim. Ama detayları açıklamak için yeterli zamanım olmadı. Açıkçası bilmiyorum."

"Peki Felix? Sahiden onun yanında mı kalacaksın?"

Hyunjin başını öne eğdi, düşünceli bir şekilde nefes aldı. "Kızımı bırakmak istemiyorum Changbin. Yardımın sayesinde en azından doğuma kadar kalacağımı garantiledim ama ilerisi..."

"Cinsiyeti belli mi ki?"

"Hayır, henüz değil. Hissediyorum diyelim. Felix işbirliği yapmayı kabul etti. En azından doğuma kadar bu şekilde yanında kalacağım. Doğumdan sonraysa... şu bağlanma işine bakarız."