---
Günler geçip gidiyordu, hep aynıydı sanki günlerim. Haftalar olmuştu sanırım Egenin üstünden bazen aklıma gelse de geçiştiriyordum. Aklımı karıştırmıştı ama yanlış anlaşılmasın aşk anlamında değil, Savaşa olan hislerim dışardan öyle mi gözüküyordu acaba...
Her neyse ne benim aklımı bu denli karıştırmasına izin vermemeliydim. Bu gece Savaşla eğlence mekanına gidecektik.
Savaştan ne kadar da beklenmedik değil mi? Yalvarıyordum günlerdir ve sonunda kabul etmişti. Tabi onun yanından ayrılmamak ve aşırı açık giyinmemek şartıyla.
Önümüzdeki günler haftasonuydu bu yüzden Savaşın dağ evine gidecektik yine kulüpten çıktıktan sonra.

(Temsili)
Siyah mini bir elbise giyindim ve altına ise fileli bir çorap giydim. Savaşı beklerken saçımı ve makyajımı yaptım.
Sonunda gelmişti kapıyı açtığımda beni kaşlarını çatarak süzdü. "Seni böyle çıkaramam." demesiyle göz devirdim. Kendi giydiklerine baksın önce. Gömleğinin bütün düğmeleri açıktı nerdeyse. "Sen kendi gömleğinin düğmelerini ilikle önce Savaş hadi kıskançlık yapmayalım bu gece." Dememle kaşlarını kaldırdı.
"Öyle mi? Bana uyar yapmayalım." dedi ve gülümseyip beni arabaya bindirdi. Mekana vardığımızda masaların birine geçtik.
Kıskançlık yapmayalım dedikten sonra en köşedeki masaya geçmesi ve devamlı elbisemi çekiştirmesi komikti. Ben onun önünde dans ediyor o ise hayran hayran her bir noktamı ezberlemek istercesine beni izliyordu. Yanımıza gelen sarışın, kırmızı elbiseli uzun kadınla dans etmeyi kestim.
"Vayy Savaş Bey sizi ne zamandır görmüyoruz buralarda." dedi yılışık sesiyle ve ellerini Savaşın omzuna attı. Anında kaşlarım çatılırken Savaşla göz göze geldik, gözlerimden alev fışkıracaktı resmen. Sinirden konuşmalarını dinleyemedim ama kadının elleri durmadan benim sevgilimin omzunu okşuyordu.
Şu çakma sarılardan bir rahat yoktu bana. "Savaş bu kızla mı takılıyorsun cidden?" dedi bana bakarak. Gözlerimi kısıp kıza yaklaştım, "Pardon canım?" dedim. "Savaşın bu kadar küçük kızlarla takıldığını bilmiyordum." demesiyle sinirle güldüm. "Takılmıyoruz Sude, Süveyda benim sevgilim." diyen Savaşla sinirim daha da arttı. Bunu derken sırıtıyordu çünkü, onu kıskanmamdan zevk alıyordu.
"Bu mu benden sonra gerçekten Savaş seni doyurabiliyor mu?" demesiyle kendimi tutamayıp saçına yapıştım. Boyu uzun olsa da tek yapabildiği inlemekti. "HEM DE NASIL DOYUYORUM AMINA KOYDUĞUM GEL SENİ DE BİR DOYURAYIM."
Savaş manyağı dur bile demiyordu. Kız elimi tutmaya çalıştığı gibi kafasını masaya yapıştırdım. Herkes bize bakıyordu, yanmış saçları elimde kalmıştı. Kız ağlıyordu ve kimse dur demiyordu. Kızı yere yapıştırıp üstüne çıkıp dövmeye başladım, benim sevgilime dokunduğu tırnakların hepsini birer birer kırdım. Savaşın hesabını evde kesecektim.
Arkadaşları kızı yanımdan alıp karşı masaya geçirdi kızın kanayan burnunu ve akan gözlerini siliyorlardı. "NOLDU TATLIM DOYURABILDIM Mİ SENİ DE, TEKRARDAN ACIKIRSAN GEL SEVE SEVE YEDİRİRİM!" diye bağırırken Savaş beni gülerek mekandan çıkarıyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Süveyda (+18)
ChickLitSüveyda; Kalbin tam ortasında günahların saklı olduğu siyah nokta. Sağlıksız, toxic bir ilişki içermektedir.