XIII

44K 2.1K 209
                                        

&

&

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

&

Sıkıntıyla kendimi attığım koltuktan doğrulup boş boş etrafa baktım. Gerçekten bir süre sonra boş durmaktan da insan fena sıkılıyordu. Doruk Ali'nin bu akşam gelmeyeceğini haber vermesinin üstünden 3 saat falan geçmişti.

Saat 22.04'ü gösterirken ben kara kara ne yapsam da bu sıkıntılı geçen akşama son versem diye düşünüyordum.

Acaba şov yapmak yerine Asya'yı gerçekten çağırsamıydım?

Ama artık saat de çok geçti.

22.06

Bari en azından erken uyuyayım yarın akşam yemeğine gideceğiz hazırlık yaparım diyerekten odama çıkmaya karar verdim.

Bugün ki konuşmalar aklıma gelince kendi kendime sinirle kaşlarımı çatıp homurdandım. Adam bir ricayı bile çok görüyordu!

Evlendiğimizden bu zamana geçen zaman içinde gözlemlediğim hareketlerinden yola çıkarak artık bana birazda olsa alıştığının ve eskisi gibi olmadığının farkındaydım ama odun aynı odundu. Öküzdü.

Fazla bir şey istemiyordum ki!

İnsan gibi anlaşalım yeterdi.

Kafamı iki yana sallayarak merdivenleri bitirip geldiğim odanın kapısını açtım.

Hızla giyinme odasına geçip toz pembe, askılı, çok açık olmayan dizlerimde biten rahat geceliğimi giydikten sonra makyaj masasının önüne oturdum. Sürmem gereken gece kremlerimden sonra saçlarımı da tarayıp yatağa geçecekken dışarıda uzak diyemeceğim kadar yakın, yakın diyemeyeceğim kadar uzak bir yerden gelen patlama sesi ve ardından camımın kırılmasıyla koca bir çığlık atıp masanın kenarına çömeldim.

Ellerim, ayaklarım tüm vücudum tiriyordu.

Gelen ses silah sesi gibi bir şeydi. Bir silah patlamasıydı.

Odanın kapısının hızla çalınmasıyla iyice korkarak çömeldim.

Telefonum neredeydi?

"Sare hanım? Müsait misiniz?"

"Efendim sakin olun lütfen izninizle neler olduğuna bakmak istiyoruz."

GÖNÜL KİRASI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin