Tamamen çerezliktir.
(Tamamlandı.)
Sare: Ev için alışveriş yapılması gerekiyor.
(12.28)
Doruk Ali Ozansoy: Kapıdakilere söyle gitsin alsınlar.
(17.20)
Sare: Kendim görüp almak istiyorum.
(17.40)
Doruk Ali Ozansoy: Kapıdakilere söyle götürsünler.
(17...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
&
Önümde ki tatlının son dokunuşunu yaptıktan sonra elime alıp dolaba kaldıracakken çalan kapı ile duraksadım. Hızla tatlıyı dolaba koyup üstümde ki arkadan bağlamalı beyaz elbisemin eteklerini düzelttim.
Doruk Ali gelmemiştir diye umuyordum. Çünkü söylediği saat henüz gelmemişti.
İnsanların karşısına yandan iki topuz yaptığım saçlarımla çıkmak istemezdim.
Hızla ellerimi de yıkayıp koşar adımlarla kapıya yürüdüm. Açar açmaz karşımda gördüğüm Doruk Ali'nin de içinde bulunduğu 5 kişi bana göz kırpıyordu.
Bu adam beni sinir etmek için mi doğmuştu??!!!
Dediği saate daha 1 saat vardı.
Yüzüme kondurduğum şaşkınlıkla harmanlanmış tatlı tebessüm ile hepsine 'hoşgeldiniz' derken sıra Doruk Ali'ye geldiğinde sorgular bakışlarım ondaydı.
"Karıcım! Kızlar biraz erken gidelim kıza yardım ederiz diye ısrar edince biraz erken geldik."
İnsan bir haber verirdi.
"Sorun yok, buyrun içeriye."
Hep beraber salona geçtiğimizde bir taraftan da onları süzüyordum.
İçlerinden yeşil gözlü, siyah saçlı ve son derece karizmatik adam gülümseyerek elini uzattı.
"Merhaba yenge, ben Umut."
Bende gülümseyerek elini tutup sıktım.
Bu sefer Umut'a göre sarışın ve kahverengi gözlü olan elini uzatıp "Merhaba yengecim, bende Vural." Diyerek gülümsedi. O da yakışıklıydı. Ve sırıtıp duruyordu.
İkisini de sevmiştim.
Kızlar onlar gibi tokalaşmak yerine ayağa kalkıp bana sarıldı.
Kıvırcık kahverengi saçlı, benim gibi mavi gözleri olan kız gülümseyerek "Ben Sude, Sare'cim benim ki beni tanıtma gereği duymadı ama -dönüp Umut'a baktı- Umut'un kız arkadaşıyım. Ve aynı zamanda Doruk'un üniversite arkadaşlarıyız."