4. Bölüm

1.7K 307 244
                                        


Telefonunun olmaması Felix için epey büyük bir sorundu. Ama bunun için geri dönemezdi. O alfa, ne bok olduğunu bilmediği o kişi Felix için fazla riskliydi. Eğer telefona bir şekilde girebildiyse Felix'in ölüm fermanı çoktan imzalanmıştı. Bu yüzden uslu uslu oturduğu yerde bekledi. Zaten bir süre sonra telefon kendisini imha edecekti.

Tren bir garda durduğundaysa resmen koşarak trenden ayrıldı.

İzbe bir yerde değildi. Kuzey Kore'de bir şehirdeydi. Sınıra yakın Yongchon isimli bir yerdeydi, tabeladan bunu anlamıştı. Ama telefonu olmadan kimseyle iletişim kuramaz ya da parasına ulaşamazdı. Normal numaraları yoktu, özel sistemlerine girmeden hiçbir arkadaşı ile iletişim kuramazdı. Kendisini biraz çıkmazda hissediyordu ama sorun değildi. Bir bilgisayara ulaşabilirse sorunu çözebilirdi.

Bu yüzden hızlıca yürümeye başladı. Karşısına ilk çıkan kişiye şehir kütüphanesinin adresini sordu. Biraz uzak olsa da sorun değildi, oraya ulaşırsa bilgisayarları kullanabilir ve arkadaşlarıyla iletişim kurabilirdi.

Bir süre sonra planladığı gibi kütüphaneye ulaşmıştı. Şüpheli görünmemeye çalışarak önce kenardan bir kitap alıp koltuğunun arasına sıkıştırdı, ardından hızlı adımlarla bilgisayarların olduğu tarafa gitti.

Pencere tarafına dönük, arkadan ekranı görünmeyecek bir bilgisayarı gözüne kestirip adımlarını hızlandırdı. Oturur oturmaz hızlıca önce konum adreslerini değiştirdi, ardından kendi hazırladığı yazılımı bilgisayarın veri tabanına işleterek oturumu yeniden başlattı.

Yeni açılan ekranda telefonunda kullandığı mesaj uygulamasına girmeyi başarmıştı. Ama girmesiyle ekranı görüp gözlerinin büyümesi bir oldu. Çünkü çoktan telefonundaki oturum uygulamada aktif görünüyordu. Telefonuna sızmışlardı.

Fazla vakti yoktu. Hızlıca "yakalandım, telefonu yok et." yazdı ve mesajı gönderdiği gibi veri tabanından sildi. Changbin tarafından mesaj anında görülmüştü. Saniyeler sonra Jisung da gördüğünde Felix tekrardan uygulamanın yazılımına girdi. Geri dönüşü olmayacak şekilde uygulamayı sildi.

Bilgisayardaki işlemleri sıfırlayıp adresleri eski haline getirdikten sonra zaman algısıyla oynayıp bilgisayarı bir süre devre dışı bıraktı. Ardından hızlıca kütüphaneden ayrıldı. Ensesine binmeleri an meselesiydi. Telefonu elinde değilken banka hesabına giremezdi. Ulu orta bir ATM'yi de hackleyemezdi. Sokakta hızlı hızlı yürürken kendi kendine mırıldandı. "Düşün Felix düşün... böyle pes edemezsin..."

Hyunjin garda oturuyordu. Bir yanındaki Jeongin'e, bir de parmaklarının arasında tuttuğu telefona baktı. "Ne oldu?" Diye sordu.

Jeongin'in dudağı büzülmüştü. "Nasıl bu kadar hızlı yaptı bilmiyorum ama bir şekilde uygulamaya girip arkadaşlarını uyardı. Kanıtları yok edeceklerdir."

"En başından beri kanıtlara ihtiyacımız yoktu. Kimliği bile olmayan bir ölüden bahsediyoruz Jeongin. Kanıtlar işe yaramazlar. Doğrudan onu bulmamız lazım."

"Banka hesaplarına bakmaya çalışacağım."

Hyunjin bir süre daha sessizlik içinde beklediğinde Jeongin yeniden söze girdi. "Banka hesaplarının hepsi interpolle bağlantılı. Bu erişimi sağlamak zor olmalı ama bir şekilde sadece şifre ile bağlanabileceği bir oturum oluşturmuş. Yalnızca ana kanaldan bağlandığında görülebilir. Telefon olmasaydı bu bilgiye asla erişemezdik."

"Yani?"

"Dün gece satışı yapmışlar. Hesabına iki elden epey yüklü miktarlarda para girmiş. Gönderici kaynağı tamamen belirsiz. Onun dışında son altı ayda hesapta hiçbir değişiklik olmamış. Gerçi hesap da 1945 yılından kalma görünüyor. Telefonu bir bilgisayara bağlarsam daha rahat bilgilere ulaşabilirim. Ama sanırım bir geri sayım var."

Mr. F | Hyunlix Omegaverse ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin