2.0

15.4K 1.1K 595
                                    

Öncelikle bölüm çok geç geldiği için özür dilerim 🥲

Ülkemizde olanlar normal değil ve ben de normalmiş gibi davranmak istemedim. Ayrıca sınav haftam yeni bitti. Bölüm atmadığıma değdi diyebiliriz çünkü çok güzel notlar aldım🧘🏻

Ülkemizde olanlar normal değil derken yanlış anlaşılmak istemem. Sonuna kadar adaletin yanındayım, sonuna kadar Atatürkçüyüm.

Ayrıca, önceki bölümlerde Enda çikolata parçalı kurabiye yemişti ancak sonrasında çikolataya alerjisi olduğunu yazdım. Tamamen aklımdan çıkmış 😭 Çaktırmayın olur mu 🙏🏻🙏🏻💕
_________

Tekrardan Mehtap Hanım'ın olduğu yöne döndüğümde bize doğru ilerlediklerini gördüm. Anlamlandıramadığım şey ise neden çatılmış kaşları ve şaşkın yüzleri ile Görkem'e baktıklarıydı.

Merakla kafamı Görkem’e çevirdim. O da en az onlar kadar şaşkındı. Gözleri büyümüş, ifadesi donmuş gibiydi. Bakışları Akif Bey’e takılmıştı. Kaşlarını hafifçe kaldırmış, sanki tam o an bir şey söylemek üzereydi ama cümle ağzında takılı kalmıştı.

Ayak sesleri giderek yaklaştı. Sert ama aceleci adımlar… Asfalt zeminde yankılanan tıkırtılar kesildiğinde, etraftaki ortamın uğultusu daha net duyulur olmuştu. Okuldan çıkan öğrencilerin konuşmaları, velilerin kendi aralarındaki sohbetler ve sokaktan geçen araçların lastik sesleri... Havanın serinliği biraz kırılmıştı; martın gelgitli rüzgarları yerini daha yumuşak bir sıcaklığa bırakmaya başlamıştı. Nisan yaklaşırken havadaki değişim hissediliyordu.

Görkem’i tanıştırmak üzereydim ki, hiç beklemediğim bir şey oldu. Öylece olduğum yerde kalakaldım.

Görkem, gözlerini Mehtap Hanım’dan ayırmadan bir adım attı ve kollarını ona dolayarak “Teyze?” dedi. Sesi hem şaşkın hem de bir anlığına çocukça bir sıcaklık taşıyordu.

Şaşkınlığım katlanarak büyüdü. Ne diyeceğimi, nasıl tepki vereceğimi bilemedim. Şaka mı yapıyor, yoksa ciddi mi, çözemedim. O an içimde bir boşluk hissi belirdi; sahne uzuyor gibiydi ama zaman durmuştu sanki.

Görkem sarılmadan sonra hafifçe geri çekilip hâlâ inanamayan bir ifadeyle konuştu:
“Annem anlatmıştı bir şeyler... Hatta hafta sonu size gelelim diye düşünmüştük ama o kızın Enda olacağını hiç düşünmemiştim doğrusu.”

Ses tonundan anlaşılıyordu; Görkem’in yaşadığı şaşkınlık benimkinden farksızdı. Kelimeleri bulmakta zorlanıyor gibiydi.

Tam o sırada Emir, burada olduğunu hatırlatmak istercesine bir anda kolunu kaldırdı ve yanağımdan makas aldı. Teması öylesine ani ve beklenmedikti ki istemsizce bir adım geri çekildim.

“Bakma öyle kaşlarını çatıp. Erken yaşlanırsın sonra,” dedi hafif bir gülümsemeyle.

Onun bu lafına karşılık vermeden, kafamı kurcalayan soruların cevabını almak için Mehtap Hanım’a döndüm. Artık tek derdim, bu tuhaf karşılaşmanın perde arkasını öğrenmekti.

“Çok kafam karıştı şuan.” dedim, açıklama bekleyen gözlerle bakarken.

Görkem kafasını hızla bana çevirdi. Akif Bey söze girecekken Görkem’in heyecanlı çıkan sesi ile durmak zorunda kaldı.

“Teyzem!” Mehtap Hanım’ı gösterdi, “Annem, demiştin değil mi?”

Evet anlamında başımı salladım.

“Kuzen oluyoruz biz o zaman.” gerçekten şaka gibiydi.

Birisi az ötede bulunan ağaçların arkasından çıkıp kamera şakası dese daha normal karşılardım.

ENDA • Gerçek AilemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin