1.8

19.6K 1.5K 304
                                    

Önceki bölümde biri karakterleri sıralamamı istemişti hemen yapayımm

Bu arada ben de unuttuğum için notlar kısmıma not aldım direkt onu koyacağım 🥲

Mehtap Hanım- 52 yaşında

Akif Bey- 54 yaşında

(Öz abi) Boran- 27 yaşında

(Öz abi) Sarp- 25 yaşında

(Öz abi) Efe- 23 yaşında

(Öz abi) Emir- 21 yaşında

(Öz abi) Arda- 20 yaşında

(Öz kardeş) Çınar- 3 yaşında
(çocuklar hakkında pek bilgim yok😔)

Soner- 19 yaşında
(Soner için küçük bir yaş gibi geliyor ama önceki bölümlerde arada 2 yaş olduğunu söylemiştim🥲)

Aras Kaan- 17 yaşında (18'e yakında girecek)

Enda- 16 yaşında (17'ye yakında girecek)

Görkem- 17 yaşında

İrem- 17 yaşında

Şuana kadar tanıdığımız karakterlerin hepsini listeledim 😽

_____________

Okul bahçesinin ortasında durmuş, Boran’a bakıyordum. Güneş yavaş yavaş alçalmaya başlamış, uzun ağaçların gölgeleri beton zeminde devasa siluetler oluşturmuştu. Hafif bir rüzgar esiyor, bahçedeki birkaç öğrenci grubu dağılmaya hazırlanıyordu. Boran ise ileride, arabasının önünde duruyordu. Onun olduğunu tahmin ettiğim araç siyah ve temizdi, henüz yeni yıkanmış gibi parlıyordu.

Doğru mu duymuştum?

Gözlerimi kısıp ona dikkatle baktım. Kaşlarım hafif çatılmış olmalıydı çünkü Boran, benden bir cevap beklediğini belli eden bir ifadeyle, merakla gözlerini üzerime dikmişti. Çenesini hafif yukarı kaldırmış, rüzgarın hafifçe dağıttığı saçlarını önemsemiyormuş gibi duruyordu.

“Soner’i arayacaktım aslında.” Sesim düşündüğümden daha kararlı çıkmıştı. Ona doğru birkaç adım attım, attıkça içimde bir huzursuzluk büyüyordu.

Tam karşısına geldiğimde durdum. Boran benden uzundu, o yüzden başımı hafifçe yukarı kaldırdım. O ise gözlerini benden ayırmıyordu, sanki ne diyeceğimi önceden tahmin etmeye çalışıyordu.

"İzin ver, bari bunu yapabileyim. Ben gelirken Çınar sana geleceğimi bir şekilde öğrenmiş, o da arabada şimdi." Sesinde tuhaf bir yumuşaklık vardı, kardeşine duyduğu sevgi kelimelerine sinmişti. Sözlerini tekrar ettiğinde bu yumuşaklık daha da belirginleşti. Çınar’ı gerçekten seviyordu.

Tam yine reddetmeye hazırlanırken telefonuma gelen bildirim sesi düşüncelerimi yarıda kesti. Göz ucuyla Boran’a baktım, bakışlarını hâlâ üzerimde hissediyordum. Derin bir nefes alarak telefonumu açtım ve gelen mesaja göz attım.

Soner
Biraz geç gelebilirim. Özür dilerim, Enda. Planda olmayan bir çeşit aksaklıklar çıktı.
(16.08)

Ev zaten yakın, sabahki gibi yürüyebilirsin istersen.
(16.08)

Soner’in mesajını okurken içimde belirsiz bir suçluluk hissi oluştu. Ona karşı kendimi zaten mahçup hissediyordum, bir de şimdi neden beni almaya gelmiyorsun diye çıkışmak istemezdim. Zaten öyle bir şey hissetmiyordum da.

ENDA • Gerçek AilemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin