Wattpad beni uygulamadan attı tekrar girdim ay ödüm koptu giremeyeceğim diye ha
13. bölümde kaldığımız yerden devam, önceki bölüm aile içiydi. Enda'dan devam yani.
____________
Soner, telefon görüşmesini nihayet tamamlayıp yanıma döndüğünde, ona olan biteni anlatmıştım. Benim gibi o da şaşkınlık içindeydi. Ancak şaşkınlığının sebebi, öz ailemin beni araması değildi; asıl şaşkınlık kaynağı Selin’di. Onun hakkında tam olarak kavrayamadığımız, içimizi huzursuz eden bir şeyler vardı. Ne bütünüyle kötü diyebiliyorduk ona ne de içimiz rahat bir şekilde iyi olduğunu söyleyebiliyorduk. Her iki yargı da ruhumuzda eksik ya da fazlalık gibi duruyordu.
Efe’den eşyalarımı toparlayıp bana göndermesini istemiştim, ancak bu pek mümkün görünmüyordu. Hem nerede olduğumu bilmiyordu hem de onun böylesine bir iyiliği içinden gelerek yapacağını sanmıyordum. Bu yüzden, Soner ile birlikte o eve gidip eşyalarımı bizzat almaya karar verdik.
Son günlerde hayatım öylesine değişmişti ki normale dönebilmek için ilk kez bir adım atıyor gibi hissediyordum. Günlerden Cuma’ydı. Öz ailemle bir şeyleri denemeye başlamamın üçüncü günüydü ve ben hâlâ ilk günkü gibi hissediyordum: Belirsiz, savrulmuş ve yolunu kaybetmiş… Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Daha da kötüsü, ne yaptığımı dahi bilmiyordum.
Araba, zamanla tanıdık sokaklara girmeye başladı. Soner direksiyon başında olmasına rağmen, ara sıra bana göz ucuyla bakıyordu. Ben ise ellerimle oynamaktan kendimi alıkoyamıyordum. Sanki eşyalarımı geri aldığımda her şey eski düzenine dönecekmiş gibi kendimi avutuyordum.
Aracın içinde boğucu bir sessizlik hâkimdi. Ne Soner konuşuyordu ne de ben. Radyo bile kapalıydı. Yalnızca asfaltı döven lastiklerin ve zaman zaman yanımızdan geçen arabaların sesi kulaklarımızda yankılanıyordu.
Derken, araba yavaşlamaya başladı. O an zihnimin kıyısına bir detay çarptı ve hızla onu geri itmeye çalıştım. Şimdi sormayacaktım, şimdilik unutmaya çalışacaktım. Ama biliyordum, er ya da geç soracaktım.
Soner, bu evin adresini nereden biliyordu?
•
Zile bastım. Soner'in yanımda gelmesini istememiştim. Belki de son kez göreceğim bu insanlarla son kez yalnız olmak istemiştim. Kapıda dikiliyordum. Üzerimde sabah evden çıkarken giydiğim Hazal'ın kıyafetleri vardı. Siyah bol paça kot pantolonun üstüne siyah uzun kollu body giymiştim. Üzerimde Soner'in siyah kapüşonlusu vardı ve bana birhayli bol olmuştu.
Çok da uzun olmayan ama bana yıllar gibi gelen bir beklemenin sonunda kapı açıldı.
İlk başta kimseyi göremedim. Kapıyı açan kimse yok gibiydi. Sonra bir ses geldi.
"Ablam gelmiş! Neredeydin? Kurabiye verecektim sana ama bir geldim ki yoksun. Ben sana çok küstüm biliyor musun?"
Çınar... Başımı eğip ona baktım. Kapıyı onun açmasını beklememiştim. Küçük elleri kapı kolunun yanında, gözleri heyecanla bana bakıyordu.
İçeriden hızlı adım sesleri geldi, gittikçe arttı ve en sonunda Mehtap Hanım göründü kapıda, ya da anne mi demeliydim? Sanmıyorum.
Beni görünce şaşırdı. Bu kadar şaşırmasına anlam veremedim. Çınar'a baktığım için yumuşak tuttuğum yüz hatlarım gerildi.
"Kızım?" Kaşlarım çatıldı, bana 'kızım' demesi garibime gitti.
"Neredeydin?" diye sordu hemen ardından.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ENDA • Gerçek Ailem
General FictionBabasının annesini aldatmakla suçlaması sonucu DNA testi yaptıktan sonra ailesinin gerçek ailesi olmadığını öğrenen Enda'nın hayatı tamamen değişir. İki tarafın da öz kızını istemesi sonucu gerçek ailesi ile tanışma fırsatı elde eden Enda neler yaşa...