4 Yıl Önce
"Berinay bi' bakar mısın?"
Başımı sesin geldiği yöne çevirdim heyecanla. Utku hoş gülümsemesi ile bana bakıyordu. Kalbim güm güm atarken heyecandan titreyen ellerimi yumruk yaptım. Bendeki hâli fark etmiş gibi güldü. Utandım. Rezil oldum!
Salak gibi heyecanıma engel olamıyorum. Onun gibi olamıyorum.
"Ne oldu?" dedim titreyen sesimle. Yutkundum sertçe. Kocaman gülümsedim. Yeşil gözlerini gözlerime çevirdiğinde sesini duydum.
"Hayran hayran bakıyorsun. Tatlı kızsın aslında." dedi şaşkınlık arasında sırıtarak. Tatlı mıyım?
"Tatlı mıyım?!" diye atıldım. Tekrar güldü. Bana ilgi mi duyuyor yoksa? Beni sevebilir mi ki?
"Benimle çıkar mısın?"
Yeşil gözlerini gözlerime kilitledi. Çok heyecan yaptım. Çıkmak mı? Ben sevmem öyle şeyleri.
"Ne çıkması?" dedim huzursuzca. Göz ucuyla yüzüne baktım. Gülen yüzü düştü, düşünceli duruyordu. Alel acele devam ettim konuşmama. "Yani biz daha küçüğüz. Lise, üniversite daha var önümüzde. Belki üniversitede evleniriz. Aynı liseye gideriz belki. Sen savcı olmak istiyordun. Ben doktor olmak istiyorum. Üniversiteler farklı olur. Ben seni anladım. Bende öyle düşünüyorum."
Gözlerimi kaçırdım utanarak. İleride evleniriz değil mi?
"Benimle evlenmek mi istiyorsun?" dedi anlamaz hâlde. Kocaman gülümsedim.
"Evet. Sen beni bekleyeceksin. Ben de seni bekleyeceğim. Birbirimize özel kalacağız. Annem bana öyle söyledi. Birbirimize sadık kalırsak ölene dek bir arada olursak Allah razı olurmuş bizden."
Başını salladı belli belirsiz. Tepkilerini izliyorum.
"Tamam. Çıkarız yani evleniriz."
Çok mutlu oldum. "Söz mü?" dedim beklentili hâlde. Gözlerini devirip güldü.
"Tamam, söz Berinay."
O günden sonra aradan günler geçti ve ben geceleri sevinçten uyuyamıyordum. Okula her gelişimde sınıfa her gidişimde onun gelmesini bekliyordum. Yanıma her gelişinde evleneceğiz deyip duruyordu. Çok seviniyordum. Bulutların üzerinde hissediyordum kendimi.
Birkaç defa elimi tutmaya yeltendi ama istemedim. Sadece yılları devirerek beklemeyecektik herhalde. Beni yanlış anlamaması için kibarca uyardım onu. Morali bozuk hâlde yanımdan gittiğinde çok üzülsem de elimden bir şey gelmiyordu. Bir şeyleri eksik mi yapıyordum? Sadece beni anlamasını istiyordum.
Bir gün Utku sınıftan bir kızla el ele sınıfa girdi. Çok şaşırdım. Gülüşüyorlardı. Damla'ydı yanındaki. Damla'nın saçları ile oynuyor, yanağını öpüyordu. Kırılan kalbimle canım yanıyordu. Söz vermişti. Tamam, dedi.
Sınıfta Damla'nın olmadığı bir zamanda Utku'nun yanına gittim. Neden diye soracaktım. Neden sözünü tutmadın, diyecektim ona. Bekleyecektik. Sadık kalacaktık birbirimize.
"Utku..." dedim yaşaran gözlerimle. Ağlamamak için kendimi zor tutuyorum. Sakin kalmaya çalışacaktım. Güçlü duracaktım aslında. "Söz vermiştin-"
"Git Berinay!" dedi bağırarak. Sıçradım. Yerinden kalktı. Sınıftakiler bize döndü. Utku alayla konuşmaya başladı sonra. "Berinay evlilik hayalleri kuruyor. Evlenmek isteyen varsa üniversiteye kadar beklemesi gerekiyor..."
Aşağılayıcı sözlerine devam etti. Ne var ne yoksa anlattı. Sınıftan kimileri gülüyordu. Dalga geçiyorlardı benimle. Dayanamadım. Hiçbir erkeğe dokunmamışken tokat attım ona. Abim kendimi savunmam gerektiğini söyleyip dururdu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
RAMAZAN ŞENLİKLERİ
SpiritualBilinmeyen numara| Açık sözlü bir adamım Bilinmeyen numara | Berinay benimle evlenir misin Bilinmeyen numara| Çocuklarımızın babası olayım Bilinmeyen numara| Sözlerinin tamamlayanı Bilinmeyen numara| Ruhunun ilacı Bilinmeyen numara| Yazan sağ eli...