Ardımda duran iki asker hareketlendiğinde elimi kaldırarak engel oldum, kimliğim ifşalanamazdı. Benim hareketime karşı çıkmayarak elleri belindeki kılıçta duran iki adamla birlikte tekrar arkamdaki adama baktım.
- Sırada değildim Asker, seni isteyenlerden seç! Diye sert bir şekilde konuştuğumda tek kaşı havalandı
- kural belli Mavili, bu çemberde isen kabul etmiş olursun.
Kolumu daha çok sıkan Serena'nın elini gevşettim, ona kısaca bakarak ardımızda ne olduğunu anlamaya çalışan Öfkeli Alex'e döndüğümde nefesimi verdim
- Kalabalıktan sıyrılarak Alex'e git Serena, bir çılgınlık yapmasına engel ol. Dediğimde nefesini tutarak panikle bana baktı ancak ona hızla engel oldum
- kimliğim ifşa olursa oğlumu koruyamam şimdi git! Diye sinirle konuştuğumda her harfine bastığım cümle ile başını olumlu anlamda sallayarak hızla arkasını döndü ben ise Noyan'a baktım
Gözleri halen daha üzerimde iken omzumun üzerinden Alex'in kolunu tutarak onu arabaya doğru çeken kadına baktım, nefesimi usulca vererek kalabalıktan sıyrılıp bir kaç adım öne gittim. Benim attığım adımda adamın bütün bedenimi inceleyen gözleri adeta parlarken sonunda durdum. Sadece gözlerime baktı o an ben ise etrafımdaki kalabalığı süzdüm, onları seçmediği için kırgın duran kadınları gördüğümde elimle onları işaretledim.
- onlar daha çok hevesli, onları al. Ben Buranın kurallarını bilmeyen bir yabancıyım, dedim
Konuşmamı pek umursamayan kalabalık tek bir ağıza tezahürat etmeye başladığında hayretle onlara baktım

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bağ
FantasyKaderin bana oynadığı o cilveli oyundu karnımdaki bağ. İki krallığın acımasız savaşının ortasında kalmış hamile bir kadın mı? Ondan hamileydim ve daha onun kim olduğunu bile bilmeden... Kehanet gercekleşmişti, iki krallığın efendisi bir Vamp...