Doğuma çok az kaldığı için yürüyüş yapmaya başlamıştık. Akşam yemeklerinden sonra yürüyüş yapıyorduk. Doktorumun önerdiği bir kaç egzersizi yapmama yardım ediyordu Metehan.
Gerçekten artık taşıması bile zorlaşmıştı, sanki belime iki tane damacana bağlamışlardı. Belim ağrıyordu son bu bir kaç haftadır.
Bunların hepsine değecekti ama biliyorum.
Ağabeyimler komşumuz olmuştu, yan tarafımızdaki bahçeli dublekse taşınmıştılar.
Evimize girdiğimizde bedenimi yavaşça koltuğa bıraktım. Yorgundum hemde baya yorgundum.
İki adım atıyor, nefes nefese kalıyordum.
★
Lavabonun içinde bir sağa bir sola gitti Leyla. Elleri heyecandan tir tir titriyordu. Makinenin üstüne koyduğu gebelik testine bir daha baktı.
Daha sonuç belli değildi.
Çok istiyorlardı, bir bebekleri olmasını. Sürpriz değildi, planlı yapmışlardı. Ama hamile miydi değil miydi anlayamamıştı.
Bir çok belirti ona çıkıyordu, testlede emin olacaktı.
Özkan'nın henüz hiç bir şeyden haberi yoktu.
Bir kaç tur daha döndüğünde lavabonun içinde gözlerini kapatıp testi eline aldı. Dualar etti pozitif çıksın diye.
Derin bir nefes çekip içine, açtı gözlerini.
Gözleri gördüğü çift çizgiyle kocaman olurken sevinç çığlıkları attı. Fırladı lavabodan yatağın üstündeki kocasının üstüne atladı.
"Ne bağırıyorsun kızım ya! Kulağımı sağır ettin. Böcek mi gördün yine ne oldu?"
"Hayır!" Dedi kahkahalar atarken.
"Aşkım söylesene o zaman ne oldu?"
Kendini yatağın üstüne atarken elindeki testi, Özkan'nın eline tutuşturdu.
"Lan.." dedi Özkan teste bakarken.
"Şaka değil, değil mi?" Dedi şaşkınlıkla Özkan.
"Değil aşkım! Değil hamileyim!"
Özkan neşeyle karısına sarılıp öptü. Bu an ikisi için çok özel ve güzeldi. Ne zamandır istedikleri olmuştu.
★
Leyla bizi, akşam yemeğine çağırmıştı, yan komşumuz olduğu için hemen gelmiştim yanına. Tektim, Metehan'nın askeriyede işi biraz uzunmuş. Normal saatinden biraz geç gelecekmiş bizde bekleyeceğiz onu.
Büyük ferah salonlarında oturuyordum. Leyla'da yanına oturmuş canımın bir şey çekip çekmediğini soruyordu. Çekmiyor hiç bir şey canım, kocamı istiyorum. Evet.
Doğumum yakın olduğu için, rahat hareket etmek adına hamile elbiselerimden giyinmiştim.
İki elimle karnımı altan taşıyarak yürüyordum. Yoksa başka türlü hayatta yürüyemezdim.
"O zaman sana müjdeli haberi vereceğim!"
"Hayırdır inşallah" dedim merakla yüzüne bakarken.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İzler Silinmez
Romance"Gözlerin en kıymetli hazinemdi.." Öylesine yazılmış bir asker, doktor kurgusudur.