Yeni bölümden herkese selam.
Bakalım neler olacak.
Keyifli okumalar.
***
Dün akşam Mirhana verdiğim haber sonrası ikimize uyuyamdık. Her seferinde sanki ilk kez anne baba olacakmışız gibi hissediyorduk ikimizde.
Bu hissiyat her seferinde oluyordu. Her yeni bir çocuk yeniden anne baba olmaktı..
Sabah alışık olduğumuz şekilde erkenden uyandık. Hafta sonu olmasına rağmen çocukların da bizim gibi erkenden uygulanıyordu. Bu erken uyanma da onlara okuldan kalma bir alışkanlıktı.
Hava güzel olduğu için kahvaltıyı terasa kurduk. Cocukların gelmesiyle birlikte kahvaltı etmeye başladık. Kahvaltımız bittiğinde Mirhanla birbirimize baktık.
"Çocuklar bizim size bir şey söylememiz gerekiyor" dedim. Yezda ve Mira'nın tepkisinden emindim ama Yarkınkinden korkuyordum. Sonuçta ilk kez abi oluyordu.
"Ne söyleyeceksiniz Azra anne" dedi Yezda merak ile. Hepsi meraklı bir şekilde bize bakıyordu. "Yezda sen tekrardan abla, Miran ve Yarkın sizede abi oluyorsunuz" dedi Mirhan elini karnımın üzerine koydum.
"Yaşasın ilk kez kardeşim bebek olacak" diyen Miran üzerine burukça gülümsedim. Bir kardeşi olduğunu öğrendiğinde kardeşi 2 yaşındaydı. Bebek kardeşten kastı buydu.
"Evet aslanım" dedi Mirhan gülümseyerek. "Allah'ım inşAllah kız olur artık evde erkek eşyaları değil kız eşyaları görmek istemiyorum" dedi Yezda dua etmeye başlayarak.
"Sağlıklı olsun da kızım cinsiyeti önemli değil" dedi Mirhan. "Sağlıklı bir kız olsun Allah'ım" diye dua okumaya başladı bu defa Yezda. Ona gülerken bakışlar Yarkını buldu.
"Oğlum sen bir şey demeyecek misin?" Diye sordum merak ile. "Şimdi ben abi mi oyuyorum ayne" diyen Yarkın üzerine kafamı salladım. Olduğu yerden kalkıp zıplamaya başladı.
"Yarkın abi oluyor, Yarkın abi oluyor" diye nidalar atıyordu bir yandan da. Onun bu hali hepimizi gülümsetti. Elimi karnımın üzerine koydum.
Üçüncü kez hamile oluyordum. Ama dördüncü kez anne oluyordum. Kendi doğurduğuna anne olmak kolaydı güzeldi. Ama kendi doğurmadığın birine anne olmak bambaşka bir şeydi. Tarif edilemeyecek kadar güzel bir şeydi..
Ben anneydim. Dört çocuk annesiydim. Güzeller güzeli bir kızım, yakışıklı iki oğlum vardı. Şimdi de daha ne olduğu belli olmayan fasulye tanesi kadar bir çocuğum.
***
Çocuklara verdiğimiz haberden hemen sonra Hesna anne bizi konağa çağırdı. Annemler de oraya geçmişti. Yusuf'un düğünü için son hazırlıklar yapılacaktı.
Biz konağa geldiğimizde erkekler avluda oturmuş davetiye hazırlıyordu. Kadınlar da köşede serilmiş hasır halıda oturmuş minder döşek dolduruyordu.
Buralarda adettendi. Gelinin çeyizini minder döşek yaparlardı. Bunu hem kız hem erkek tarafı yapardı. Bizde adettendir minder döşek doldurulurken herkes gelip yardım ederdi. Hemde çok eğlenceli olurdu.
Biz konağa girer girmez Yarkın koşarak Yusufun kucağına atladı. "Yuşuf aymca biliyor musun?" Dediği an Yarkının ne diyeceğini anladım. İşte şimdi rezil olmuştum. Hemen abimlerin olduğu yere sırtımı dönerek kızların yanına adımladım.
"Neyi biliyor muyum koçum" dedi Yusuf merak ile. Herkes dönmüş Yarkına bakıyordu. "Ben abi oluyorum" dedi Yarkın. Utanç tüm bedenimi esir aldı anında.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saklı Bahçe
RandomYıllar önce daha onlar çocukken kaderleri yazılmıştı. Aradaki düşmanlık ve söylenen toz pembe bir yalan ayrmıştı onları bambaşka bir hayata sürüklemişti. Ama berdel kararı onları birleştirmişti. İki küçük aşık berdel sonrası kavuşabilecek miydi?? ...