18. Bölüm

1.2K 66 0
                                    

" sen zorla mı evlendin o kralla?" Diye sordum.

" evet, zorla evlendirildim."

" nasıl biri?"

" çok kötü, ne kabuslu geceler geçirdim bilemezsin." Dedi.

O daha çok küçük duruyordu, fazla küçüktü bunları yaşamak için.

" sen daha çok küçüksün." Dedim.

" on yedi, çok mu küçüğüm?"

" küçüksün." Dediğimde üzüldü.

" sende at olabiliyor musun?" Diye sordum konuyu değiştirmek için.

" evet, burada herkes at olabiliyor." Dedi.

" bir ben olamıyorum demekki." Dediğimde bana anlamayarak baktı.

" nasıl yani? Sen diğer dünyadan mı geliyorsun?"

" evet, abini de öyle buldum zaten." Dedim.

" anladım."

" ama şöyle bir şey var, bedenimin her hangi bir yerinde yara oluştuğunda kendi kendimi iyileştirebiliyorum." Dedim.

" kendi kendini iyileştirebilmek?" Dedi, ama daha çok kendi kendine konuşuyor gibiydi.

" sizde bu özlelik yok mu?" Diye sordum.

" hayır." Dedi.

" benim için sırtını açar mısın?" Dedi.

" neden?"

" bir şeyden şüpheleniyorum bu şüphelendiğim şeylerin nesli tükenmiş olarak biliniyor ama bilinen bir şey daha var, o da onlardan sadece bir tane kalmış olması."

" o şey ne?" Diye sordum.

" Periler." Dedi.

" ama bildiğin perilerden değil, onlardan eskiden çok vardı, simsiyah ve bembeyaz ya da rengarenk kocaman kanatlarıyla biliniyorlar."

" ne kadar güçlü olduklarını da kanatları belirliyor, ne kadar büyük kanatların varsa o kadar da güçlüsündür." Dedi.

" ama benim kanadım yok?"

" işte bu yüzden bakmak istiyorum, onların da böyle güçleri var, belkide sen hissetmiyorsun ama orada bir çıkıntı veya büyüme vardır." Dedi.

" tamam, bak o zaman." Dedim ve sırtımı açtım.

" senin adın ne?" Diye sordu.

" Amelia." Dediğimde önüme geçti ve bana kocaman gözlerle baktı.

" Amelia mı?"

" evet ne oldu ki?"

" senin adın onunla aynı." Dedi.

" kiminle?"

" sonuncu periyle aynı." Dedi.

" yani şimdik o ben miyim?" Diye sordum.

" bilmiyorum, sırtında da bir şey yok." Dedi.

Bende sırtımı ger kapatıp onu izlemeye başladım.

Helena kitaplığından bir kaç tane kitap almıştı ve sayfalarını karıştırmaya başlamıştı.

" inanamıyorum, baksana bu peri tıpatıp seninle aynı." Dediğinde ayağa kalkıp kitaptaki periye baktım.

" onun kulakları sivri, benimkiler öyle değil."

" zamanla o da olur."

" bence ben peri değilim." Dedim ve geri yerime oturdum.

" bunu zamanla anlarız." Dediğinde içeriye bir kadın girdi.

" kral Robert geldi efendim." Dedi kadın.

" tamam yeni hizmetçiye kalacağı odayı gösterin." Dedi ve bana çaktırmadan gülümsedi, bende kafamla karşılık verip kadını takip etmeye başladım.

" siz burada kalacaksınız sabah erken kalkıp kraliçeyi hazırlayacaksınız."

" tamam." Dedim soğuk bir şekilde ve kadının gidişini izledim sonra da kapıyı kapattım.

Yatağın üzerine konulmuş olan kıyafetleri giyinip yatmıştım taki Aresi duyana kadar.

" çok mu kötü görünüyor?" Diye sordu.

" hayır."

" bana gerçekleri söyle ne olur." Dediğinde sesinin titrediğini fark ettim.

" kabuk bağlamış olan eski yaraları ve bazı morlukları vardı sadece." Dedim.

" canım çok yanıyor Amelia, o Roberti geberteceğim."

" yapma ne olur, yanında da değilim ki sarılamıyorum." Dedim.

Bu his çok kötü bir şeydi çok zor durumdaydım.

" tamam, az kaldı zaten kavuşacağım kardeşime." Dediğinde içim az da olsa rahatlamıştı.

" bu arada Helenanın dediği şeyi Jennifer da dedi."

" Peri olayını mı?" Diye sordum.

" evet, o da senin sonuncu peri olduğundan şüpheleniyor."

" ama bende o iyileştirme özelliğinden başka bir belirti yok."

" sonradan geliyor zaten."

" anladım."

" neyse sen uyu artık yarın kesin erken kalkman gerekiyordur."

" evet."

" iyi geceler."

" iyi geceler."

Bugün çok yorulduğum için gözlerimi kapattığım an uyumuşum.

Sonuncu peri Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin