200k için teşekkürler ediyorum güzel okuyucularım, büyük bir başarı değil belki ama birilerine hitap ediyor olmak bile mutlu ediyor. Geciken her bölüm içinde özürler diliyor affınıza sığınıyorum .
2k kelimeyle bir ilk yapıyor bu bölümü sizlere sunuyorum.
Umarım beğenirsiniz keyifli okumalar diliyorum..💗
Sezen aksu-Çocuklar gibi
....1,5 ay sonra
"Ne diye her yere beni sürüklüyorsunuz anlamıyorum. Tadım yok işte bırakında kendi halime dinleneyim" dedim büyük bir sitemle.
Arkadaşlarım dünyanın en merhametli en düşünceli insanlarıydı ama bunu kendi aralarında ve bana son zamanlarda pek uygulamıyorlardı. Sınav ve projelerimden dolayı büyük bir uykusuzluk problemi çekiyordum. Tabi demirin yokluğu da bunun bir parçasıydı. 3 ay sanki 3 sene yavaşlığında akıyordu. Ne günler geçiyordu ne de akrep ve yelkovan bir milim oynuyordu. Her gece ağlıyor özlemimi sevgilimin barut kokulu gömleğinde söndürmeye çalışıyordum. Ama nafileydi. Onun sıcak ellerini, bir baba edasıyla bana açtığı kollarını, sımsıcak vücuduyla beni sarışını, her bir zerresine hasret düşmüştüm.
Birine tam anlamıyla kalpten bağlılık duymadan ve sevmeden bu duyguların manasını, derinliğini anlayamıyor insan. Kimisi için saçmalık olan bu masum hisler birinin hayatındaki tek gerçek şey olabiliyor. Bu sebeple yaşadığım şeylerin ağırlığı beni çok büyük hezimete uğratıyordu.
İsteksiz attığım adımlarım kumsaldaki kumlara değdiği anda durdu. Batmak üzere olan güneşin güzel turuncusu bütün gökyüzünü kaplıyordu. Denizin tuzlu ve nemli esintisi tenimi usulca sıyırıp geçerken içime derin bir soluk çektim.
Demirle Urla da geçirdiğimiz vakitler aklıma düştü. Aklıma gelen görüntülerle denizi izledim.
Ayşem koluma yapışıp çekiştirdi. "Seni daha fazla böyle görmek istemiyorum. Nerde bizim neşeli bıcır bıcır konuşup kafa ütüleyen aşkınımız, yeter be öldürdün kendini 3 ayda kendine gel hadi bak" dedi.
Gülümseyerek konuştum. "Tamam be kızıp durmayın geldim zaten yani alla alla"
Mete ve Serkan yan yana yürürken bizde peşlerine yetişmiş şimdi birlikte Sohbet ederek yürüyor ve gün batımının tadını çıkarıyorduk.
Yürürken Mete bir anda sözümüzü keserek "Aşkın... biz bugün senin için bir şey yaptık. " dedi. Heyecanla kafamı ona çevirdim. "Kız yine naptın da ortalığı karıştırdın" dedim eğlenerek.
Ayşem hemen lafa atladı. "Sen kapat bakim bi gözlerini sürpriz öyle olur"
"Ayy ne naza çektiniz ne hadi gösterin bakim, bakim" diyerek onlarla inatlaştım ama nafileydi Ayşem zorla gözlerimi kapattırmış yürütüyordu.
Biraz yürüdükten sonra beni durdurmuşlardı. Ayşem büyük bir sakinlikle "Şimdi yavaşça aç gözlerini" dedi. Heyecanla hemen açtım gözlerimi ve gördüğüm şeyle bütün vücudum kaskatı oldu.
Demir, Demir karşımdaydı. Erken gelmişti ve karşımdaydı. İnanamayarak gözlerimi açıp kapadım. Şoka girmiştim.
"Çocuğa kal geldi ben dedim ama size böyle pat diye olmaz. Gel de getir kendine şimdi bunu" dedi gülerek Serkan.
"Demir..." kafamı çevirip bizimkilere baktım. "Gerçek mi o yoksa ben yine hayal mi görüyorum"
Serkan tekrar gevezelik yaparak konuştu. "Al işte tam delirmiş bu salak"
Kafamı çevirip tekrar ona baktığımda bize doğru yaklaşıyordu. Simsiyahtı. O kadar yakışıklı duruyordu ki sorguluyordum sadece.
Heyecanla hiç düşünmeden ona doğru koştum. Yanına vararak benim için açtığı kollarına, kocaman omuzlarına doladım kollarımı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın olayım? (BXB)
Short StoryFeminen üniversite son sınıf öğrencisi Aşkın'ın hemen karşı dairesinde oturan Komutan Demir'e olan hisleri dolup taşarsa ne mi olur? Texting+Düzyazı #1-love etiketi #2-feminen etiketi #3-lgbt