İDİL'DEN
Düzenli ve sessiz nefes alışverişiyle küçük küçük inip kalkan omuzlarına baktım..Yanağına ve yastığa saçılan saçları yatakta büzülmüş bedeni kapalı gözlerinden ok gibi çıkan uzun kirpikleri ile uyurken Hazan'ı izlemek hayatta yapabileceğim en güzel şeydi.
Uzanıp yüzündeki saçları okşayarak çekmek istiyordum ama saatlerdir tutuyordum kendimi...Uyanırsa henüz doyamadığım onu izleme zamanım biterdi.
Yüzündeki her detaya bakıyor baktıkça mest oluyordum..Kavisli kaşları, öne uzayan dolgun dudakları, kemikli çene hattı, alnından yukarıdaki saç dipleri, dudağının kenarındaki belli belirsiz beni ile onu izlemek asla bitmeyecek bir hazdı.
Hava aydınlanmaya başlıyordu. Ne zamandır ona dalmıştım bilmiyorum..
Gözleri usul usul kırpışıp hareketlendiğinde yavaşça yerime yattım.Uyurken onu izlediğimi bilmesini istemedim. Gözlerimi kapattığımda yattığı yerden döndüğünü anladım..Derince bir nefes aldı.
Birkaç saniye sonra da yatakta oturur hale geldiğini yattığım yerden anlayabilmiştim.Farkındaydım şu an o da bana bakıyordu..Bu yüzden başarılı uyuma taklidimi devam ettirdim..
Birkaç dakika sonra yataktan çıkıp banyoya girdiğinde ben de kalktım.
Dolaba giderek bugün giyeceklerimi çıkardım..Hazan banyodan çıkıp beni fark ettiğinde bir şey söylemeden yatağa oturdu ve bana kısaca baktı. Aramızdaki bu soğukluk yorucu olduğu kadar dayanılmazdı da..
"Günaydın.." dediğimde bir şey söylemedi.Yeniden yerine yatıp bana arkasını döndü ve cenin pozisyonunda uzandı.
Üstüne gitmedim..Bu tavrında haklıydı..Tam da her şey güzelken yine batırmıştım..Ona vurmak zarar vermek istemezdim ama olmuştu..Saniyeden daha kısa bir sürede elim kalkmış ve öpmeye kıyamadığım yüzüne inmişti bile..
Yeniden ve defalarca ona bağırıp onu hırpalamıştım..Hem de ne için? Sonuna kadar haklı olduğu Duygu konusu için..Ama yapamazdım işte..İçimde bir şey beni engelliyordu. Duygu böyle feci bir şekilde intihar ettikten sonra onu bırakamadım..Yapamadım..
Ya yine denerse ve bu kez başarırsa..Ölürse?
Bununla nasıl başa çıkacağımı bilemiyordum..Bu ihtimal beni tam anlamıyla dehşete düşürüp korkutuyordu.Aklımın bir yerlerinde iyileşip gittiğinde de yeniden deneyebilir sonsuza kadar onu yanında tutamazsın diyordu bu haklı sesi bastırmaya mecburdum..İyileştikten sonra belki psikologlar terapiler ile mental olarak da iyi olurdu. Hayatına devam ederdi..
Ben de Hazan ile hayatıma devam ederdim..Bu kadar kırıp döktükten sonra nasıl olacaksa? Biliyorum onun aşkı da sabrı da epey fazlaydı..Benden çok çok fazla..Sevdiğinden sabretti pek çok yanlışımı affetti ama her insanda olduğu gibi onda da bir sınır vardı..
Sanıyorum ben de şu an o sınırlarda geziyordum.Yine aklımdaki seslerden biri konuştuğunda bu en korktuğum sesi susturmaya çabaladım..Sabretmezse ne olur ki? Bir odada kilitli yaşar bu kadar basit diyordu..Tabiki Hazan'a bunu yapacak gücüm vardı..Onu hayatı boyunca yanımdan ayırmayabilirdim ama bana her baktığında nefret ve korku duyan gözlerine bakamazdım..
Elimdekileri bırakıp yatağa yürüdüm.
O cenin şeklinde yatarken ben de arkasına yatıp onu sıkıca belinden sardım. Uzaklaşmaya çalışsa da başaramadı. Kollarımdaydı..Başının üstünden saçlarını uzunca kokladım. Kollarımda kıpırdandı ama kurtulamayacağını anladığında bıraktı. Başının tepesinden öptüm."Hazan..." adını söylemem ile kollarımda hıçkıra hıçkıra ağlaması bir oldu. Bir kuş gibi çırpınıyor ve ağlıyordu. Hemen doğruldum ye yüzünü yıkayan gözyaşlarına baktım. Ne yapacağımı bilemez bir durumdaydım..
Alnımı alnına dayadım ve yanağından itibaren çenesini sevdim.