İki gün sonra yeni yıla girecektik ve Metehan'dan hayla haber yoktu. Oysa en büyük hayallerimden biride onunla yılbaşını kutlamaktı..
Gelir umuduyla, ne aldığım ağacı kurdum nede evimi süsledim. Çünkü hayalimde: Metehan'la bana aldığım aynı kırmızı yeşil pijama takımı ile ağacı kurup süslemek, evi süslemek, birlikte tatlılar yapıp yiyecek yemek vardı. Kutu oyunları oynamak, havai fişek gösterisini izlemek gibi...
Derin bir iç çektim. Bugün izinliyim. Yatağımda uzanıyordum çünkü daha gece yarısındaydık ve benim uykum ara sıra böyle bozuluyordu. Gece gece uyanıp düşünüyordum.
Gecenin kaçı olduğuna bakmak için uzanıp telefonumu aldım. Ekranda saatten ilk gelen bildirimler dikkatimi çekti.
Biscolatam: Biz yola çıktık. Yarın sabah Hakkâride olurum.
(02:23)Ben uyurken atmıştı. Kalbim deli gibi atıyordu, mesajın her bir satırını heyecanla okumuştum.
Saat ise şuan beş buçuktu.
Aklıma ise ona kahvaltı kurma hayallerini kurmaya başlamıştı bile.. ona kendi ellerimle ıspanaklı peynirli börek yapmak istiyorum.. yapacağımda.
Hemen yazdım.
Siz; Hakkâri'ye eğer daha gelmediysen, evinde değilsen geldiğin gibi bana gel.
(05:58)Biscolatam; Oo yavrum? Sen bu saatte uyanık olur muydun?
Biscolatam; yeni girdik Hakkâri'ye, doğruca sana geleceğim.
Kalbim yerinden çıkmak üzereydi. Elimi ağzıma bastırıp kısık sesli sevinç çığlıkları attım.
Kalkıp tipimi kontrol etmek adına ışığı açtım. Makyaj masama oturup yüzüme baktım.
Gayet güzelim..
Geri kalkıp ışığı kapattım. Mutfağa girip bir bardak dolu dolu su içtim. Yatağıma geri ilerlerken, kapıdan gelen kilit sesleriyle hızlıca koridora koştum.
Bir elimi yüreğime koyup deli gibi atan bu kalbimin sesini bastırmaya çalıştım. Kapı açıldığında, karanlıkta kesişen gözlerimiz güldü birbirine.
Kapıyı kapattığında aramızdaki bu uzun mesafeyi kaldırıp koşup kucağına atladım.
Elleri sımsıkı belimi kavrarken, bacaklarımı beline doladım. Ellerim boynuna sımsıkı sarılıp, başımı başının yanına yasladım.
"Bitanem.." dedi özlem dolu bir sesle, burnunu omzumun üstüne sürtüp derin bir nefes çekti. Küçük ama etkisi benim için büyük bir öpücük bıraktı.
"Çok özledim seni çok" dedim sonunu uzatarak.
Dahada gömüldüm ona, bir elini kalçamın altına yerleştirip, diğerinide sırtımda gezdirdirdi.
"Ya peki ben? Ben nasıl özlemişim bir bilsen" dedi tatlı kısık bir sesle.
Birbirimize öyle sarılıyken yürüdü, odama girdiğimizi anlamam bedenimi yatağın üstüne koymasıyla anlamıştım. Beni yatağın üstüne bırakıp geri çekildi.
İlk bir hışımla kazağını çekip çıkardı koydu, sonra pantolonun kemerini açtı. Yine birlikte olucağımızın heyecanını kasıklarımda hissettim.
İç çamaşırını bırakıp üstüme yaslandığında, çok sürmeden kendini yatağın diğer tarafına attı.
"Ee?" Dedim sabırsızca.
"Ne ee?" Diye sordu büyük bir sakinlikle.
Ona yaklaşıp göğüslerimi onun bedenin yanına yaslayarak yasladığı üzüne bakındım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İzler Silinmez
Romance"Gözlerin en kıymetli hazinemdi.." Öylesine yazılmış bir asker, doktor kurgusudur.